Vores Min Skat ¬BakuTodo¬

Yhdeksän

Bakugouyu banyoda bırakıp hızlıca çıktım ve koridorda sırtımı duvara yaslayarak durdum.

Ailemi biliyordu! Ailemin bana yaşattıklarını biliyordu!

Tanrım kim söyledi, kim? Midoriya hariç kimse bilmiyor hayatımı. Ne Uraraka ne Tenya ne de başka birisi. Sadece Midoriya ve ben- şimdi de Bakugou.

Kafayı yemek üzereyim!

Kaminari: Fotoğrafçı beey~ Lütfen benim seksi şekilde fotoğrafımı çeker misiniz?~

Kaminari aşağıda avazı çıktığı kadar bağırıyordu.. Daha bunlar vardı değil mi?

Banyoya geri gidip baktığımda Bakugou yere yatıyor ve gülümsüyordu. Dudakların arasından da birşeyler mırıldanıyordu.

Önce aşağıdakileri bakmam lazım sonra seninle Bakugou. Aşağıya hızlıca indiğim de Kaminari çöp poşetin içinden içli şişesini alıp içmeye çalışıyordu, boş içki şişesinden yalnız.

Todoroki: Kaminari ne bok yapıyorsun?

Kaminari: Oo fotoğrafçı bey! İçki içelim gel~

Todoroki: Sen bir daha içme lütfen.

Diyerek elinde ki şişeyi çöpe koydum ardından kucağıma aldığım da bağıra bağıra gülüyor ve sevgilisi olduğumu söylüyordu.

Koltuğa koyduğumda beni öpmeye çalıştığında sinirle yüzüne baktım.

Todoroki: Bana yaklaşma pikachu. Sevgilin değilim ve bu koltukta bacağın dahi inerse o şişeyi götüne güzel şekilde sokarım asla çıkaramazsın.

Dediğim gibi uyuma numarası yapıp ellerini karnına koydu. Başımı yavaşça iki yana sallayıp Kirishimayı da Kaminarinin ayak ucuna yatırdım.

İyi ki uyuyordu.

Bakugounun 'L' şeklinde koltuğu sayesinde hayatım kurtuldu. Onları artık hangi odaya sokardım bilmiyorum.

Midoriyayı da kucağıma aldığım sırada bana dişleri gözükecek şekilde sırıttı.

Midoriya: Ayy kahramanım gelmiş! Beni kötülerden kurtarıyor!

Onu da Kaminarinin baş ucuna yatırdım.

Todoroki: Midoriya eğer sessiz bir şekilde uyursan ofisime her zaman gelebilirsin.

Dediğim gibi o da uyuma numarası yaptı. Sabah bazı şeyleri hatırlayıp bazı şeyleri hatırlamayacaklardı kesin. Hatırladıkları an utançtan ölecekler kesin.

Tenyayı da kucağıma alıp onu da Midoriyanın ayak ucuna koydum. Sabaha kadar Midoriyayı tekmeleyecek ama pek hissedeceğini sanmıyorum.

Uraraka kaldığında onu da tekli koltuğa yatırmayı düşünüyordum.

Uraraka: Todoroki aslında yakışıklısın~

Uraraka: Koca yoksa sen varsın, sen yoksan karı olsun, karı yoksa hayvan da olur yeter ki zengin olsun~

Todoroki: Sen bence yerde yat yuvarlak surat.

Diyerek yukarıya çıktım bu sefer. Bakugou kim bilir ne halde, ama neden umursuyorum ki?

Banyoya girdiğimde adımı sayıklıyor ve sevdiğini söylüyordu. Kucağıma aldığımda eli boynuma gidip bana biraz yaklaşmıştı. Odası nerede ki bunun?

Koridorda boş boş gezerken bir odada "WARNING" yazılı bir kapı gördüm. Kesin Bakugoudur sonuçta başka bir kardeşi yoksa ondan başkası kapısına böyle gereksiz birşey asmazdı, değil mi?

Odasının kapısını zar zor açıp ayağımla açtığımda odasını önce inceledim. Salonu, mutfağı açık renk iken, evin dışı açık renk iken odası koyu renkti.

Duman renkte odası vardı, yatağı gri tonlardaydı. Yatak başlığından başlayarak tavana kadar sarı Led ışıklar vardı. İki tarafta da komidin vardı, sol tarafta küçük çerçeve sanırım ailesi ve gece lambası diğer tarafta da sadece gece lambası vardı.

Bakugou: Hm Todoroki beni seviyor.. Kucağını almış beni odamı bulmuş..

Gözlerimi devirerek yatağa yatırıp üstünü de yorganı örtüğüm de kolumdan tutup diğer eli ile de ensemden tutu.

Bakugou: Eğer bunu burada yapamaz isem ayıldığım da asla yapamam.

Ne dediğini anlayamayarak baktığım da ensemde ki eli kendine çekmiş dudaklarımız değmişti. Ben hareketsiz kalırken o üst dudağımı emiyordu.

Hayır, bu gerçek olabilir miydi?

Ya rüyam gerçek olursa?