16. Bölüm

11.7K 334 102
                                    

Selamlaar.

Kar var mı oralarda? Bizim buraya halâ düşmedi ama fena soğuk var. ❄️

Lütfen düşüncelerinizi bırakmayı unutmayın ❄️❄️❄️

Hızlı bir duş sonrası banyodan çıktığımda Efrah odada yoktu. Efrah'ın dün bahsettiği, odasının içinde olan giyinme odasından üzerime dolabından bir eşofman ve tişört almıştım ama tişört çok fazla uzun olduğundan rafta bulduğum plastik lastikle tutturup düğüme içeriye çevirmiştim, bu şekilde crop görünümü sağladım.

Aşağıya indiğimde Efrah Mehmet abiyle konuşuyordu.

"Birkaç koruma daha alırsın Selim'den." Selim birkaç hafta önce eve gelen Efrah'ın arkadaşıydı.

"Peki Erdem Bey misliyle karşılık verirse ne olacak?"

"Polis asla girmeyecek," sesinden otorite akıyordu. "Zaman kaybı olur boşuna." Zaman kaybından nefret ediyordu.

"Eğer öyle bir şey olursa siz de misliyle karşılık verin, oraya ulaşamadan ben işini bitireceğim orası ayrı."

"Beni yanlış anlamayın ama Selman Bey varken bunları yapmak çok riskli efendim."

Ahmet abiyle Efrah'ın arasındaki resmiyet benim düşündüğüm kadar da kötü değildi, yine Efrah duruşunu koruyordu ama dışardaki gibi değildi. Bu iyi bir şeydi çünkü ben Ahmet abiyi sevmiştim.

"Babam da biliyor çünkü o masada hayatta kalmak için yapılması gerekenleri ama benim öyle bir derdim yok."

"Efendim siz böyle yaparak sadece Erdem beyi değil, onlarca adamı karşınıza alıyorsunuz."

Efrah boynunu sağa yatırdı ve koltukta daha rahat bir pozisyon aldı.

"Sıkıntı yok. Ben bu yola girdiysem dönüşü yoktur ve kazananı bellidir."

Ahmet abi kalktığında ben de salona giriş yaptım. Dinlemiş olmam çok büyük bir hataydı biliyordum ama kendimi durduramamıştım.

Ayak seslerimden olsa gerek Efrah kafasını benim olduğum tarafa çevirdi. Ahmet abiyse bana baş selamı verdi, ben de başımı eğdiğimde evden çıktı.

Karşısındaki ikili koltuğa oturdum. Oysa tekli koltukta bana bakıyordu. Hafif güler bir tonda, "Nasılsın?" dedim.

"Eğleniyorsundur umarım." Hiç görmediğim çakmağını ve sigarasını ortadaki masanın alt bölmesinden alıp sigarasını tekte yaktığında düşünür gibi yaptım.

"Sanırım. Sen de beklemiyordun ama kabul et."

Sigrasından bir nefes çekti gözlerimin en içine bakarken. Hafif güler gibi oldu ama yine eski hâlini aldı yüzü. "Sen böyle yap yap..." dedi göreceksin gününü der gibi. Aynı zamanda vücudumu özellikle belimi çok süzüyordu. "Kıvranışlarını izlerken ben de güleceğim."

Sessiz kalmayı tercih ettim, ne dersem zararıma olacaktı çünkü.

"Gelsene kucağıma."

Bir anda söylediği cümleyle kalbim tekledi. İkiletmeden bacaklarının üzerine yan oturduğumda hemen düzeltip bacaklarımı belinden geçirdi.

Başım çenesine geliyordu. Kokladığını hissediyordum.

"Bebeğim benim."

"Gideceğim."

Başını eğdi sorarcasına.

"Dershaneye. Ama zorlamam kendimi, ne kadar olursa. Kazanamazsam da hayal kırıklığına uğramaman için benden çok şey beklemeni de istemiyorum."

ÇIĞLIK VE SAĞANAK| Daddy İssues +18Where stories live. Discover now