18.Bölüm

346 10 1
                                    

[𝚂𝚞'𝚢𝚞𝚗 𝚊𝚗𝚕𝚊𝚝ı𝚖ı𝚢𝚕𝚊]

Gözlerimi yavaş yavaş açtım uykudan yeni uyandığım için kendimde bi halsizlik vardı ve kendimi çok az iyi hissediyordum nefesimi kontrol etmek için kendi kendime konuşmaya başladım "Allah'ım bana yardım et nolur ya hayatım azıcık normal olsun" dedim nefesim yerine gelmişti

Tam kalkıcakken kolumdaki serumu gördüm kendim çıkarmayı denerdim ama hiç uğraşamazdım bende yanımda duran butona bastım iki dakika bilemedin üç dakika sonra hemşire abla geldi "Merhaba Su hanım nasılsınız" diye sordu

"Bayılmamın üstüne biraz daha iyim" dedim ve ekledim "Azer Hoca nerde bana yollaya bilirmisiniz" diye sordum "Bira-" derken Abim girdi içeri "Teşekkürler Sedef çıkabillirsin" dedi Abim "Nasılsın fıstık" diye sordu

"Biraz daha iyim serumu çıkarırmısın Akın abime bakmaya gidicem" dedim onaylar bi şekilde başını salladı ve kolumdaki serumu çıkardı "Hastaneye ilk geldiğin günü hatırlıyormusun Bey diyordun bana" dedi

ilk bu hastaneye Celasun kaza yaptığında gelmiştik dur bi dakika biz bunun üzerine kazayı lan lan inşallah düşündüğüm gibi olmamıştır "Abi Akın Abim uyandımı" diye sordum

Madem mafya eminimki bu olayı araştırmıştır acaba Celasun'un bu olaylardan haberi varmı neyse "Evet fıstık hatta ilk seni sordu" deyince yüzümde hafif bi tebessüm oluştu "Evet Su Hanım gide bilirsiniz" deyince küçük bi kahkaha attım

"Teşekkürler Azer Hocam" dedim oda hafif bi kahkaha attı "Rica ederim" dedi ve birlikte Akın Abimle Dolunayın odasına girdik ikisi aynı odaya yatırmışlar iki aile içinde en iyisi oldu bence "Annem nasılsın" diye sordu Annem

"Biraz daha iyim Anne" dedim ve Akın Abimin yattığı yata oturdum "Yeni mi uyudu" diye sordum Annem başını onaylar bi şekilde salladı "Dolunay peki" diye sordum Ablam ve Kuzey Abi odada yoktu

"O daha uyanmadı" deyince gülümsemem düştü "Ablamlar ve Ay nerde" diye sordum "Ay acıkmış bu yüzden kafeye indiler" deyince başımı salladım

"Abi nasılsın" diye sordum Abime cevap vermicemi tahmin ederek kalktım kolumda bi ağırlık hissederek arkama döndüm Akın abim uykudan yeni uyanmış

Toprağı anımsatan gözleri o kadar yorgun bakıyorduki içim acıdı hepsi nerdeyse benim yüzümdendi Abimi daha fazla bekletmeden ona döndüm "İyi gibiyim sen" dedi esneyerek "Bende iyim kendini nasıl hissediyorsun" diye sordum

"Bilmem klasik Akın gibi" dedi sonra ona hafif eğilerek sarıldım "Canın acımıyor dimi" diye sordu "Hayır aksine daha iyi hissetim" dedi sonrada başını yan yatakta yatan Dolunaya çevirdi

"Ona noldu" diye sordu "Oda vuruldu" dedim ve konuşmaya başladim "Abi herşey benim yüzümden özü-" derken işareti parmağını dudaklarına bastırdı "Sakın bıda ne kendini suçla nede benden özür dile hiç sevmediğim huylar" deyince sırıttım

"Biliyormusun ben ne kadar özür dilemeyi sevmezsemde bazen özür diliyorum ama başkası özür dilerken asla diletmiyorum huylarımız benziyor" dedim bana tebessüm ederek baktı

"Sonuçta Abi Kardeşiz normal değilmi" dedi bende başımı onaylar bi şekilde salladım "Evet iyiki sizin gibi Abilerim ve Ablam var" dedim ve tekrar sarıldım

"Dolunay için ne düşünüyorsun sence uyanırmı " diye sordum "Benden önce çıkmış galiba bence uyanır yada uyanmışta tekrar uyumuş da olabilir" diye bi öneride bulundu Abim

"Abi uyandığında Arını gördünmü ben hiç görmedim" dedim "Evet ama İstanbul'a gitceği için erken gitti" dedi "Neden İstanbul'a gidiyor bizle Trabzon'a gelmicekmi" diye sordum

YAZICIOĞLU AİLESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin