Anatomi öğrencisi Hoseok gereğinden fazla yavşaktır. Bir sabah aynı üniversitede okuduğunu bilmediği mimarlık öğrencisi Yoongi'ye yazar ve böylece aralarındaki hikaye başlamış olur.
Yan ship
Vmin&Namjin
|Texting&Düzyazı|
Şu an gerçekten yaşanıyor muydu bilmiyorum, yaşanmasını ister miydim onu hiç bilmiyordum. Tek hissedebildiğim şey bütün vücudumun korku ile titriyor olmasıydı. Bedenimi yanımda bana umut dolu gözlerle bakan Yoongi'ye çevirip gülümsedim.
"Sanırım dileğini boşa harcadın,"
Yoongi'ye doğru bir adım attım, aramızda sadece bir adımlık mesafe kalmıştı.
"ben zaten seni seviyorum."
Diş etlerini göstererek gülümsedi, gözleri iyice ortadan kayboldu. Onu böyle gülerken görmek korkumu biraz olsun azaltmıştı.
Bu anın böyle olacağını hiç tahmin etmemiştim, böyle hissedeceğimi düşünmemiştim. Birisi ile karşılıklı birbirini sevmek bu kadar boktan hissettirmemeliydi,bu kadar bencil olmamalıydım.
Dediği şey ile gülümsediğim zaman gözümden akan bir damla gözyaşı Yoongi'nin omzuna düştü. Yoongi elini ensemdeki saçlara götürüp okşadı.
"Sorun ne Hoseok?"
Anlamış olması kendimi daha kötü hissettirdiği zaman ona iyice sokuldum,ona anlatmalı mıydım bilmiyordum,onun da kötü hissettmesini sağlamak bencillikten başka ne olurdu ki?
"Söyle bana."
Derin bir nefes aldığımda onun karamel ve mandalina kokan kokusu akciğerime doldu. Sakin olduğuma inandığımda ve hâlâ sarılıyorken anlatmaya karar verdim.
"Böyle olacağını bilmiyordum ama sanırım aşık olduğum kişinin de beni sevdiğini öğrenmek bana annemle babamı hatırlattı."
Saçlarımı okşayan elleri durdu,ne diyeceğini bilmiyordum. Gerçi bir şey demesine de gerek var mıydı?
Beni kendinden uzaklaştırıp yüzüme baktı, gözleri dolu dolu bir şekilde gülümsedi. Ellerini yanaklarıma koydu.
"Korkma, biz asla annen ve baban gibi olmayacağız. Biz asla annem ve babam gibi de olmayacağız."
Dudaklarıma baktıktan sonra gözlerini kapatıp dudaklarıma dokundu. Bu dokunuş saniyeler hatta saliseler geçtikçe bir öpüşmeye dönüştü. Kollarımı kaldırıp onun boynuna yerleştirdiğimde o da kafasını yana yatırıp alt dudağımı emmeye başlamıştı.
Bu bir öpüşmeden fazlasıydı,bu bizim çocukluk yaralarımızınilacıydı.
Onun da ağladığını biliyordum. Ağlıyorduk çünkü ikimizin de artık yanında güçlü olmak zorunda kalmayacağı birisi vardı, birbirimize sahiptik.
Ve biz asla anne babalarımız gibi olmayacaktık.
•
Instagram
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.