25-İtiraf gecesi

65 11 22
                                    


     *Son günlerin pislik bir daha bana asla dokunamayacaksın. Senin ölüşünü izleyeceğim, hem de zevkle. Son anın da benim San olduğumu öğrendiğin de yüzünün hali bana zevk verecek. Ölen bebeğiminde intikamını alacağım senden."

             ¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬¬

     Yibo, öfkesini dizginlemek için çaba gösterse de olmuyordu. O nedenle arkasını dönüp bir odaya geçti. Çekip gitmeyi çok istese de gidemiyordu. Artık gidemezdi de. Zhan'a olan duygularını anlamak onu buraya çivilemişti. Kaçış, inkar hiç bir şey yoktu. En azından yanında olup onu son ana kadar korumak istiyordu. Sonrası Zhan'ın seçimi olacaktı.

     Xuan, Yibo'nun bakışlarını fark etmişti. Odaya gidişini de görmüştü. Peşinden yanına geçti. Yibo pencereye karşı dikilmiş dışarıyı izliyordu.

     "Yibo, iyi misin? Neden buraya geldin? Zhan ve Jing sarılırken bakmaya dayanamadın sanırım."

     "Ahh Xuan, anlayamıyorum. Neden bu pisliğe karşı bu kadar yakın davranıyor. Oysa çok şeyi de anlattık ona. Madem başka birini seviyor, bu adamdan uzak durması gerekmiyor mu?"

     "Sana söylemedim mi yoksa anlatmadım mı? Yoo biliyorsun aslında. Zhan o pislikle oynuyor. Onu Amerika'ya çekmek tüm derdi. Belki de eski sevgilisine bir tuzak hazırlasa onu yakalamak amacı. Yani her şey bilinçli. Zhan Jing'den nefret ediyor aslında."

     "İyi de bu kadar yakınlaşmak zorunda mı? Başkasını sevdiğini söylüyor ama o pislikle sarmaş dolaş."

     "Yibo bana dürüst olur musun? Zhan'ı kıskanıyorsun değil mi? Yoksa onların sarılmalarından sana ne? Bak seni yıllardır tanıyorum. Şimdiye kadar sesimi çıkarmadım. Hem de anladığım halde. Ama artık susmak istemiyorum. Sen Zhan'ı seviyorsun."

     "Ahh Xuan, delirmek üzereyim. Evet bugün fark ettim bunu. Fark etmeden çoktan tutulmuşum ona. Ama San'a ihanet ediyor gibi korkuyorum. Hem o da başkasını seviyor. Ben yine oğlumla bir geleceğe hazır olmalıyım. Eğer ağabeyimin şirketinde çalışırsa çok acı çekeceğim. San'ı kaybettim, Zhan'ı da kaybediyorum."

     "Anladım. Haklısın. Ama zaman ne gösterir bilemeyiz ki. Belki Zhan farklı bir yol izleyecek. Onlar yarın dönüyorlar. Biz ne yapmalıyız onu düşünelim. Hemen mi gideceğiz biraz bekleyecek miyiz?"

     "Onu bir an olsun gözümden ayırmak istemiyorum. Her şey hazır değil mi zaten? Beklemeyelim, yola çıkalım biz de. Jing ne zaman gelecek belli zaten. Belki bizim de gidişimiz onu hızlı hareket etmeye itecektir. Ya da gelmeyi istemiyorsa da gelecektir. Jing sanırım Zhan'a olan ilgimi fark etti. Onu bana kaptırmamak için mutlaka çabuk gelecektir."

     "Yani yarın gidiyor muyuz bizde?"

     "Evet Xuan. Ben Yuchen'den hazırlık yapmasını istemiştim zaten. Oğlum, bakıcıları ve bizim için yerleri hazır etmiştir çoktan. Yu San biraz tedirgin olacaktır. Biz yanında olmayacağız çünkü. Ya da özel uçak mı kiralasak bilemedim. Jing beni tedirgin ediyor. Oğlumu öğrenirse diye endişem var."

     "Öğrense ne olur bu saatten sonra. Her hangi kanunu çiğnemedik ki biz. Benim fikrimi sorarsan hiç bekleme ailelerine git. Her şeyi anlat. Yu San onlarla güvende olacaktır. Hem artık bu ayrılığı bitirmek zorundasın. Babaların ve herkes sana bu konuda destek de verecektir."

     "Xuan korkuyorum onların karşısına çıkmaya. Yani Jing'i yakalayıp çıksam daha iyi olmaz mı?"

     "Yibo, babalarını düşün. Onların kolları nerelere uzanıyor. Jing'i yakalamak için onlar da yardım edebilirler bize."

Betrayal & Revenge ~ Yizhan ~ İhanet & İntikam Where stories live. Discover now