SEUNG AL Bİ PAPATYA ÇAYI

372 28 19
                                    

Gözüme hücum eden sabah ışıkları ve lanet alarmın sesi yüzünden uyandım etrafa hayatta ki amacını sorgulayan bakışlar atarken telefonumdaki bildirim sesleri sayesinde kendime geldim bizim mallar mesaj atıyordu aşağıda olduklarını söylediklerin de ışık hızında giyindim ve yanlarına indim

Jeongin- oooo paşam uyanmış

Jeongine göz devirip ensesine vurmamla bende enseme seungmin tarafından şaplak yemiştim anında seungmine döndüğümde bana yolladığı korkutucu bakışlar yüzünden paşa paşa önüme döndüm

Seungmin- ln biz her sabah seni burda 10 saat beklemek zorunda mıyız gerizekalı

Utangaç bi şekilde yere bakıyordum Felix ise jeonginin yanında bizim halimize gülüyordu

Jisung- ya ama güzellik uykumdan uyandım doğal olarak tabi ki bı tık geç kalmış olabilirim

Dedim aynı zamanda sevimli olduğunu düşündüğüm bakışlarımı seunga yollarken bana göz devirip önüne döndüğünde Felix hızla koluma girdi ve önden yürümeye başladık seung ve jeongin ise arkada sohbet ederek ilerliyordu

Yolda bir birimize söve söve okula gelmiştik kapıya yaslanmış bir adet yeonjun görmemle olduğu yerden üstüme atlaması bir olmuştu hem bana sarılıyor hemde elinde ki papatya çayını içmeye çalışıyordu en sonunda sarılmamız bittiğinde seung bir oh çekmişti jeongin ve Felix onun bu haline gülerken bende ona bakıp gözlerimi devirmiştim Felix sol koluma yeonjun da sağ koluma girdiğinde

Jisung-Beyler hala biri eksik demiştim

Jeongin de yeonjunun koluna girdiğinde artık tam olduğumuzu düşünüp ordu gibi yürümeye başladık seung ise bizden uzakta etrafa ben bunları tanımıyorum bakışları atıyodu

Yeonjun seungun bu halini gördükçe "knk al bi papatya çayı gerginliğini alır "diyordu fakat seung onu her seferinde red ediyordu

Yeonjun- knk bak valla böyle olmicak iç şu papatya çayını da alsın gerginliğini aaaaaa

Diye bağırınca koridorda ki bi kaç göz bize dönmüştü fakat yeonjun bunu pekte umursamamıştı seung ise sonunda pes ederek

Seungmin- hay amk tamam ver şunu

Diyerek yeonjunun papatya çayından içmeye başlamıştı

Biz onların bu haline kahkaha atarken sınıfa gelmiştik bizim geldigimizi gören beomgyu ve Jimin yanımıza uçmuştu sıralarımıza geçip rahat bi şekilde yerleşip konuşmaya başladık

Jimin- karşı sınıfta ki bazı çocuklar sık sık bizim sınıfa bakıyorlar gördünüz mü

Felix- ah evt genellikle saçlarını toplayan siyah saçlı bı çocuk var bu aralar çok fazla önüme çıkıyor

Jeongin- evet bi çocuk kısa ve baya kaslı bende bu aralar onu sıklıkla görüyorum

Kim oldukları hakkında neredeyse hiç bir fikrim yoktu ama 11- B deki çocuklardan bahsedildiğini anlamıştım

Daha sonra zaten zil çalmıştı ve derse girmiştik dersin ortalarında telefonumun titremesiyle birlikte gözlerimi tahtadan ayırdım ve etrafıma baktım canım hocam(!) ve değerli sınıf arkadaşlarım(!) bana bakıyodu olayı toparlamak adına

Jisung-kusura bakmayın hocam dersten önce annemle konuşuyodum da telefonu tekrar kapatmayı unutmuşum

Dedim yapmacık bi gülümsemeyle jeonginle göz göze geldiğimizde bana telefonunu işaret etti

(Devam edecek)

Fotoğraf (Minsung-Hyunlix)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin