~30~

708 21 13
                                    

Yayımlayacaktım unuttum... neyse sanırım kitabı yazmayo bırakacağım çünkü aklıma bir şey gelmiyor ve açıkcası içimden de gelmiyor yetişemiyorum. İyi okumalar!

Işık Sarca
Nil Akan

"Poyraz," güldüğümde yeşilçam filmlerinden çıkmış gibi ağacın etrafında koşmaya başladım. "Nil," diyerek güldü ve bileğimden yakaladığında belimden tutup kendine çekti ve dudaklarıma bir buse kondurdu. Geri çekildiğinde onu tekrar öpmek istedim ama kozanın arkasındaki Lal'i gördüğümde kendimi tutamayıp güldüm. Elinde fotoğraf makinesi vardı ve otuz iki diş sırıtıp bize bakıyordu. 

Koza güldüğümü gördüğünde kaşları çatıldı ve belimdeki elini gevşetip hafifçe arkasına döndü. Lal'i gördüğünde derin bir nefes aldı ve sabır dilermiş gibi kafasını yukarı kaldırdı. Onu boynundan öptüm. "Hayır amına koyayım niye herkes bir yerlerden çıkıyor? Tam romantik anlar yaşayacaktık. Aklımda çok güzel sözler vardı."

Lal gülmeye başladığında yanına koşarak Sevgi geldi ve bacağına sarıldı. Lal makinesini boynuna astığında Sevgi'yi kucakladı ve yanağından öptü. Koza ile ayrıldığımızda Yankı'nın sesini duyduk.

"Hep beraber geldiğimiz için olabilir mi gerizekalı." Koza içinden büyük bir küfür ettiğinde arkadan Sevgi'nin "amının amının" diyişlerini duyuyordum.

Yankı'nın omzunda Sare vardı, dayısının saçları ile oynuyor etrafa bakıyordu yeşil gözleri ile. Yankının hemen yanında Helin, ve Büşra vardı. Poyraz, Mutlu'nun hemen arkasında poposuna dal sokmaya çalışıyordu ve Mutlu telefonu ile oynuyordu. Gözlerim Bartu'yu aradığında birden omuzlarımda bişi hissettim.

"Git teyzene mi halana ne boksa," diyerek Sevgi'yi omzuma oturttu. Güldüm ve sıkıca ayaklarını tutup öptüm ama o mızmızlanıp saçımı çekmeyi tercih etti.

"Poyraz!" Mutlu'nun bağırışını duydum bu sırada Bartu oflayarak Sevgi'yi benden aldı ve bıraktı. Poyraz deli gibi gülüyor inatla elindeki dalı Mutlu'ya sokmaya çalışıyordu. Büşra Helin'in kucağındaki Yağmur'a baktı. Henüz 4 aylıktı ve dünyayı keşfediyordu.

"Hadi bir yer bulalım kurulalım," dedi Yankı ve gülmekten az kalsa bayılacak Poyraz'a baktı, gülmemek için dudaklarını ısırıyordu. "Oğlum sal Mutlunun götünü."

"Ay cidden!" Mutlu telefonunu kapattı ve saçlarını geriye attı. Poyraz bu sefer elindeki dalı daha sert bir şekilde soktuğunda, Mutlu bağırıp ona döndü ve bu sefer Poyraz'ın elindeki dal Mutlu'nun bacak arasına girdi.

Bartu ve Koza bir anda kahkahayı bastığında Büşra ne yapacağını bilemedi, Helin "Poyraz..." demekle yetindi. Mutlu "ananı..." diyip diz çöktüğünde acı ile kıvrandı. Poyraz ona bakıp gülüyordu.

"Ne bakıyorsunuz lan!" Diye bağırdı Mutlu bana bakarken ve o yüz ifadesine bende güldüm. "Lan gülmeyin!" Yüzünü buruşturdu ve âdeta kendinden geçen Koza'ya baktı. "Lan kelebek. Lan puşt-"

"Puyşt!"

"Lan," Sevgi puşt dediğinde Bartu'nun gülüşü sustu.

Du har nått slutet av publicerade delar.

⏰ Senast uppdaterad: Jul 18, 2023 ⏰

Lägg till den här berättelsen i ditt bibliotek för att få aviseringar om nya delar!

Sokak Nöbetçileri (KURGU)Där berättelser lever. Upptäck nu