Betrayal & Revenge ~ Yizhan ~ İhanet & İntikam

11- Duygularla boğuşmak

    

     Yibo depresyona girmiş diye düşündü. Bir hafta öncesine kadar zorla yemek yiyen hatta yemeği unutan, bazı günler yediğini çıkaran o Yibo yoktu. Geceleri uykusuzluktan şikayet eden Yibo gitmişti. Bunlar depresyon belirtileriydi. Kah iyi ve iştahlı, kah uykusuz ve iştahsız. Bir an önce kimlik işini halletmeliydiler.

             ¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬

     Nihayet yeni kimlikler alındı. Xue'nin açıklaması gerçekten hayret verici oldu. Ama bu fikri Yuchen vermişti ona.

     "Biz evlenmeyi düşünüyoruz ama ailelerimiz kabul etmiyor. Sevdiğim adamın soyadımı taşımasını istiyorum o nedenle onun ad ve soyadı, benim ise sadece adımı değiştirmek için size başvurduk."

     Bu kadarı yeterli olmuştu. Gün içinde yeni isimlerini alan iki kişi Yuchen ile birlikte binadan çıktılar. Sırada çektikleri banka birikimlerini yeni isimle yeniden bankaya yatırmak kalmıştı. Bu işlemi banka şubesinde bitirdikten sonra, iş Yuchen de bitiyordu. Onlar hesaplarına parayı yatırdıktan hemen sonra bir köşede bekleyen Yuchen dizüstü bilgisayarından ağ bağlantısına sızarak tüm hesapları gizledi. Kullanacakları miktarı da ayarlamış, nakit olarak Yuchen'in kart hesabına yatırmışlardı.

     Sırada şirket vardı. Yetkili olarak Chen Yu, şirketi Wang Yibo'ya satış yapmıştı. Yuchen'in tanıdığı güvenilir bir avukata idari yetki verildi. Wang Yibo gölge patron olarak gizlendi. Tüm işleri iki günde halletmişlerdi nihayet. Sırada Avrupa vardı. Nereyi seçmeleri gerektiğini düşünürlerken Yu fenalaştı. Xue'nin o an aklına geldi. Doktora gitmeliydiler. Artık eski isimleri de geride kalmıştı.

     Yakınlarında olan özel bir doktor buldular. Hala temkini elden bırakmıyorlardı. Her ne kadar Yuchen görüntüleri silecek olsa da kameralardan kaçıyorlar, şapka ve maske kullanıyorlardı. Wang Yibo doktor tarafından odaya alındı. On beş dakika sonra doktor dışarı çıktı. Yüzü biraz telaşlıydı.

     "Wang Yibo'nun nesi oluyorsunuz?"

     Soru iki kişiye soruldu. Xuan akrabayız dedi. Sonuçta aynı soyadını taşıyorlardı. İsim değiştirmek için söyledikleri yalana gerek yoktu artık.

     "Doktor bey, kuzenimiz iyi mi? Nesi var?"

     "Size bir soru sormalıyım önce. Bay Wang'ın sevgilisi nerede? Ya da eşi?"

     "Niye sordunuz bunu bilmiyorum ama nişanlısı vardı. Üç gün önce ayrıldılar. Depresyonda değil mi? Çok üzülmüştü çünkü."

     "Hayır, depresyonluk bir durum yok şimdilik ama haberi alınca gireceği kesin."

     Xuan giderek daha çok  sinirleniyordu. Bu doktor lafı niye bu kadar uzatıyordu.

     "Doktor nesi var söyleyecek misiniz? Ölümcül bir hastalığa mı yakalandı yoksa?"

     "Ah hayır öyle bir şey yok. Ama durum ciddi. Kuzeniniz hamile, bebek on haftalık hatta biraz fazla bile olabilir. Tabi şimdilik muayene sonucu tahminim bu. Nişanlısı ile ayrılmış olması çok üzücü."

     "Neee?"

     İki kişi hayretle bağırdı.

     "Siktir, ohh afedersiniz, ağzımdan kaçtı. Aman Tanrım bu nasıl olur? Ona nasıl söyleyeceğiz bu durumu?"

     "Hangi durumu Xuan? Kötü haber mi yoksa?"

     Tam o sırada giyinip içeri gelen Yibo, son sözlere istinaden sordu.