Yaşadığı kötü olay nedeniyle bir senesini soğuk ve sessiz hastane duvarlarının arasında, derin bir uykunun içinde can savaşı vererek geçiren Rosé, hayatının geri kalanında sevdiği adamdan ayrılmamak ve huzurlu bir hayat yaşamakta kararlıydı.
[Jimin...
Burada bir sürü insan vardı. Jisoo unnie, Jimin, Lisa, Jin oppa ve Jimin'in Tae diye bir arkadaşı. Az sonra kapı çaldı.
"Ben bakarım!"
Jin oppa kapıyı açınca içeri Jungkook geldi.
"Selam millet!"
Lisa sert çıkıştı.
"Seni buraya kim çağırdı?"
"Senin olduğunu bilseydim gelmezdim."
Aslında olay tamamen şöyle;
*FLASHBACK*
Biz liseden beri bir arkadaş grubuyduk Lisa ve Jungkook eskiden sevgililerdi Jimin ve Rosé'de öyle. Birgün hepberaber bir bara gittik gece güzel geçiyordu bir ara Jimin bir yere gitti aradan 1 saat sonra Rosé de barı aramaya başladı. Yanımızdan ağlayarak ve koşarak gitti Jimin de onun ardından gidiyordu. O gece Rosé o sinirle bir kaza geçirdi ve bu hale geldi. Lisa, Jimin'i hep bu olaydan sorumlu tuttu. Grup dağıldı bir süre sonra Jungkook olanları öğrenince Lisa'yı ikna etmeye çalıştı Lisa üzüntü ve sinirden dolayı Jungkook'la büyük bir kavga etti. Jungkook sinirlenince karşısındaki kimseyi tanımaz ve bu yüzden fena kalp kırar. Onlar ayrılınca sadece biz kızlar bir arada kalmaya devam ettik.
*FLASHBACK*
Lisa sakin kalmaya çalışarak Rosé'yle ilgilenmeye başladı.
Az sonra Jungkook dışarı çıktı 1-2 dakika sonrada Lisa.
-Lalisa-
"Ne var ne konuşacaksın?"
"Jimin'i affetmişsin bakıyorum."
"Nereden çıkardın bunu?"
"Bak Lisa en başından bana inansaydın-"
"Kendi kardeşinin o hale geldiğini düşün sen olsan ne yapardın?"
"Haklısın ama-"
"Eğer haklıysam neden hala bana kızıyorsun?"
"Sana kızmıyorum ben sadece."
"Ne? Sen sadece ne?"
"Ben seni özledim."
"Bana o hakaretleri ederken düşünemedin mi?"
"Beni tanıyorsun Lisa."
"Ben o durumdayken seni anlamamı mı bekliyordun-"
Bir anda dudaklarıma yapıştı. Karşılık veriyordum bir süre öyle kalıp benden ayrıldı.
"Seni gerçekten çok özledim"
Bana elini uzattı.
"Kaldığımız yerden devam edelim?"
Gülümseyip elini tuttum. Kendi kendime 'henüz bitmemiş' dedim.
-Jisoo-
İçeri el ele giren Liskook ikilisine karşılık hepimiz şaşkındık. O sırada Jin gelip omzuma kolunu koydu.
"Ne kadar tatlılar değil mi? Ama bence biz daha tatlı oluruz."
"B-bu bir itiraf mı?"
"Kimbilir."
Gülümseyerek onlara bakmaya devam ettim. Burası resmen aşk odasına dönmüştü. Lisa ve Jungkook kenarda beraber oturup el ele tutuşuyor, Jin elini omzumdan indirmiyor, Tae sürekli Jennie'yi kesiyor, Jennie de ona karşı gülümsüyor, Jimin ise Rosé'nin saçlarını okşuyordu.
~
-Jimin-
Elime birkaç kırmızı gül alıp Rosé'nin yanına gittim. Eline gülleri koyup bir şarkı açtım.
"İyi ki doğdun sevgilim."
Gözlerim dolmuştu daha fazla dayanamayıp kafamı aşağı eyip hıçkırıklara boğuldum. Az sonra bir elin saçlarımı okşadığını hissettim. Kafamı kaldırdığımda gülümsüyordu ama gözlerinden hafif hafif yaşlar süzülüyordu.
"R-rosé ben rüya mı görüyorum?"
Kafasını iki yana salladı.
"S-sen. Sen uyandın."
Ona sımsıkı sarılmıştım oda bana sarılıyordu.
Ayyy Rosé'm de uyandı
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
