1. KABUS ve GERÇEKLER

312 91 79
                                    

Yayınlanan tarih: 30.03.2023

Başladığınız tarih?

Şarkılar: Zack Hemsey- The Way

cigarettes after sex- Apocalypse

Radiohead- Street spirit

...

Bir yaşam bahşetmiştim ben, kendi ellerimle... Yeniden bir umuda kapılmak dileğimdi... O yaşamı bir çiçeğe bahşetmiştim, bana umut olsun diye.

Kendi ellerimle.. Beyaz karanfil ekmiştim, masumiyetimi temsil etsin diye. Kalmamış masumiyetime, yeni masumiyet eklemesini isteyerek büyük bir umutla ekmiştim. Anlaşılan ektiğim yerde sıkıntı vardı.

Odamdaki ön bahçeye doğru cepheyi gösteren camın karşısına geçmiş gecenin bir vaktinde babamı izliyordum. Ne yapmaya çalıştığını anlayamıyordum, bahçemizdeki toprağı kazıyordu, her bir kazışında toprak daha da derinleşiyordu. Halbuki bu sabah oraya çiçek ekmiştim!

Çok dikkat ederdi, bana da bunu öğretmişti.. O tohumu ekmek için toprağı ne kadar kazacağını kestiren adamdı. Takıntılı biriydi. Karanlığa alışmış gözlerim ve sokak lambasının aydınlattığı taraf, ön bahçemizdeyken görebildiklerim sadece bu kadardı. Neden daha derin kazdığını anlamıyordum ve kazdığı yer daha da genişliyordu. Ektiğimi beğenmemiş miydi?

Ne kadar süredir camın önünde bekleyerek onu izlediğimi bilmiyordum. Babam hızlıydı, fevri davranıyordu.. Kazdığı çukur üçe tamamlanmıştı, benim ektiğim yere mezar yeri açmıştı.

Ektiğim çiçeği mi beğenmemişti?

Hemen annemin geçen hafta ektiği lavantaların yerini de bozup yeni bir mezar mezar daha kazmıştı.

Annemin ektiği çiçeği mi beğenmemişti?

Onun hemen yanında ise geçen ay ektiği beyaz zambakların yerini bozup oraya da mezar açmıştı!

Kendi ektiği çiçeği mi beğenmemişti?

Koşarak odamdan çıktım. Merdivenleri kaç basamak atladığımı göremiyordum, her yer çok karanlıktı. Yolunu ezbere bildiğim dış kapıyı korkak ellerle açtım, babam delirmişçesine durmadan kazıyordu.

Üç mezarı da dikdörtgen şekline sokmaya çalışıyordu, onun için yamukluk hayatında söz konusu bile olamazdı. "Baba!" Beni duymuyordu, kazdığı çukurun köşelerini dikleştiriyordu. "Baba, ne yapıyorsun?" İrkildi, beni beklemediğini anladım.

Ayağım istemsiz bir adım geriye doğru gitti. Elindeki kazmayı yere fırlattı, irkildim.. "Ne mi yapıyorum, ailemi kurtarmaya çalışıyorum kızım. Eğer hepimiz aynı anda ölürsek bir mezarımız olsun istiyorum. Eğer ben tek ölmeye mecbur bırakılırsam, anneni de almak zorundayım.. Onsuz yapamam! Ve seni de almak zorundayım. Çünkü sende aşkımızın meyvesisin."

Duyduklarımı anlayamıyordum, ayaklarım kontrolüm altında olmadan geriye doğru gidiyorlardı. Hayatımda ilk kez babamdan korkuyordum! Ondan korktuğumu anlayarak üzerime doğru adımladı. "Baba," büyük elleri kolumu sıkıca kavradı. "Bak kızım, sakın bundan annene bahsedeyim deme! Biliyorsun annen ölümden çok korkar, ölümün yakın olduğunu hissetmesini istemiyorum. Şimdilik mutlu yaşamasına izin ver."

Hareket edemiyordum, düşünemiyordum. Babam neler söylüyordu öyle? "Ba- ba, anlamıyorum." Korkunun verdiği hissiyat ve gecenin bu soğukluğu kekelememe sebep oluyordu. "Baba, annem bu mezarları görecek, sen ne yapmaya çalışıyorsun!"

DEHŞET: YAKALANMAYAN SUÇLULARWhere stories live. Discover now