23

283 16 36
                                    

'İdil hazır mısın?' diye seslendi Hazar bana salondan.

Bluzumu düzeltip tuvaletten çıktım. 

'Hazırım.' dedim salona doğru ilerlerken.

'Sen?' diye sordum.

'Hazırım.' dedi üstündeki beyaz gömleğin kırışıklıklarını kumaşı iki yandan çekiştirip düzeltmeye çalışıyordu.

'O olmaz öyle.' dedim.

'Ütü yok mu evde?' diye sordum.

'Var, var da ben yapmayı bilmiyorum.' dedi.

'Ben yaparım çıkar gömleğini.' dedim.

'Birde ütüyü getir.' diye ekledim.

'Ya ne gerek var uğraşma.' dedi.

'Ütüleyeyim işte Hazar. Bak bu fırsat bir kere gelir ayağına.' dedim 

'Allah Allah?' dedi bir kaşını kaldırıp.

'Kırk yılda bir gelen ütü yapma perilerim geldi. Hadi getir ütüyü.' dedim.

'İyi hadi bakalım.' dedi ve içeri gitti.

Sonra içerden bir şeyler düşer gibi ses geldi.

'İyiyim hala yaşıyorum.' dedi Hazar.

Salona geldiğinde elinde ütü ve ütü masasını tutuyordu. Ütü masasını tek eli le açıp sonra üzerine ütüyü koydu. Eli kafasını gittiğinde kaşlarımı çattım.

'Kafana ütü falan mı düşürdün içerde.' dedim.

'Yani belki.' dediğinde gülmemi tutmaya çalıştım.

'Ayıp ya sen bacağını burktuğunda ben güldüm mü?' diye sordu.

'O benim suçum değildi.' derken bir yandan da mutfağa gitti.

'Doğru şoförün suçuydu.' dedi mutfaktayken.

Elimde çaydanlık ile geldiğinde ona ölümcül bir bakış attım. 

'Niye öyle bakıyorsun ki şoför suçluydu.' dedi ve elindeki çaydanlıkta ki suyu ütüye koydu

'Dalga geçiyorsun benimle.' dedim kaşlarımı çatıp.

'Dalga falan geçmiyorum güzelim.' dedi ütünün fişini taktı.

'Geçemezsin zaten ütülerim seni.' dedim ütüyü bir elimle kaldırıp.

'Tamam tamam.' deyip ellerini teslim oluyorum şeklinde kaldırdı.

'Acıdı mı çok kafan?' diye sordum.

'Yok abartılacak bir şey yok.' dedi.

'İyi o zaman hadi ver ütüleyim.' dedim gömleğini gösterip.

Karşımdaki koltuğa oturup önce gömleğin bileklerindeki düğmelerini açtı ve tek tek gömleğin önündeki düğmeleri açtı. Büyük bir titizlikle üst bedeni tamamen çıplakken bana gömleği uzattı.

Önümde üstü çıplak bir Hazar vardı. Ve şunun da tekrar tekrar eklemeliyim ki üst bedeni muazzam bir ölçüdeydi. Tüm kasları o kadar simetrikti ki sanki biri o kasları onun üzerine çizmiş gibiydi.

'İdil?' dediğinde gözlerimi gömleğe çevirip onu aldım.

'Hazar?' dedim onun gibi.

'Bi daldın sanki.' dediğinde gözümü ona çevirmeden gömleği ütülemeye başladım.

'Yok canım niye dalıyım?' dedim ve ütüye devam ettim.

Gülümsediğini duyduğumda kıpkırmızı olmuş gibi hissetmiştim. Ütü bittikten sonra gömleği omuzlarından tutup ona uzattım.

Kimsin Sen? || Yarı TextingWhere stories live. Discover now