37.Bölüm

54.8K 2.7K 2.6K
                                    

🎶
Dean Lewis - Waves
Duygusal Serseri - Sufle
Birds - Imagine Dragons

--

@dincerbarlas's story

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

@dincerbarlas's story.

--

"Kafama sıkma!"

"Kafanı gösterme o zaman!"

Elimdeki silahımı göğsüme bastırıp sindiğim mutfak tezgâhının alt dolap kısmına sırtımı iyice yasladım ve dizlerimi kendime iyice çekip yukarı baktım. Bu ne işe yarayacaktı bilmiyordum ama psikolojik olarak iyi hissettirmişti. Ve güncelleme, sesinin nereden geldiğini hâlâ kestiremiyordum.

"Aşkım," dedim az önce birbirimize altımızdan girip üstümüzden çıkan hakaretler etmemişiz gibi bir normallikte. Sesime azıcık da bir ağlama senfonisi katarken belki halime acır diye düşünüyordum. "N'olur izin ver de yer değişeyim, amazon ormanında gibi oradan oraya geçiyorsun şu salonda, ben kaldım mutfağın bu köşesinde hareket bile edemiyorum, lütfen ya."

Bana cevabı kafamın üzerinden geçen bir Nerf silahının mermisiyle vermişti. "Pes et güzelim," tekrar bir mermi. Hızlıca eğilip mermileri sektikleri yerden topladım ve silahımın haznesine yerleştirmeye başladım. Cephede mühimmatsız kalan asker gibiydim şu an, kağıt atsa onu da mermi diye yerleştirirdim. "Ya da gurur yapmaya devam edip kendi çabanla çıkmaya çalış, tek atışla bitireyim işini."

"Ya neredesin nerede?" Silahı kafamın üzerinden, tezgâhın arkasından kaldırıp salonda bir oraya bir buraya fütursuzca savurmaya başladım. Şimdi sıksam herhangi bir merminin isabet etme olasılığı kaçtı? "Nerede olduğunu söyle bari."

"Hande, Hande..." Dedikten sonra karizmatik bir şekilde güldü. Mimiğini görmedim ama tınısını duymak bile saniyede 500 atışa ulaştırdı sağ olsun kalbimi. Bana tek bir saniye verse beyefendi, derdim. Siz bu savaşa topsuz tüfeksiz bile girseniz tek gülüşünüze biz hükmen mağlup sayılırmışız zaten. "Çık sıkayım bitsin be sevgilim artık."

"Hayatta olmaz," diye bağırdım can havliyle. Gören de Çanakkale'de düşmana geçit vermiyorum sanırdı. Fıtrat değişir sanma kan yine o kandır. "Öylece yenilgiyi kabul etmektense savaşıp kaybederim daha iyi."

Daha iyi olduğu falan yoktu tamamen sallıyordum. Şekil yapacaktım ya nereden ne kasacağımı şaşırıyordum. O son nerf mermisi bana değdiği an oturur ağlardım sıfır abartı.

Ne mi yapıyorduk? Hangimiz odayı toplayacaktı karar verememiştik ve ben Einstein zekâmla ortaya nerf oynayıp kazananın toplama fikrini atmıştım. Şu an ne halde miydik? Durum üç üçtü, yani iş kalan son mermiye bakıyordu. Kim mi daha avantajlıydı? Merdivenlerin başında, tetikte, kılımı kıpırdatmamı bekleyen birisi olduğunu söylesem az çok anlaşılır mıydı?

Dövmeci +18 | TextingWhere stories live. Discover now