FİNAL

294 43 58
                                    

Beline dolanmış olan bir çift kol ile uyandığında gülümsemene engel olamamıştın. Sehun uyandığını hissetmiş gibi kıpırdanıp belindeki kollarını daha da sıkılaştırmıştı. Kollarının arasında dönüp Sehun ile yüzyüze geldin.

Uyuduğu için dudakları hafif şişmiş ve biraz da öne uzamıştı. Kendi kendine kıkırdayıp dudaklarını iki parmağının arasına alıp hafifçe kıstırdın. Sehun buna karşılık kaşlarını çatıp huysuz bir homurtu bırakmıştı.

"Sana da günaydın Açelyam." Hafif boğuk sesiyle konuşup gözlerini yavaşça aralamış ve gözleri seninkilerle buluşunca içten bir şekilde gülümseyip burnunun ucuna bir öpücük kondurmuştu.

"Günaydın!" Yeni uyanmış olmana rağmen sesin beklediğinden canlı çıkmıştı. Sehun kıkırdayıp sana sıkıca sarılmış ve başını senin boyun girintine yaslamıştı.

"Ne kadar çok özlemişim kollarımın arasında olmanı. Ağlayacağım şimdi." Sehun titrek bir ses tonu ile konuştuğunda başının üstünde olan çenesine hafif bir öpücük kondurup ensesindeki saçları sevmeye başladın.

"Ben de çok özlemişim senin kollarında olmayı. O yüzden kıkırdıyorum ya uyandığımdan beri." Sehun hafifçe geri çekilip gözlerinden başlayarak yüzünün her yerine öpücükler kondurmaya başlamıştı. Kıkırtıların yavaş yavaş kahkahaya dönüştü.

"Aşkım, ne olursun bir daha böyle bir şey yaşatma bana. Yani 3 yıl yaşadım ama nasıl yaşadım yemin ederim bilmiyorum."

"Seni korumaya çalıştık biliyorsun." Savunmana karşılık Sehun çocuk gibi gözlerini devirmişti.

"Evet fiziksel olarak korudunuz ama ruhsal olarak öldürdünüz." Sehun hiç çekinmeden acımasızca konuştuğunda suçlulukla gözlerini ondan kaçırmıştın.

"Özür dilerim Sehun. Ama ben de 3 yıl boyunca senden senin için uzak kaldım. Ben acı çekmedim mi sanıyorsun? Parmaklarımın ucundaydın sana uzanamadım. Benim için kolay mıydı? Tamam senin çektiğin acıyı tahmin bile edemem. Senin öldüğünü düşünmek bile kalbimi acıtıyor haklısın. Biliyorum haklı olduğunu." Bir araya geldiğinizden beri suçluluk duygun hadsafhaya ulaşmıştı. Bir de Sehun firsatını bulduğu her an lafını etmekten çekinmiyordu.

"Tamam bebeğim biliyorum ne hissettiğini. Suç sende değil ki sana böyle bir planla gelen bizim yaşlı kurtta. Seni ne kadar sevdiğimi bile bile yapmış bu teklifi. Eminim itiraz etmiş olsan da mantığına uydurup kabul ettirdi sana." Sehun saçlarını severken kendinden emin bir ses tonu ile konuştuğunda haklı oluşu kaşlarını havalandırmıştı. "Yaa bak ben biliyorum işte. Ama sen dur ben daha neler yapacağım ona."

"Sehuuuun. Daha fazla yüklenme adama. O da pişman işte."

"Hayır efendim sen karışmıyorsun. Siz baba-kız meselelerinize beni karıştırıyor musunuz? Hayır." Sevgilin alnına hafifçe fiske atıp konuştu. Omuzuna vurup kaşlarını çattın. Bu sırada yatağın içinde bacaklarınız da birbirine dolanmıştı.

"Yemin ediyorum inat etmek konusunda üstüne yok. 5 yaşındaki bir çocuk gibi davranıyorsun hâlâ."

"Ruhum genç benim Açelyam. Ruhum genç." Sehun'un kendini savunma şekline karşılık gözlerini devirmene engel olamadın.

"Kalk hadi kahvaltı edip merkeze gitmemiz lazım." Sevgilinin kollarından kurtulup yataktan çıktın. Sehun arkandan homurdanarak sağa sola tekmeler savurmaya başlamıştı.

"Protesto ediyorum ya protesto ediyorum! 3 yıla karşılık 3 gün izin mi olur?! Daha doyamadım bile sana ben be! Yakacağım o merkezi!"

"Ay yok sen cidden 5 yaşındasın Sehun!"

Operasyon - Oh Sehun Oc Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin