14.

2K 160 30
                                    

Yanağımın okşanmasıyla rahatsız olarak başımı diğer tarafa çevirdim.Fakat bu sefer kulağımın etrafında gezinen parmaklarla otomatikman kaşlarımı çattım.

Gözlerimi kırpıştırarak açtım ve elin sahibine bakmam ile sinirlerimin tavan yaptığını hisetttim.Taehyung'un olduğunu görmemle yerimde doğruldum.

"Ya ne yapıyorsun?"diye sinirli bir sesle sorduğumda yüzündeki o ciddi ifade hiç bozulmadı.Sabah sabah başıma dikilmiş annem gibi.

"Hiç,"dediğinde sinirden gözlerimi bir saniyeliğine kapattım ve içime derin nefes alarak tekrar açtım.

"Sen şaka mısın?"dediğimde kenardaki serumu sıkıp omuzlarını silkti.Konuşmayı mı unutmuştu?

"Koşu bandına gireceksin,"dediğinde başımı hayır anlamında iki yana salladım.Kol kırığın koşu bandı ile ne alakası vardı?

"Ya sadece kolum kırık koşu bandı ne alaka?"dediğim zaman elindeki serumu masaya bıraktı.

"O kadar önemli hastam varken seninle ilgileniyorsam dediğimi yap."dediğinde yerimde dikleştim.

"Ben sana benimle ilgilen demiyorum.Git o önemli olan hastalarınla ilgilen."dediğimde gözlerini devirdi.

Taehyung,"Jungkook kalk!"diye sert sesle konuştuğu zaman oflayarak üstümdeki örtüyü kenara attım.

Önünden geçip odadaki lavoya doğru ilerledim ve kapıyı açıp içeri girdim.Her ne kadar zorda olsa işlerimi görüp hemen çıktım.

Taehyung önümden yürüdüğü zaman artık neredeyse ağlayacaktım.Neden beni salmıyordu ki?

"Açım."dediğimde başıyla onayladı.Bir odanın içindeki koşu bandına bakınca yüzümü buruşturdum.

"Ama ben hala çok yorgunum..."dediğimde bana son kez bakıp eliyle koşu bandını gösterdi.Şu an ona binersem gerçekten yorgunluktan bayılabilirdim.

"Kaç dakika?"diye sorduğumda bana bakıp sanki şu an gülümsemesini zor tutar gibi dudağını dişledi.

Zaten bir kolum kırık olduğu için hareket etmekte zorlanıyordum fakat parmaklar ne kadar hareket ederse etsin benim yararıma olurdu.

"Yarım saat yeterli."dediği zaman ağzım şok ile aralandı.Ben beş dakika felan demesini bekliyordum!

"Ne?"dediğimde eliyle alnını ovuşturdu.Ne yarım saati ben beş dakika bile yapamazdım.Kolum ile kalbin ne alakası olduğunu düşünüyordum.

"Ya ben yapamam yarım saat.."dediğimde hiçbir şey demeden sadece yüzümdeki mimikleri izledi.

"Diğer turu akşam yaparsın."dediğinde içime derin bir nefes alarak sinirli bakışlarımı ona yolladım.

Koşu bandının üstüne geçtim ve "Başlat!"diye sesli bir şekilde konuştum.Bağırmak değildi ama sesliydi biraz.

Taehyung başlattığı zaman koşmaya başladım.Biraz daha koştuktan sonra on beş dakika geçtiğini düşünüp başımı çevirip Taehyung'a baktım.

"Kaç dakika?"diye sorduğumda bilgisayara baktı.Şu an yirmi dakika deseydi az bile derdim.

"Yedi dakika."dediğinde ağzım şokla aralandı.Ben şimdi yirmi dakika koştuğumu sanıp yedi dakika tek mi koşmuştum?

"Ya ne yedi dakikası?En az on beş."dedim sinirli bir şekilde.Bu adam neden beni salmıyordu?

"Yeter kolum ağırdı dur."dediğimde düğmeye basıp kolumun rahatlamasına benim de soluklanmama sebep oldu.Ben daha fazla yapamazdım ki(!)

Patient in need | TaekookWhere stories live. Discover now