Bi' Özür İstiyorum -Hugola. [TAMAMLANDI]

4 : Arkadaşlık Bağı

Ben savaşcıyım.
Beynime ve kalbime karşı verdiğim bir savaştaki en büyük savaşcıyım.
Ve bu savaştaki galip henüz belli değil.
Vurulacak mıydım? Çoktan bir sürü hasar almıştım bile.

Karanlık zihnimdeki Emre'nin çığlıkları kesildiğinde yolumu kaybettim, kardeşimin oluşturduğu değer ışığı bir anda söndü. Neredeydi? Gitmiş miydi? Bırakmış mıydı beni?

Göz kapaklarım yarıya kadar açıldığında yüzüme çarpan ışıkla hızlıca geri kapandılar. Neredeydim sahiden?

"Ecem!" Yanıma doğru yaklaşan ses çok tanıdıktı. Emre'nin sesiydi bu.
Gözlerimi açmaya çalıştığımda her şey bulanıktı. Göremiyor değildim, ancak görüyor da değildim.

Ancak yarıya kadar açabildiğim gözlerimin önüne bir baş geldiğinde dudaklarım zorla iki yana kıvrıldı. Bırakmamıştı beni.

Puslu sesimle kesik kesik konuştum. "Emre.." sessizlik.
"Sen.." sessizlik.
"misin?" ve yine sessizlik.

"Benim.." saçlarım düzeltildi.
"Buradayım, gitmeyeceğim." Söylediklerine cevapsız kalıp başımı aşağı çevirdim. Kolumdaki serumu gördüm.

Emre yanıma oturduğunda "N'oldu?" dedim. Cevap yok.

"N'oldu bana?" dedim tekrar. Emre yutkunup dudaklarını ıslattı.
"Babam sana vurduğunda fena sarsıldın. Doktor uykusuzluk ve stresten de olabileceğini söylüyor." Gözleri dolarak anlattığında dayanamıyor gibi boynuma sarıldı.

"Ecem ben çok korktum. Sen gideceksin, beni bırakacaksın, tek kalacağım diye çok korktum. Ben seni çok seviyorum canım kardeşim. Ne olur gitme benden. Canımın içi." Göz yaşları omzumu ıslatırken benim de gözlerim bulanıklaşıyordu. Bu sefer göz yaşlarım yüzündendi.

"Bana bir şey olmadığı sürece ben her zaman senin yanında kalacağım." dedim sesimi titretmemeye çalışarak. Boynumdan ayrılıp serçe parmağını bana uzattı.

"Kardeş sözü?" parmağına bakıp gülümsedim. Serçe parmağımı serçe parmağına doladım. "Kardeş sözü."

İkimiz de kıkırdarken kapı açıldı. Önce içeri Ali girdi. Girdiği gibi yanıma gelip omzularımdan tuttu.

"İyi misin?" Diye sorduğunda onu başımla onayladım. Hızlıca bana sarıldığında ben de ona sarıldım.
"Çekil bi' bizde bakalım hayırsız!" Ömer, Ali'yi kenara çekip yanıma geldi.

"İyi misin reis?" Başımı sallayıp cevapladım. "İyiyim ben, merak etmeyin."
Emir yatağın diğer tarafına gelip işaret parmağını gözümün önünde bir sağ bir sol yaparken amaçsızca parmağını takip ettim.

"N'apıyon oğlum?" Emre'nin sorduğu soruyu Emir cevapladı.

"İyi mi diye kontrol ediyorum."
"İyiyim dedim ya." Emir parmağını gözümün önünden çekti. Emir'in yanına Kaan adımladı.