Bölüm 6~

439 67 36
                                    

-not: Yorum yapmayı unutmayınn 🫶

"Kestiğin nefesler bir gün senin nefesini kesecek."


Hani bazen bir şeyi yapmayı hiç istemez ama zorunda olduğumuzu bilir ve yapardık ya, tam olarak o noktadaydım.

Kimine göre bu okula gitmek, işe gitmek, akraba ziyaretlerine gitmek olurdu ama benimki çok daha farklıydı.

Bir insanı öldürecektim, bunu söylemek bile tüylerimi ürpertiyordu.

Öldürdüğüm insanlar kötü olabilirdi evet, ama katil oluyordum. Elimi kana buluyor ve bulaştığım bataklıkta daha da dibe batıp pisleniyordum.

Bu soğuk suya girip bedenimi temizlemek gibi değildi, ruhum kirleniyordu. Ruhumda katildi benim, iliklerime kadar bir katildim..

Olmak istemediğim ama olmak zorunda olduğum şeydi bu.

Gök gürlediğinde düşüncelerimden sıyrıldım ve saklandığım yere doğru gelen görevliye baktım, daha sonra ise saate. 00:01.

İyice yaklaşan adamla aniden ayağa kalktım ve elimdeki taşla ensesine vurabildiğim kadar sert vurdum. Bayılmamış ama aldığı darbeyle oldukça sarsılmıştı.

Bir kez daha sertçe vurduğumda bedeni yere yığıldı. Hızla bayılan adamın ceplerini aradım ve anahtarları alıp koşarak depoya gittim. Anahtarların hepsini denedikten sonra sonunda biriyle kapı açılmıştı.

İçeriye girip kapıyı üstüme kapattım ve tekrar kilitleyip depoya bakındım. Direkt bakış alanıma giren kapıya koştum ve orayı da açıp merdivenlerden ses çıkartmadan çıkmaya başladım.

Nefesim hızlanıyor ve göğsüm sıkışıyordu.

Saat 11 de açılış vardı ve herkes oradaydı, ama bu adam konuşmayı yapmak için geç iniyordu. Bu yüzden otel sakindi ama etrafta dolaşan görevliler vardı.

Boş oda suitine girdiğimde neden depodan buraya çıkıldığını düşünmeyi sonraya bıraktım ve kapıya sessizce yaklaştım. Delikten bakabildiğim kadar baktım. Ne bir adım sesi, ne de bir gölge vardı.

Yavaşça kapıyı açtım, içeriden açıldığı için kilide gerek kalmamıştı. Odadan çıkıp yan odaya yaklaştım, koridor boştu ama muhtemelen birkaç dakikaya görevliler gelirdi.

İçeriden sesler geliyordu, sanki normalmiş gibi kapıyı çaldım. Bu durum gülmeme sebep olmuştu ama gülmemek için dudağımı sertçe dişledim.

Kat görevlisi sanarak açılan kapıyla içeriye daldım ve kapıyı sertçe kapattım. O hızla belindeki silahı çıkartırken elimdeki çakıyla koluna büyük bir çizik attım ve silahı elinden çekip aldım.

"Ah! Lanet olsun! Ne halt yiyorsun? Kim gönderdi lan seni?!" Dedi öfkeyle sendeleyen adam. "Emin ol bundan bende zevk almıyorum!" Dedim derin soluklar alırken.

Kukla -Askıya AlındıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin