Eski - Taennie

30. Bölüm

2 ay sonra

Taehyung'un karnından vurulmasının üzerine iki ay geçmişti ve biz iki gün önce evlenmiştik. Arkadaşlarımız Boston'a gelmişti ve görkemli bir düğünün ardından gitmişlerdi.

Şimdi ise Taehyung'la balayı için Maldivler'e gelmiştik. Yatak odamızda oturuyorduk ve kahve içiyorduk.

"Jennie." Dedi Taehyung gözlerimin içine bakıp. "Efendim?" Dedim çekingen şekilde. Gülümsediği zaman sırıtarak yanıma geldi ve beni kucağına çekti.

Utançtan başımı göğsüne gömdüm. O ise koca bir kahkaha attı. "Ağrın yok değil mi?" Diye sordu. Başımı sallarken o yine güldü.

"Utanma bebeğim. Benim olman için gerekliydi." Dedi bir baba edasıyla. Başımı kaldırıp onun gözlerine bakmaya başladım.

Gözlerindeki o şefkati bir ben görüyordum bir de... Hiç kimse.

Uzanıp dudaklarına küçük bir öpücük kondurup başımı tekrar omzuna yasladım.

"Biliyor musun Taehyung? Sensiz geçen günlerim o kadar az ki... En yakın arkadaşım, sırdaşım hatta kardeşim dediğim adama aşık olup evlendim. Birisi bana üç ay önce evleceksiniz dese sadece gülüp geçerdim." Dedim.

Saçlarımı okşayan eli durdu. Sonra devam etti. "Aynısı benim içinde geçerliydi. Ama yine de mutluyum." Dedi.

Gülümseyerek çenesine bir öpücük kondurdum. "Bana ilk ne zaman aşık oldun?" Diye sordum. Yutkunduğunu gördüm. Bu sefer boynunu öptüm.

"Ne zaman bilmiyorum ama sen Boston'a ilk geldiğinde bana sarıldığın anda kalbimin hızlı atmasından anladım. Sana bakarken yaşadığım tarifsiz duygulardan anladım." Dedi.

Gülümsedim sadece. Şuan onunla böyle olmayı değil hayal etmek rüyama bile girecek bir şey değildi. Ama olmuştu. O şimdi benim kocamdı!

"Taehyung biliyor musun? Ben sekiz çocuk istiyorum." Dedim dudaklarımı büzüp. Taehyung bana şaşkınca bakarken 'ne var' der gibi ona bir bakış attım.

O koca bir kahkaha atarken kaşlarımı çatıp ona bakmaya başladım. Onun gülmekten gözünden yaş gelirken başımı tekrar omzuna yaslayıp somurtup kahkahasının bitmesini bekledim.

Sonunda bittiğinde gülmekten akan göz yaşlarını silip bana bakmaya başladı. "Güzelim istersen üç tane daha ekle üstüne, ilk on biri tamamla." Dedi. Yine kahkaha atmaya başladığında sinirlenip kucağından kalkıp karşı koltuğa oturdum.

"Sana bir şey söyleyende suç!" Dedim sitemle. O gülümseyerek bana bakmaya başladı. "Bebeğim şaka yapıyorum tabiki. İstersen sekiz değil seksen sekiz tane yaparız." Dedi.

Bende dayanamayıp gülerken "İmkansız bu. Üçe indirelim bence." Dedim. Başını salladı sadece. "Neyse saunaya gidelim mi? Ağrılarına iyi gelir." Dedi.

"Tamam ben hazırlanayım o zaman." Deyip ayağa kalktım.

•

Bikinimi giymiştim ve üzerimde şeffaf tül gibi olan bir şey vardı. (Adı ne bilmiyom ins anlamışsınızdır.)

Beraber sauna kapısına geldiğimizde Taehyung içer baktı önce. "Burası değil." Dedi ve beni başka yere çekiştirmeye başladı. Sesimi çıkarmadan gideceğimiz yere kadar bekledim.

En sonunda oldukça lüks bir yere benzeyen yere getirdi bizi. Kapıyı açtığı zaman içeri girdim.

Beyaz mermer ve kahverengi ahşap ağırlıklı bir odaydı. Hemen karşımızda sauna vardı ve sol tarafta duş alabilmemiz için bir yer vardı. Onun karşında büyük bir jakuzi vardı.

"Taehyung burası harika." Dedim hayran gözlerle odayı izlerken. Yanıma geldi ve yanağıma bir öpücük kondurdu.

"Sen daha güzellerine layıksın." Dedi. Gülümseyerek ona döndüm ve yanağına bir öpücük kondurdum. "Hadi girelim." Dedikten sonra tişörtünü çıkardı ve saunaya ilerledi. Bende üzerimdeki şeyi çıkardığımda üzerimde sadece bikinim vardı.

Taehyung çoktan gitmişti ve gözlerini kapamış anın tadını çıkarıyordu. Bende yanına girmeden önce saçımı büyük tokayla tutturdum ıslanmasın diye.

Yanına uzandım ve vücuduma değen sıcak suya alışmaya çalıştım. Gözlerim kapalı şekilde suya birazcık daha girdim. Su köprücük kemiklerime kadar geliyordu.

"Çok rahatlatıcı." Dedim gevşeyen vücudumu elimle okşarken. "Aslında her gün gelmek isterdim ama..." Dedim ve anın güzelliği kaçmasın diye sustum.

"Ama?" Dedi Taehyung o sırada. "Bilmiyorum ki bende devamını garip bir cümle kurdum." Dedim. Taehyung kıkırdaken belimden tutup beni kendine çekti ve üzerine çıkardı.

Bende uzanıp başımı omzuna koydum ve rahat etmek için ayaklarımı uzattım.

•

Taehyung'la saunadan sonra alışveriş için bir AVM gibi büyük yere gelmiştik. Bir kaç mağazaya girmiştik ve çok büyük meblağlarda olan alışverişler yapmıştık.

Tabi Taehyung paraları verirken benim içim gitmişti çünkü bir kıyafet ortalama on beş bin dolardı. Sadece günlük bir şey aldığımda da bu beş bin ve on bin arası değişiyordu.

Şimdi ise iç çamaşırı almak için Calvin Klein'e gidiyorduk.

"Taehyung bence daha uygun bir mağazaya gidebiliriz o kadar çok para harcamaya gerek yok." Dedim dudaklarımı gerip.

O ise bana yandan bir bakış atıp "Jennie, paramı senin için harcamayacaksam ne önemi var ki?" Dedi ve önüne döndü.

Gözlerimi kırpıştırıp yürümeye devam ettim. Mağazanın önüne geldiğimizde bir sürü şey alıp çıktık sonunda.

Sadece kendim için 63 alışveriş çantası vardı. Taehyung'sa sadece kendine parfüm gibi şeyler aldı.

•

2 haftanın ardından Boston'a, eve gelmiştik ve iki buçuk saattir kıyafetleri yerleştirmeye çalışıyordum. En sonunda bitirdiğimde yatakta uzanan Taehyung'un yanına yanına uzandım.

"Taehyung bir şey soracağım." Dedim. Telefonunu bırakıp bana döndü. "Söyle sevgilim." Dedi. "Biz Kore'ye gidecek miyiz hiç? Hep burada mı kalacağız?" Diye sordum merakla.

Bir kaç saniye bekledi ve ardından cevap verdi. "İstediğin zaman gideriz güzelim ama biliyorsun ki işlerim burada olduğu için oraya taşınamayız." Dedi.

Başımı salladım ve başımı göğsüne koydum. "Hadi Tinder yükle de biraz bakalım." Dedim gülümseyerek. O ise bana ters bir bakış atıp göz devirdi.

"Ne yapacaksın Tinder'ı?" Dedi alayla. "Sıkıldım eğlenmek istiyorum." Dedim. O ise gülümseyerek uçak bileti satılan siteye girdi ve Kore bileti aldı.

Şaşkınlıkla ona bakarken o da bana bakmaya başladı. "Biraz Kore'de vakit geçirelim." Dedi. Gülümseyerek ona sarıldığımda alnıma bir öpücük kondurdu.

___________________________________________

Yeni bölümle karşınızayim

Buraya pek bir şey yazmak istemiyorum zaten moralim yeterince bozuk

Neyse lütfen kendinize dikkat edin ve psikolojinizi bozacak herhangi bir şey yapmayın lütfen