2.1

9.3K 569 374
                                    

Maç devam ediyordu. Kerim'in golü geçerli sayılmıştı. Takım Kerim'in golüyle daha motive olmuştu. Taha'nın gönderdiği top sol kanattaki Nath'te kalmıştı. Topu ceza sahasının içine sürüyordu. Rakip takımın defans oyuncularını geçtikten sonra sağ köşeye şut çekmişti ancak direkten dönmüştü.

Max Beşiktaş şansı gerçekten...

Bu pozisyondan sonra hakem Veli Topsakal ilk yarıyı bitirmişti. İki takımda yavaş yavaş soyunma odalarına geliyordu.

Kerim soyunma odasına girmeden yanıma gelmişti.

''Bir insan topu 90'a ancak bu kadar güzel takabilir. Gördün mü? Takımı ben sırtlıyorum resmen ya. İyi ki varım. Eeee ne zaman evleniyorsunuz?'' dedi.

''Ne evlenmesi aaa. Bak sanki biri sakatlanmış ben bi' gideyim. Maazallah ne olacağı belli değil. Birinizin bağı kopar, birinizin kolu kırılır. Ne yaptığınızı anlamıyorum-''

''Adin böyle bahaneler uydurarak kaçabileceğini düşünüyorsan yanılıyorsun. Maçın bitmesini beklemeden sakatlayacağım şimdi Alen'i.'' dedi. O bunları söylerken ben gidip onun montunu almıştım ve omuzlarına atmıştım. Şu anda soyunma odasına yürüyorduk. Kerim içeri girdiği gibi ayrılmıştım oradan.

Romantik teklifler? Enter.

Statta teklifler? Enter.

Futbolcularla nasıl sevgili olunur? Enter.

Sanırım bunları Google Amca'ya yazmam gerekiyordu.

Yedekler ısınma hareketleri yapıyordu. Kenarda otururken zamanın nasıl geçtiğini anlamamıştım bile. İkinci yarı başlamıştı. Durum 1-0'dı. Şu hayatta Beşiktaş maçının 1-0 devam etmesi kadar stres yaratıcı bir durum yoktu.

Artık vardı. Teklif...

Ben bunları düşünürken rakip takım atağa çıkmıştı. Tribünler yuhalarken bende ayağa kalkmıştım. Sol taraftan geliyorlardı. Taha müdahale etmişti ancak rakip oyuncu geçmişti. Taha yere düşmüştü ve hâlâ kalkmıyordu. Olduğum yerden ileri çıkmıştım ancak Berke beni durdurmuştu. Rakip oyuncunun çektiği şutu Mert Abi parmaklarının ucuyla kornere çelmişti. Top kornere çıkar çıkmaz tüm takım Taha'nın etrafında toplanmıştı. Hakem bizi işaret etmişti. Koşarak içeri girdik ve Taha'nın yanına çöktük. Bileğini tutuyordu.

"Taha-"

"Adin sprey mi sıkıyorsun, sargı mı sarıyorsun ne yapıyorsan yap. Maça devam etmem lazım."

"Taha saçmalama bileğin şu an bile şişmeye başladı. Böyle oynamana izin vermem."

Kenara dönüp değişiklik işareti vermiştim ve Necip Abi hazırlanmaya başlamıştı.

Öz Goatım her yerde oynar.

Taha'yı yerden kaldırıp kolunu omzuma atmıştım ve kenara ilerliyorduk. Bana bir şeyler söylüyordu ama ne dediğiyle ilgilenmiyordum.

Gerizekalı sakat sakat oynayacakmış bir de.

Taha'nın müdahalesini yaptıktan sonra kulübeye geri gelmiştim. Dakika 85'e girmiştik. Necip Abi'den topu alan Alen hızla koşarak kaleye ilerlemeye başlamıştı. Topu Kerim'e pas vermişti. O sırada Kerim'in yanından Necip Abi koşuyordu. Kerim topu onun önüne yuvarlamıştı. Necip Abi kafasını kaldırdığı gibi kaleye şut çekmişti.

Tribünlerden şut çekmeden önce uğultulu ses gelirken artık hepsi tek bir ağızdan 'Gol' diye bağırıyordu.

Adam yıllar sonra gol attı resmen.

2-0 olmuştu durum. Necip Abi tribünlere doğru koşup kaymıştı. Takım yine coşmuştu. Necip Abi yerden kalktıktan sonra yedek kulübesini göstermişti Taha'yı işaret ederek.

Biraz daha ilerledikten sonra Veli Topsakal maçı bitirmişti. Herkes birbirine sarılıyordu. Taha'nın yanına gitmiş ve kolunun altına girmiştim. Tribünler onun adını bağırıyordu. O üçlü çektirirken ben Kerim ve Alen'in yanında kalmıştım.

Kerim sürekli beni dürtükleyip duruyordu.

"Alen birazdan seninle bir şey konuşabilir miyiz?"

"Adin birazdan seninle bir şey konuşabilir miyiz?"

Yine ikimiz aynı anda konuşmuştuk. Aşık bu çocuk bana. Kerim arkadan garip garip sesler çıkarırken Tahsin gelip yanımızdan uzaklaştırdı onu.

Takım yavaş yavaş içeri girmeye başlamıştı. Statta boşalmıştı neredeyse.
Alen kolumdan çekip durdurmuştu beni. Sahanın ortasındaydık.

"Adin bence ikimizde aynı konuyu konuşacağız. Hazır etrafta Kerim, Berke gibi gereksizler yokken..."

Bu dediğine kıkırdamıştım.

"İşte bu güzel gülüşünü, masum bakışlarını, o güzel yüreğini seviyorum. Ben seni her türlü seviyorum ya."

Masum biz. Biz masum. Peeeh külahıma anlat.

Bunları söyledikten sonra beni dinlemeden -ya da söyleyeceklerimi tahmin ederek- kendine çekip sarılmıştı.

"Sarılırken çenemin başına değmesini seviyorum. Benim yanımda küçücük kalmanı seviyorum. Bundan şikayet ederken sinirden yüzünün kızarmasını seviyorum. Her şeyini seviyorum."

"Oğlum sen bana abayı yakmışsın haberin olsun."

"Eee şimdi biz ne olduk?"

Gerçekten mi Alen? Bu sorudan sonra hiçbir şey değiliz. Bacanak olduk ne olacağız.

"Alen... Ciddi misin? Bu nasıl soru ya? Bacanak olduk tabii ki de."

Birbirimizden ayrıldıktan sonra içeri doğru yürümeye başlamıştık. Asıl iş şimdi başlıyordu...

Vira bismillah...

⚽️

Eeee sonunda oldular gibi gibi...

Ne yapacağım bunlarla şimdi? Ne yazacağım hakkında hiçbir fikrim yok tşk.

Biraz daha yazdıktan sonra final gelir inşallah...

Bu arada buraya kadar okuduysanız bir de depremzedelere dua ederseniz çok güzel olur teşekkürler....

Ofsayt Hocam -Texting- (Ara Verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin