1

66.9K 1.6K 482
                                    

Karakterler

Yeşim Ulusoy (Korkmaz) (Mackenzie Foy) - Ana karakter, 17 yaşında, lise sona geçti

Hakan Ulusoy - Öz baba, 52 yaşında, eski iş insanı, şimdi at çiftliği sahibi

Mehtap Ulusoy - Öz anne, 49 yaşında, mütercim tercüman (ingilizce, rusça, arapça) ama güncel olarak eşiyle at çiftliğinin işleri ile ilgileniyor

Murat Ulusoy - Öz abi, 28 yaşında, avukat

Caner Ulusoy - Öz abi, 25 yaşında, mütercim tercüman (ingilizce, almanca, fransızca)

Özgür Ulusoy - Öz abi, 23 yaşında, veteriner

Mete Ulusoy - Öz abi, 20 yaşında, üniversite üçüncü sınıfa geçti, tıp okuyor

Melis Korkmaz (Ulusoy) - 17 yaşında, Yeşim ile karıştırılan kız, lise sona geçti

Ege Ulusoy - Öz kardeş, 15 yaşında, lise ikiye geçti

Sedef Korkmaz - Üvey kız kardeş, 15 yaşında, lise ikiye geçti

Hande Korkmaz - Üvey anne, 39 yaşında, edebiyat öğretmeni

Tarık Korkmaz -  Üvey baba, 41 yaşında, Savcı

Yeşim'in iki yakın arkadaşı Birce Yılmaz ve Arda Yılmaz, ikizler ve Yeşim ile aynı sınıftalar.

(Ana karakter dışında herhangi bir oyuncu belirtmiyorum, sizin hayal gücünüze bıraktım.)

Başlıyoruz o halde, isteyen tarihini bırakabilir :)

*

Yeni bir hikayenin kapısındaydım bugün. İçeri girmek, oluşabilecek tüm kargaşaya izin vermek benim atacağım adıma bakıyordu. Gerginliğim en çok ellerime vuruyor, titremesini bastırmak için önümde birbirine kenetliyordum. Tuhaf bir olayın içindeyim, birilerinin hatası benim hayatımın tüm temellerini sarsmıştı, yanlış kuvöze konmamla başlayan bir hikaye bu. Kimse farkına varmamış ve benim gerçek ailem başkasının bebeğiyle dönmüştü evine. Ben de bugüne kadar anne baba bildiğim insanlarla başlamıştım hayatıma.

Ahşap kapıdaki oymaların üstünde hiç toz yoktu, oysa toz toprak içindeki bir çiftlikteydim. Yanımda ise kız kardeşim, belki de üvey demeliyim artık bilmiyorum, buradaydık. Kocaman bir at çiftliği, bolca sarı renk görüyordunuz etrafınıza baktığınızda, otlar, samanlar, bunun yanında açık alanın ötesinde yemyeşil bir orman. Koyu yeşildi, karanlık duruyordu. Açıkçası oraya bir süre bakmak ürpermeme sebep olmuştu. Gerçek ailem oldukça tenha bir yerde yaşıyordu ancak bunun sebebi erken saat de olabilir çünkü bu at çiftliği halka açık bir yerdi, at binmek için gelebiliyordunuz. Yine de yakınlarda görebildiğim başka bir ev de yoktu.

"Yeşim dönebiliriz? Bunu yapmak zorunda değilsin."

Sedef tedirgin gözlerle bana bakıyordu. Koyu kahve gözleri yüzümde dolaşırken ondaki duygu selini görebiliyordum. Samimiydi ve de isteksiz. Bu konunun açılmasından hoşnut değildi, benimse her şeyi paylaştığım ilk insan oydu. Yine de içinde bir yerlerde öz kardeşini merak ettiğini de biliyordum. Aslında ben de merak ediyordum.

Biraz klişe başladı her şey. Ailemle aram iyiydi ama farklı olduğumu hissediyor hatta görüyordum. En bariz olan fark tabii ki fiziksel olanlardı. Onlar sarı saçlara, koyu renk gözlere sahipken benim gözlerim yeşil, saçlarım kahverengiydi. Boyları ortalamaydı, benimse uzundu. Ve yakın akrabalarımızda da benzediğim kimse yoktu. Ufak tefek ayrıntılara girersek çok daha fazlasını sayabilirdim tabii... Sonunda konuyu önce Sedef'e, sonra da anne-babama açtım, pek istekli olmasalar da beni rahatlatmak için DNA testini kabul ettiler, derken uyumsuz çıkan sonuçla babam bu işin peşine düştü ve her şey aydınlandı. O dönem yanlış kuvöze konduğum sonucuna ulaşmıştık. Bunu yapan hemşireye ulaşmak istediğimizde ise benim doğumumdan bir hafta sonra, daha yirmili yaşlarında olan hemşirenin evinde ölü bulunduğunu öğrenmiştik. En nihayetinde gerçek ailem eski iş insanı olan Hakan Ulusoy ve Mehtap Ulusoy'du. Kısa bir süre ailem de ben de atılımda bulunmadık. Bunun sebebi birbirimizi kırma korkusuydu sanırım. Yine de birkaç gün içinde yüzleşme kararımızı aldık, onlar öz kızı ile tanışacak, bense öz ailemle tanışacaktım.

Gerçek AilemWhere stories live. Discover now