Bölüm 11

45 11 3
                                    

4 Yıl Önce

"Ne yani 10 tane gölge bir cesedi bulamadı mı? Benimle dalga mı geçiyorsunuz siz? Beceriksiz herifler."

Rafet İslimyeli elindeki olay yeri inceleme dosyasını hiddetle masaya çarptığında geniş çalışma odası keskin bir gürültü ile yankılandı. Dosyanın içinden dökülen fotoğraflar havada uçuşup genç gölgenin ayaklarının dibine düştü. Gölge tedirgin bir ifadeyle bakışlarını efendisinden çekti ve rahat pozisyonundaki elleri kısa bir an titredi.

"Ef..efendim araç kayalıklardan düştüğünde çok geçmeden patlama gerçekleşmiş. Enkaz içerisinde herhangi bir beden kalıntısına rastlayamadık. Tahminimiz bedenin patlamanın şiddeti ile denize savrulduğu yönünde. Bu konuda da gerekli araştırmalarımızı yaptık. Fakat ne kadar arasak da bedenini henüz bulamadık. Kıyılarda aramaya hala devam ediyoruz. Karşınıza muhakkak bir sonuçla çıkacağımızdan şüpheniz olmasın."

Yaşlı adam çekmecesinden çıkardığı puroyu tehlikeli bir sessizlikle yaktığında sıkılı dişlerinin arasından buyurgan bir sesle konuştu.

"Karşıma bir sonuçla çıkmanız için 6 aydır bekliyorum. Daha fazla sabrım kalmadı bilesiniz. Ya onu bulur getirirsiniz ya da bu aramaya kimler katıldıysa çekerim hepsinin ipini. Sizi tıpkı kurduğum gibi ortadan kaldırmasını da iyi bilirim. Şimdi git bunu o beceriksizlere söyle. İki gününüz var. Önüme bir kez daha eli boş gelirseniz sizi o cesetten daha beter ederim."

Gölge efendisinin tehditkar buyruğuna başını öne eğerek cevap verdi.

"Emredersiniz efendim."

Gölge odayı terk ettiğinde Rafet İslimyeli renksiz ince dudaklarından sızan puro dumanını cansız bakışlarla takip ederek vitrine asılı büyük aile fotoğrafında kısa bir an duraksadı.

Yaşlı gözleri önce deri koltukta oturan ve kadraja her zamanki katı ve sarsılmaz imajı ile poz veren kendi yüzünde gezindi. Ardından arkasında dizilen ve kalabalıkları ile göze çarpan adamları inceledi usulca birer birer.

Eşref, Haşim, Yakup, Taylan, Taylan'ın dizilen sarılmış esmer oğlan çocuğu ise onun oğlu Devran İslimleyliydi. Ve boş kalan sol yanında tıpkı yıkılmaz bir dağ gibi dikilen adam ise Serdar Akıncı'idi. Yaşlı adamın bu tabloda gerçek ailesi diye nitelendirebileceği şüphesiz ki öz oğlu Taylan ve torunu Devran olurdu.

Fakat onların yanında öz evladı olmasa da Serdar'da yaşlı adamın ailesi sayılırdı. Diğerlerine-hatta kendi oğluna kıyasla-bu adamların içinde elinde bir fidan gibi büyüttüğü tek kişiydi Serdar Akıncı.

Geçmişten bu yana aralarında hep tuhaf bir baba oğul ilişkileri olmuştu. Yeri geldiğinde onu Taylan'dan bile sakınır sadakatine herkesten çok güvenirdi. Buna rağmen Serdar, İslimyeli soyadını istememişti.

Bunun sebebini Rafet'de bilmiyordu fakat yaşlı adam evlatlığının bu konudaki kararlılığını gördüğünde ısrarından vazgeçmesi gerektiğini anlamıştı.

Bu tablo da şüphesiz ki Everest'e ait olmanın bedelini en ağır şekilde ödeyen kişi de Serdar'dı. Taylan'da dahil olmak üzere her birinin oğlan çocukları vardı.

Gözü kapalı bir şekilde içlerinden birini feda edebilirlerdi. Fakat Serdar'ın böyle bir lüksü hiçbir zaman olmamıştı.

Yalnızca iki kızı vardı. Üstelik çocuklarının annesi ise Rafet İslimyeli'nin can düşmanı Kalender Hamzaoğlunun kızı Başak Hamzaoğluydu.

GÜMÜŞ Where stories live. Discover now