Çırpınış

29 0 0
                                    

Demir'den

Ne pahasına olursa olsun artık o kadından kurtulmam gerek, mutlu olmamızın tek yolu bu ve bı iş çok uzadı. Öfkemi kontrol edemezken bir tataftan aracı kullanmaya çalışıyordum. Kemal aramaya devam ederken içimde yanan bir ateş vardı sanki ve bir aracın benim aracıma bilerek vurduğunu farkettim. Beni yolun dışına çıkarıp kaza yaptırmaya çalışıyordu. Bir süre ona direnip direksiyonu sabit tutmaya çalışıyordum ama yolda duran taşı hesaba katmamıştım.

Kemal'e cevap verdiğimde aracım iki takla atmıştı ve emniyet kemerinden kurtulup araçtan kurtulmaya çalışıyordum.
Sonunda ordan çıktım ve sol ayağımın üzerine basamıyordum, bir süre sürüklendim yola çıkmak için. Yardım bulmak umuduyla yol kenarında durup beklemeye başladım ve bana kaza yaptıran aracın yol kenarında durduğunu farkettim. Arka koltuktan topuklu ayakkabılarıyla bir kadın indi, bana doğru ilerlerken onun Sevtap olduğunu farkettim. Arkasından da üç tane koruma inip ona doğru koştular, şu an onu yakalamak için her şeyi yapardım ama yürüyemiyorum. Burda kapana kısılıp kaldım...

Adamlardan biri bana yaklaşıp enseme ekindeki silahla vurdu, ağır çekime girmişti yine yaşadıklarım. Gözlerim kararıyordu ne kadar dirensem de, kontrolü kaybetmiştim....
Gözümü açtığımda başım şiddetli bir şekilde ağrıyor, beynim parçalanıyordu sanki. Etrafıma bakıp neler olduğunu anlamaya çalışırken olanları hatırladım.
Kalkmaya çalıştığımda yatağa bağlı olduğumu farkettim, biraz çırpındıktan sonra boş duvarlara haykırmaya başladım.

"Hey! Çıkarın beni burdan, Sevtap bunun bedelini ağır ödeyeceksin. Canını yaktığın herkesin intikamını alacağım senden, bundan emin olabilirsin!"
Kapı açıldı ve o sürtük tam karşımda duruyordu, bana yaklaşıp yatağa oturdu. Öfkeden deliye dönmüşken yanıma oturması bana çok daha kötü hissettirdi. Yanımda duruyor ama ben onu yakalayıp yaşadıklarımızın hesabını soramıyorum. Bana bakıp konuşmaya baktığında ağzından zehir dökülüyor gibi tiksiniyordum.
"Sakin ol, seni sevdiğimi biliyorsun. Sana zarar vermem ama o kızı bırakıp benimle olmazsan onun canı yanar. Artık anlamışsındır ciddiyetimi, yeni bir başlangıç yapabiliriz eğer istersen Demir!"

"Senin gibi bir yılana elimi bile sürmem, pisliğinde boğulacaksın! Aşağılıksın, bencil ve tam bir sürtüksün!" Diye bağırdığımda sadece sırıtıyordu. Ayağa kalkarak tekrar zehir akıtmaya başladı o pis ağzından.
"Sadece düşün ve kimse zarar görmesin!" Dedikten sonra odadan hızla çıkıp gitti.

Tülin'den

Aradan saatler geçti hala haber alamadık, ben Devin'i sakinleştirmeye çalışırken Kelam de öz arıyordu gidebileceği yerlere dair. Tüm aşamalarını toplayıp her şeyi gözden geçiriyordu. Cam kenarına oturmuş dışarı bakıyordu Devin, böyle zamanın daha kolay geçeceğini sanıyor ya da dışarı baktığında daha çabuk haber alacağını hayal ediyor muhtemelen.
"Tülin, onu çok seviyorum. Ona zarar gelirse ne yaparım. Neden böyle bir şey yaptı? Birden böyle bir haber almışken!"
"Canım öfkesini kontrol edemedi muhtemelen ve o anki sinirle o kadını bulmak istedi. Öfke patlamalarında kendini kontrol etmesi zor insanın, eminim sakinleşmiştir. Kötü şeyler düşünme sakın, evren iyi enerjiyi alırsa bize de güzel şeyler gönderir!"

Bu konuşmadan sonra daha sakin görünüyordu Devin. Ve biraz Kemal'i görmek için çalışma odasına gitmeye karar verdim.
Odaya girdiğimde iki adamı içerdeydi, beni gördüğünde onlara dönüp;
"Tamam arkadaşlar, sonra devam edelim." Dedi.
Adamalar dışarı çıktıktan sonra bana sarılıp saçımı okşamaya başladı. Sonra yüzüme bakıp gülümsedi.
"Merak etme her şey geçecek, huzurlu olacağız hepimiz ve bunun için elimden gelenin fazlasını yapacağım."

"Kemal, bilinmezlik korkutuyor. Bu kadın güçlü ve yakalansa bile yine kaçacaktır. Umarım herkes hak ettiğini alır! Bu arada az önce haberlerde gördüm. Eylemler başlamış, binlerce insan sokaklara dökülmüş ve bu durumda onu nasıl bulacağız trafik zaten berbat."
"Merak etme, bu da geçecek. Gerekirse helikopter kullanırız. Demir'in var biliyorsun ve adamlara bir işaret vermem yeterli, sadece bir ipucu veya haber bekliyorum. Böylece ne yapacağımıza karar veririz!"
"Peki canım." Dedikten sonra yine sarıldım sıkıca, sıcaklığını ruhuma yaymak onunla bütünleşmek bir kaç saniye de olsa unutturuyordu karanlığı.

Devin (kitap oldu)Where stories live. Discover now