{¡NİNETEEN¡}

3.8K 265 44
                                    

- 19 cu bölüm -

"Giriş.."

▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎▪︎

Kader yine ağlarını örmüştü..

Zaman iplikleri her geçen salise daha da geriliyordu.

Bazı şeyler vardır, kimsenin gücünün yetmediği şeyler..

Sadece kadere ve hayat akışına mahsus olaylar mesela.

Hayat acımasız değildi, keza kader de öyle.

Acımasız olan hayat değil, insanlardı. Devirin değil,insanların değişmesi gibi..

Geçmiş..

Bir çoğunlumuzun kara lekesi olan geçmiş Kavin içinde öyleydi.

Geleceğine gölge yapan geçmişi peşini bırakmıyordu.

Dejavu misali yaşananlar bir birini tekrarlıyordu.

Farklı zamanlar da, farklı şekillerle.

Değişmeyen tek şey kırılan güven ve hayaller oluyordu.

Bir söz vardır.. çok güzel bir söz.

William Shakespeare'in de dediği gibi:

"Yeni bir ateş söndürür başkasının yaktığını, Yeni bir acıyla hafifler eski bir ağrı.."

Bu cümle tamami ile Kavini anlatıyordu.

Geçmişten gelen yaralarını şimdiler de baş verenler hafifletiyordu..

Hayat Kavini öyle bir durum da bırakmıştı ki ne gidecek bir yeri, ne de vazgeçebilecek bir şeyi vardı.

Yalnızlığını tümlüğüyle hissediyordu.

Bir eşya misali oradan oraya uçuşuyordu..

Güven.. bu sıralar ne anlama geldiğini bile izah edemeyecek bir kavramdı.

Hiç beklemediği bir zaman da,beklemediği kişiler tarafından darbeler yemişti.

Pes etmek..

Kavin Kararslanın lügatında olmayan bir kelimeydi.

Mücadeleyle başlayan hayatı olduğu yerden, hız kesmeden devam ediyordu.

Hayatının en çaresiz anlarından birini yaşıyordu.

Kavin güçlüydü.. Oldukça zeki birisiydi.

Beyni hep ileriye çalışır, öngörürdü.

Fakat Kavin'in en büyük zayıflığı aile'ydi..

Asla sahip olamadığı bir kavrama karşı olan duyguları onu geriye çekiyordu.

Son olanlar güvenini yerle bir etmişti.

{¡EFSA¡}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin