19

87.6K 4.6K 290
                                    


𓆙

Cama sertçe çarpan su damlalarını görünce rahatsız bir şekilde derin nefes verdim.Yağmur çok şiddetli yağıyordu ve ben nasıl eve gideceğimi düşünüyordum.Saate baktığımda son dersin de bitmesine sadece birkaç dakika kaldığını gördüm.

Göz ucuyla Eren'e baktım.Gizlice sıranın altından telefonuyla oynuyordu.Ensesine bir şaplak atıp onu oyunundan ayırdım."Lan oğlum eve nasıl gideceğiz bu havada?"dedim ona hatırlatarak.

"Ben eve gitmiyorum daha."dediğinde ona kaşlarımı çatarak baktım."Bensiz ne bok yiyeceksin?"dedim hemen.

Kasılarak parmaklarını saçlarından geçirdiğinde bu sahne karşısında gözlerimi oymak istedim."Ecrin ile kütüphanede ders çalışacağız."

Parmağımla kusuyormuş gibi hareket yaptığımda alayla güldü."Tabi sen uzak mesafe ilişkisi yaşadığından anlamazsın.Kem gözlerini üzerimizden çek."

Aklıma tekrar Leo geldiğinde yüzümde bir sırıtış oluştu.Telefonu elime alıp baktığımda hâlâ dün yaptığımız konuşmadan başka herhangi bir konuşma yoktu.Eren'in konuşmasıyla ona baktım."Kızım sen özürlü müsün?Niye cevap vermedin adama?"

Galiba on dokuz yıllık hayatım boyunca ilk defa utangaçlığım tutmuştu.

"Yazacak bir şey bulamadım."Evet,olan biteni içimde tutamayarak karşımdaki bu mala anlatmıştım.

Cevabım ile gözlerini devirdi."Hem şu kızın evine gitme konusunu da üsteleme sen.Kızım bunlar gavur,geniş insanlar."demesiyle ikinci tokadı yapıştırdım.

"Bu nasıl bahane lan dingil?"

Zil çalmasıyla omzunu silkip ayağa kalktı.Çantasını tek omzuna atıp,ilerlemeye başladı.O sırada gözüm ağzına kadar açılmış çantasına kaydı.
İçindeki her şey görünüyor,düşmek üzere gibi duruyorlardı.Sıranın üstündeki çöpleri buruşturup,nişan aldıktan sonra çantasına fırlattım.Bir an duraksasada üstelemeyip,sınıftan çıktı.

Herkes tek tek sınıftan ayrılırken,telefonum çalmaya başladı.Arayan kişiyi görmem ile yüzümü bir sırıtış kapladı."Emret komutanım!"

Babamın telefonun ucundan gülüşünü duydum."Seni almaya geldim.Hadi in aşağı."demesi ile sonunda okuldan kurtulacağım gerçeği ile çantayı alıp,sınıftan fırladım.Babamla konuşmayı kesip,hızla okuldan çıktım.Okul bahçesinin dışarısında tanıdık zırhlı aracı görmem ile birlikte birkaç saniyede oraya vardım.

Kapıyı açıp,şöför koltuğunda oturan babamın yanına oturdum.Yanağını uzatınca hiç yabancılık çekmeden sulu bir öpücük verdim."İşin yok muydu senin?"dedim merakla.Babam genellikle çok meşgul olurdu ve bazen günlerdir eve bile gelemezdi.Belki de bu yüzden bu kadar düşkündüm bu adama.

"Bu hafta boşum.Birkaç gün sonra ailecek bir yemek yemeye gidelim."demesiyle hemen onu onayladım.

"Dersler nasıl gidiyor?"demesi yüzümdeki sırıtışın kaybolmasına neden oldu."Hangi dersler?"dedim uzatarak.

Yola odaklanmış gözlerini ayırıp bana baktı."Hangi dersler olacak kızım?Okulundaki dersler."

İşaret parmağımla bir tutam saçımla oynarken mırıldandım."Gayet güzel."Evet güzel.Sadece birkaç sınavdan kopya çekerken yakalanmıştım.Bu da çok büyük bir sorun olmamalıydı değil mi?

Bana inanmasada üstelemedi.Geri kalan yolculuğa sessiz bir şekilde devam ederken,telefonumun sesi ikilisinde dikkatini çekti.Gelen mesajın sahibine bakınca kıpırdandım."Kim o?"Babamın sorusuyla hiç düşünmeden ağzımı açtım.

"Koca-ay hoca mesaj atmış."dedim son anda kurtararak.Beyinsizsin kızım sen Aypare.

"Ne diyor?"

"Yarın okula gelmeyip,dinlenebilirsiniz diyor."

"Aypare!"Niye karı koca inanmıyorlardı bunlar bana?Söylediklerime inanmayınca somurtup,koltuğa sindim.

Ama birkaç saniye içinde tekrar yüzümde güller açıyordu.Kocam mesaj atmıştı,benden mutlusu olur muydu hiç?

"Ne sırıtıyorsun sen?Bir şeyler var sende."dedi babam şüphe ile.

Ona dönüp gülümsedim."Mutlu olmamak için bir neden mi var babacığım?"

𓆙

Bu gün bir bölüm daha atacağım.Beklemede kalabilirsinizzz

YANLIŞ KOMUTAN | Texting (Ara verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin