addicted to you , minsung

18

oy sınırı:40
yorum sınırı:80

...

"minho."

kulağıma doğru gelen ılık nefes huylanmamı sağlarken sıkıca tutunduğum bedeni huysuzca iyice kollarımla sardım."böyle yapmaya devam edersen derslere geç kalıcam profesör"

duyduğum kelimelerle yavaşça gözlerimi araladığımda bedenimin üstündeki jisungun ağırlığını daha yeni fark edebilmiştim."pardon."dedim kollarımın tutuşunu gevşetip jisungu serbest bırakırken.

jisung doğrulduğu gibi kendini kasıklarıma doğru yerleştirdiğinde bir kolumu başımın altına alıp üstümde oturan bedenin izlemeye doyamadığım güzelliğini baştan aşağıya süzdüm.

onu süzdüğümü fark ettiğinden dolayı jisungun yanakları kızarırken , bunu anlamam için hafifçe eğilerek ellerini belimi yerleştirip  "bugün dersin yok mu?" dediği an gülümsedim."öğleden sonra var."

"senin ne zaman dersin?"

sorduğum soruyla birlikte bir anda kalçasını sabah sertliğimin üstüne bastırdığı gibi gözlerini kapattığında doğrularak jisungun kalçalarını kaldırıp uyluklarıma doğru yerleşmesini sağladım."ne zaman dersin?"

yenilediğim sorumla birlikte gözlerini araladığında bakışlarını dudaklarımda sabitledi."saat 9da.daha var zamanım."

kaşlarım dediği saatle çatılırken komidinin üstünde duran telefonumu alıp saate baktım.

gördüğüm 9.00 ile tek kaşımı kaldırdığım gibi telefonu yüzüne doğru tuttum.

"Saat 9 jisung ne zamanın var? hadi kalk, geç de olsa git."

jisung telefonuma baktığı an kaşlarını çattı."bu jay sana mesaj mı atıyor?"

ne dediğini anlamadığım için telefonu kendimi çevirdiğimde gördüğüm 'günaydın,bugün de kesin çok güzel olacaksın ve senden gözlerimi alamayacağım' mesajıyla gözlerimi devirdim.

"ne yazmış, niye yazıyor?"

jisungun ellerini yüzüme yerleştirerek tekrar ettiği sorularıyla kaşlarımı bilmiyorum dercesine kaldırdığımda elimdeki telefonu alıp kenara doğru koydu.

"kıskanç birisi olduğumu fark ediyorum şu an.niye senin peşinde herkes ya?ilk şu üniversitedeki kadın sonra chan bi de jay var."dediği gibi parmaklarını saçlarıma getirip tutamları geriye doğru atarak yüzümü öne çıkarttı.

"of, peşimde kimsenin olduğu falan yok jisung.chanı açıkladım zaten o kadın normal bi profesör.nadiren konuşuyoruz."

"jay?"

"kıskanmana gerek yok."dedim yumuşakça devam ederek.
saçlarımdaki parmaklar mayışmamı sağlıyordu.

"jay eski nişanlım.8 sene önce falan beni aldattı sonrasında da pişman olduğunu söyledi ve peşimi bırakmadı."

jisunga açıklama yapmam gerektiğini hissettiğim için ağzımdan kelimeler dökülürken ilgili gözlerle parmaklarının saçımdaki hareketini kesmeden beni dinliyordu.

"hiçbir şekilde onla temasa geçmedim aldatma olayından sonra zaten.fakat kendisi garip bi şekilde beni aldattıktan sonra bana aşık olduğunu falan söyledi ve 7-8 senedir de böyle yazarak gittiğim yerlere gelerek şansını deniyor."

parmakları enseme inerken ellerimi jisungun beline yerleştirip iyice kendime doğru çekerek yüzlerimizin yakınlaşmasını sağladım.

"senelerdir ona yanıt vermiyorum jisung.onu kafana takacağın bir olay yok."