12

387 27 13
                                    

Megumi

"Megumi o yaşamıyor. Kalbini hissedemiyorum."

Sukuna konuştuğunda onun ilk defa böyle üzüldüğüne hatta ilk defa ağladığına şahit olmuştum. Elimi omzuna koyup gözlerime bakmasını sağladım.

"Bunu kim yapmış bulabilir misin?"

Ayağa kalkıp etrafa bakındı. Heryer yanıyordu hala. Sukuna bir noktaya ilerlediğinde ayağa kalkıp peşinden gittim. Yerde üzerinden duman çıkan bir beden vardı. Sukuna eğilip yaşıyormu diye baktı. Ayağa kalkıp kafasını olumsuz anlamda sallayınca rahatladım. Ne kadar rahatlayabilirsem.

Yuri'nin olduğu taraftan bir çığlık işittiğimde hızla o yöne gittim. Nobara, Yuri'ye sarılmış ağlıyordu. Onunda üniformasının bir kısmı yanmıştı.

Yuri ile onu öyle görünce gözlerimden ne zaman aktığını bilmediğim yaşlar akıyordu. O benim kardeşimdi, arkadaşımdı, ailemdi ve şimdi ona o kadar alışmışken kaybediyordum.

Dizlerimin bağı çözülüp yere düşünce çığlık atmıştım. Hıçkıra hıçkıra ağlıyordum. Ben ki herkesin duygusuz dediği ve duygu göstermeyen insan, ağlıyordum. Hemde hıçkıra hıçkıra...

Bir süre sonra kafamı kaldırıp diğerlerine baktım. Nobara Yuri'den biraz uzakta dizlerine sarılmış ağlıyordu. Sukuna'ya baktığımda kucağında Yuri, yere oturumuş saçını okşuyordu.

Gözlerinden yaş aktığını gördüm tekrar. Gülümsedim. Gülmemem gerekiyordu ama gülmüştüm.

"Sen ki...Lanetlerin Kralı Ryomen Sukuna. Ağlıyorsun. Onu bu kadar çok mu sevdin?"

Sukuna bana baktı. Gözleri dolu dolu hatta taşıyordu. Kafasını hafifçe olumlu anlamda salladı. Kafasını tekrar önüne eğip birşeyler mırıldandı.

Yüzümdeki tebessümle Yuri'ye baktım. Vücudunu inceledim. Göğsündeki mühüre baktım. Mühürün ortasındaki kalp bir anlığına kırmızı ışık olup söndüğünde ayağa kalktım.

Kalp tekrar yanıp sönünce gülümsedim. Sukuna'ya seslenip ona gösterdim. Sukuna ellerini Yuri'nin göğsüne koyup kendi enerjisinden ona aktarımda bulunmuştu. Normalde böyle birşey imkansızdı ama o yapabiliyordu.

Kalp tamamen kırmızı ışığa dönünce Yuri gözlerini açtı. Sukuna sevinçle ona sarılınca Yuri tek eliyle onun ensesini okşamıştı. Elimi Yuri'nin saçına koyup karıştırdığımda konuştum.

"Bizi korkuttun."

Sukuna, Yuri'den ayrılıp konuşması için çekildiğinde Nobara'ya baktım. Şaşırmıştı. Bizim gibi.

"Hiç farketmiceksiniz sandım."

"Meleğim, bunu nasıl akıl ettin? Mühürün nasıl kullanıldığını nerden bildin?"

Yuri gülerek cevap verdi.

"Bilmiyordum ki. Deneyip öğrenmiş oldum."

Sukuna ona tekrar sarıldığında Nobara'ya dönüp gülümsedim. Hiç beklemediğim bir anda bana sarıldı. Bende ona sarılmıştım. Saçını okşarken Yuri konuştu.

"Bakıyorum daha da samimileştiniz. Aranızda birşey mi var yoksa, hm?"

Hızla Nobara'yı kendimden itip ensemi kaşıdım.

"Yo, ne münasebet."

"Hadi gidelim burdan. Daha fazla görmek istemiyorum."

Yuri'nin söylediği şey ile onu onaylayıp ayağa kalkmasını beklerken elimi cebime atıp cebimdeki parmağı çıkarttım.

My SukunaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin