Karmaşa-03

690 64 50
                                    

Herkese merhaba

Yorum yapmayı ve oy vermeyi (yıldıza basmak) unutmayın.

Arkadaşlarınıza önerirseniz de çok iyi olur böylece daha çok kişiye ulaşmış olur kitap.

İyi okumalar...

Beğendiğiniz satırlarda 🌷 koymayı veya sadece lale yazmayı lütfen unutmayın...

Beğendiğiniz satırlarda 🌷 koymayı veya sadece lale yazmayı lütfen unutmayın

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Daha iyi misin?" İkimiz arabanın ön koltuğundaydık. Ben yolcu o ise sürücü koltuğundaydı. Ona bakmak istesem de bakışlarımı araba dışındaki dağılmaya başlamış kalabalığa dikmiştim.

"Evet, burası daha sıcak. " Gerçekten de öyleydi. Yaşanan önce şeylerin yanında dışarısı oldukça soğuktu da. Arabadaki ılık hava kaslarımın gevşemesini sağlamıştı. Gözlerimi kapadım.

"Duygu durumunu kast etmiştim." Duygularımdan söz etmek istemiyordum. Özellikle Özgür'ün anlatmak istemiyordum. O bana hep çok uzaktı. Daha önce bugün olduğu gibi bana hiç yaklaşmamıştı. Bu yüzden onunla duygularım hakkında konuşamazdım. Bana uzak insanlara içimi açamazdım. İstesem de yapamazdım.

"Ben iyiyim işte Özgür. O kadar. Başka bir şey sorma lütfen." Bu sözlerin daha fazla konuşmaması için yeterli olmasını diledim.

"Sen çok hassas ve kırılgansın. Kötü hissettiğinde ben hep buradayım." Bu cümlelerle iyi hissetmem belki mutlu olmam gerekirdi. Eminim bir şeyler hissetmeliydim ama ben hiçbir şey hissetmedim. 

Onun cümleleri ne beni iyi hissettirmişti ne de kötü. Sadece sustum. Gözlerim kapalıydı. Özgür'ün derin bir nefes verdiğini duydum. Kokusunu aldım. Hem çok tanıdık hem de çok uzaktı. Ona has bir koku değildi. Klasik erkek kokularındandı. Babamın parfümüne benziyordu.

Arkadaşlarımın geri kalanının bir an önce gelmesini diledim. Bu biraz zalimceydi beklide. Özgür kötü bir şey yapmamıştı ama şu an onunla arabada yalnız olmak ve onun ses tonu, sanki gerçekten bir şeyler yanlışmış gibi hissettiriyordu.

"Senden hoşlanıyorum Beril." Bu sözler kulağıma iliştiğinde aklımdaki o tüm duygu karmaşasına yenisi eklendi. O bu cümleyi söylediğinde bugünkü işaretleri fark ettim.

Benden bir cevap bekleyip beklemediğini merak ettim. Gözlerim kapalıydı. Tek duyduğum ve bildiğim bu sözlerdi. Ona bir cevap borçlu olduğumu biliyordum ama bu tüm sorunlarıma yenisini eklerdi.

Zaten tüm o duygu karmaşası ve ölüm korkusu adeta ruhumu kördüğüm bağlamıştı. Bir yenisini daha eklemek istemedim ve uyuyor taklidi yaptım. Oldukça inandırıcı olduğuna emindim çünkü bir süredir uyuyor gibi arabanın camına kafamı yaslamıştım.

"Belki de uyuyor olman beni reddetmenden daha iyidir." Özgür'e karşı hiçbir şey hissetmiyordum. Ne şimdi ne daha önce... Ne elimi tuttuğunda ne de gözyaşlarımı sildiğinde.

ATEŞ LALESİ +18Where stories live. Discover now