Jisung benim oğlum. (f)

109 10 0
                                    

Gelen zil sesiyle kapıya yöneldi Minho. Delikten baktığında tanıdık bir sima görmüştü ama çıkaramadı. Kimdi bu adam?

"Kim o?" dedi sakince.

"Ben Jongin. Han Jongin."

Duyduğu isimle donup kalmıştı. Șimdi nereden çıkmıştı bu adam? Yavaşça kapıyı araladı.

"Niçin gelmiştiniz?"

"Müsaitseniz sizinle konuşmak isterim Minho bey. Numarız olmadığı için önceden haber veremedim. Kusura bakmazsınız umarım."

"Hayır sorun değil. Geçin lütfen."

İksi birlikte salona geçmişlerdi. Jongin masada arabalarıyla oynayan Jisung'u görünce içi burkulmuștu. Burya gelme sebebini tekrardan hatırladı bu şekilde. Dahada hırslandı.

Yavaşça ilerledi Jisung'a. Sarıldı, öptü. Bu harektle karşısındaki adamın kim olduğunu bilmeyen Jisung, feleği şaşmış bir şeklide donup kalmıştı.

"Belki birazda olsa geleme sebebimi anlamışsındır Minho. Ben Jisung'un velayetini öz babası olarak geri istiyorum."

Önündeki çilekleri şapırdatarak yiyen Jisung ciddi bir ifadeye "Ben istemiyorum" demişti.

Artık aklı başında bir çocuktu. Karşıdaki adamı babası olarak görmüyordu.

"Duydun. Jisung istemiyor."

Asla böyle bir şey bekleyen Jongin sinirle kalktı ayağa.

"Bu ne saçmalık! Oğlumu geri istiyorum! Küçük bir çocuğun sarf ettiği anlamsız kelimeler benim için önemli değil."

"Bana bak. Oğlumun önünde seni rencide etmek istemiyorum. Jisung benim oğlum. Ve onun söylediği hiçbir kelime veya cümle anlamsız değil. Şimdi sesini kes ve defol git evimden!"

Dişlerini sıktı Jongin çokta meraklısı değilim zaten! diye geçirdi içinden. Hiddetle çıktı evden.

Çıkmasıyla birlikte Minho derin bir nefes verdi. sıkıca sarıldı oğluna.
Jongin sarıldığında put gibi duran Jisung, Minhoya anında sıkıca sarıldı.

" Benim gerçek babam sensin." dedi buruk bir sesle.

"Benim tabii ki balım" duyduğu kelimeyle mutlu olan Jisung, az önceki olayı unutup çileklerini yiyip araba çarpıştırma oyununu oynamaya devam etti.


baby-  Minho/Jisung Where stories live. Discover now