Bölüm 8

4.2K 405 134
                                    

Bol bol Selda'lı ve Yiğit Aslan'lı bölüm oldu.

Başlamadan önce şunu söylemek istiyorum ki Selda güçlü bir karakter ama konu Yiğit Aslan olunca bazı şeyler değişiyor. Birde on yıl sonra iki sevdalının bir araya geldiğini düşünerek okuyun.

Umarım beğenirsiniz. 

Seviliyorsunuz.

Selda Gitmeden Bir Gün Önce

"Güneş gözlüm." Selda ona içi gider gibi bakan adama kısa bir bakış attı.

Bir sene önce abilerinin en yakın arkadaşı olan Yiğit Aslan'nın ona ettiği teklifle sevgili olmuşlardı. Selda ilk başta ailesinden çekinse de Yiğit Aslan'ın onlarla konuşup onaylarını almasıyla daha da rahatlamıştı. Karşısındaki adam da bu bir yılda ona bütün güzel şeyleri tattırmış, akşın, sevginin, sevdanın ne demek olduğunu iliklerine kadar hissettirmişti.

Selda karşısında ona sevgiyle ve şefkatle bakan adamdan kaçırarak bulundukları parka bakınmaya başladı.

"Çok özledim seni."

Selda'nın gözleri dolarken karşısında büyük bir aşkla ona bakan adama yapacaklarından dolayı utançla yüzünü eğmişti.

Yiğit Aslan, yanında oturan sevdiğine içi giderek bakıyordu. Elini kaldırıp yanındaki kızın, kokusuna öldüğü saçlarına değdirdiğinde Selda'nın gözlerini kaçırarak geri çekilmesiyle afallamıştı. Yine de bozuntuya vermeden tebessüm ederek elini indirdi.

Kısa bir zaman önce üniversiteyi bitirmişti. Sevdiği kız da üniversiteye hazırlandığı için en azından şimdi nişanlanmak üniversiteyi kazandıktan sonra da evlenmek istiyordu. Bu isteğini de sevdiği kızla paylaşmak için içi içini yiyordu.

Sevdiği kadının geldiğinden beri ona bakmayan gözlerine bakarak ellerini tuttu.

"Ben bu kadar ayrı yaşamaya dayanamıyorum artık. Benim isteğim eğer sende istersen şimdi nişanlanalım. Ardından da sen üniversiteyi kazandığında istediğin vakitte evleniriz. Olur mu?"

Yiğit Aslan saf bir sevdayla dolu gözlerle karşısındaki kadına bakarken Selda daha da utanmıştı yapacaklarından.

Ama emin olduğu bir şey vardı. Eğer Yiğit Aslan onun Millî Savunma Üniversitesini kazandığını duysa arka çıkardı ama kahrolurdu. Ondan bir gün bile ayrı kalmaya dayanamayan adam yıllarca nasıl ayrı yaşayacaktı ondan. Saçının teline bile zarar gelse her yeri birbirine katan adam nasıl olacak da ölüp ölmediğini bilmeden kendi yokluğunu bekleyecekti ki. Ne olursa olsun bunu sevdiği adama yapamazdı Selda.

O an için kendince, kendisi ve sevdası hakkında verdiği en doğru karar buydu Selda'nın.

"Yiğit Aslan," derin bir şekilde yutkundu. "Ben evlenmek istemiyorum."

Genç adamın gülen yüzü anında solarken ellerini ellerinin arasından çeken kadına baktı anlamayarak.

"Haklısın, erken davranmış olabilirim. Sorun yok, sen ne zaman hazır olursan o zaman evleniriz."

Selda gözlerine biriken yaşları geri göndermeye çalışarak karşısındaki adamı inandırmak için yerinde dikleşip kararlı gözlerle ona baktı.

"Demek istediğim, bu ilişkiyi artık kaldıramıyorum. Bana ağır geliyor. Yaşım daha çok genç, önümde beni bekleyen yıllarım var. Hayatı keşfetmek, kendi yolumu kendim çizmek istiyorum. Hayallerimi yaşamak istiyorum."

YÜREK KARASI (Ara Verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin