10- Save Me

730 114 168
                                    


merhaba!! bu bölüm için aslında geç geleceğimi düşünmüştüm ama düşündüğümden daha çabuk bitirdim ve geldim VE bu bölüm benim için hikayenin asıl başladığı yer, evet hehheh

5k. iyi okumalar!!


Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.



Save Me



Amcası omega eşi için elinde koca bir buket gülle eve geldiğinde Seokjin on bir yaşındaydı ve sırtında okul çantasıyla okuldan daha yeni eve dönmüştü. Amcasının, yengesine evlilik yıl dönümlerinde aldığı kırmızı gül buketine hayranlıkla bakmıştı. Canlı, parlak kırmızı renkli, taze kokulu...

Güllerin kokusunu o kadar çok hoşuna gitmişti ki sırtındaki okul çantasını çıkarmadan merdivenlerden odasına, eşinin yanına giden amcasını takip etmişti. Meraklı gözleri ardından amcasını takip edip odalarına giren amcasını ve gülleri görünce yüzünde oluşan kocaman bir gülümsemeyle gülleri eline alan yengesini kapı aralığından izlemişti.

Öpüştüklerini görünce de hemen gözlerini kapatmıştı ama oradan da gitmemişti. Bir süre gözleri kapalı durup sonra temkinlice açmıştı ve özel görüntünün geçtiğini, yengesinin gülleri dikkatlice yatağının üzerine koyduğunu görünce çifti izlemeye devam etmişti.

Yengesi beyaz elbisesi ve uzun parlak sarı saçları ile aynı izlediği çizgi filmlerdeki prenses gibi gelmişti gözüne. Çok güzel görünüyordu. Seokjin öyle bir dalmıştı ki yengesini izlemeye amcasının kapıya doğru yürüdüğünü son anda fark etmişti ve hemen amcası onu görmeden duvarın arkasına saklanmıştı. Sonra da odandan çıkan amcasının ardından kendi girmişti odaya, makyaj masasının önüne oturmuş süslenen yengesinin yanına.

Akşam amcasıyla ikisinin yemeğe çıkacağını da duymuştu. Omega kadının onun için hazırladığını anlamıştı ve küçük adımlarla yanına geldiği kadına "Çok güzel olmuşsun." demişti ve yatağın ucuna oturup makyaj yapan yengesini izlemeye başlamıştı.

Omega kadın Seokjin'e gülümsemeyip "Teşekkür ederim Seokjinciğim." demişti ve dudaklarına pembe boyayı sürmeye devam etmişti.

Kokusuna bayıldığı ve oturduğu yerde tam yanında duran taze güllere elinin ucuyla sanki bir zarar vermek istemiyormuş gibi nazikçe dokunup "Çok güzellermiş." diye mırıldanmıştı. Parlak, hayranlık dolu bakışları gül buketindeydi.

Omega kadın da Seokjin'in hayran dolu bakışlarına görmüştü ve gülüp "Büyüyünce alfan da sana alır. Hem de daha güzellerini." deyip göz kırpmıştı.

Seokjin'in içi o an mutlulukla dolmuştu. Alfası alırdı değil mi ona böyle güller, çiçekler? O da yengesi gibi bir gün sevdiği alfası için hazırlanıp aynı yengesi gibi çok güzel olurdu değil mi?

Andromeda - JinkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin