Gökyüzü masmavi rengine bürünmüş yüksekten selamlıyordu bütün şehri... Sessiz ve yavaşça yere düşen kar taneleri insanın içini huzurla kaplıyordu.
Saçlarıma dökülen beyazlıklar gülümsememe sebep olurken gözlerimi kapatıp bir adım daha attım. Uçurumun dibindeydim. Ne zaman kafamı dinlemek istesem buraya gelirdim kızımı ilk öğrendiğimde keşfetmiştim burayı. Bugün daha bir huzurluydum sanki , deniz tüm güzelliğiyle bana bakıyordu.
Sahi en son ne zaman bu kadar huzurlu hissetmiştim? Bu soru aklımı kurcalarken beni derin bir çıkmaza sürüklüyordu.
Tabi bu huzur bulma seansımda çok uzun sürmedi cebimden gelen telefon melodisiyle daldığım düşüncelerden soyutladım kendimi.
" Peri hanım bir aile geldi sizinle acil görüşmeleri gerekiyormuş"
" Randevu neden almamışlar peki Çağla ? "
" Ani gelişmiş bir olaymış Peri hanım Eray beye yönlendirmek istedik ama illa sizinle görüşmeleri lazımmış , yanlız gelen kişiler size çok benziyor "
" Ben 15 dakikaya oradayım benim odama al gelenleri birşey içerler mi diye de sor lütfen "
" Peki "
Yine bir dava vardı anlaşılan gerçi dava olsaydı Eray ile de görüşebilirlerdi değil mi ? Ben tabi yine bunları düşünmeyi rafa kaldırarak arabama bindim , yoğun İstanbul trafiği yüzünden 15 dakika değil 25 dakika sonra varabilmiştim büroya insanların yüzlerini görmeden kendimi onlara karşı mahçup hissediyordum.
Hızla büronun kapısından girip Çağla ' nın masasına gittim ;
" Evet Çağla odadalar mı ? "
" Hayır Peri hanım kalabalık oldukları için toplantı odasına aldık "
" Kaç kişiler ? "
" 5 yanlız çok ciddi duruyorlardı aynı sizin hep baktığınız gibi "
" Çağla !! "
" Peki sustum ben , kahve yaptırıp göndereyim size "
" İyi olur , teşekkürler canım "
Gerçekten o kadar ciddi mi duruyordum ? Sahi bunu ben istemiştim değil mi ? Ama Ceylan teyze hep derdi " Çok yumuşak olma ezerler , çok sert olma kırarlar " neredeyse hep bu kelimeye göre şekillendirmiştim hayatımı ama dışarıdan biraz daha soğuk gözükebilirdim.
Gerçi ben kimim ? Ben Peri Öz , gayet başarılı adını duyurmuş bir avukatım , 4 yaşında güzeller güzeli bir kızım var adı Rüya , şehit kocamın timi var bana yoldaşlık eden birde Rüya Avukatlık Bürosunun ortakları canım dostlarım Eren ve Eray. Bu kadarlık bilgi şimdi için yeter diye düşünüyorum.
Daha fazla bekletmemek için girdim içeriye bir dakika bu insanlar neden bana bu kadar benziyorlar , Allah'ım lütfen düşündüğüm şey olmasın , bu sefer kaldıramam.
Kapıyı açmamla kafalarını bana doğru çevirdiler ;
" Merhaba hoşgeldiniz , Peri ben siz de yeni müvekkilimsiniz sanırım "
Aralarından yaşlı ve erkek olan konuştu ;
" Merhaba Peri Hanım , biz müvekkillik için gelmedik , başka birşey vardı sizinle konuşmak istediğimiz. "
