11

689 24 1
                                    

Gözlerimi açtığımda tanımadığım bir evdeydim. Evin her karesi den başımın ağrısı artıyordu. O kız başıma dikildi. Elinde bir bardak su vardı. Bana verdi ve içmemi söyledi. Hafifce kalktım ve suyu yudumladım.

"Anlat, sen kimsin eski hayatımın neresindesin? "

Bana herşeyi baştan sona anlattı. Dişimi sıkarak dinledim. O anlattıkça kafamın içinden film şeridi
gibi geçiyordu. Anlatması bitince gözünden bir damla yaş aktı ve yok oldu.

"Garip"

Dedim. Düşünerek.

"Neresi garip, bir kızla çıkman mı?, hafızanı kaybetmen mi?, nere-"

"Seni öylece unutmam, garip"

Susup kalmıştı. Benimde gözümden bir yaş düşmüştü. Hızlı ama yavaşca, konuşmaya başladım.

"Ben, özür dilerim. Elimde değildi ama ne olursa olsun suçluyum. Yukarı çıktım, dolabın üzerinden bir çantamı çekmeye çalışıyordum. Ayağımın kaymadıyla bir anda yere düştüm başımı nereye çarptım bilmiyorum ama o sızı beynime vurduğu anda gözlerim karardı. Sonrasını hatırlamıyorum. "

Yanıma çağırdım dibime oturdu sarıldım. Kafasından öptüm. Çenemi başının üzerine koydum ve ikimizde sakin, sakin ağladık.

Geriye çekildim ellerinden tuttum.

" Sana yaşattıklarımın hepsini güzel anılarla ödeyeceğim. Söz veriyorum. "

Yanaklarımdan tuttu. Yaklaşıp bir kere öptü ve çekildi. Ellerimden çekip yataktan kalkmamı sağladı. Tatlı, şirin ve huzur verici sesiyle konuştu.

"Haydi gel güzel bir kek yapalım seninle"

"Ben bilmem ki"

"Öğrenirsin merak etme. Öğreteceğim. "

Mutfağına girdik heryeri dağıtsakta saatlerce eğlendik. Birbirimizi una buladık.En sonunda kekimiz bitmişti.

Çenesini tutup yanağına bir öpücük kondurdum.

"Aferim sana"

Masumca güldü. Keki Fırın koyduk, mutfağında toparlayıp içeri gittik. Telefonuyla oynuyordu. Onu izlerken gözlerim dudaklarına kaydı, dudaklarını görür görmez yapışmak istiyordum.

Telefonunu elinden alıp masanın üzerine bıraktım. Yüzüne yaklaştım.

"Ne zaman dudaklarına baksam, ısırmak ve koparmak istiyorum. "

Gözlerimin içine sonrada dudaklarıma baktı. Ses tonunu tatlılıktan çekici düzeye getirdiğinde konuştu.

"Ne duruyorsun"

Dudaklarıyla aramda mesafe kalmadığında alt dudağını ısırıp emmeye başladım. Hem karşılık vermeye çalışıyor hemde inliyordu.

...

Geri çekildi. Etrafı koklayıp şaşkın bir ifadeyle konuştu.

"KEK"

Dedi ve mutfağa koştu. Ama artık geçti. Kek çoktan yanmıştı bile, oflamaya başladı. Arkasından gidip sarıldım. Öptüm.

"Üzülme, yenisini yaparız"

....


Luna And EllaTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon