7. Bölüm

771 65 58
                                    

"Binlerce kez beter olsun gece,
senin ışığın yoksa."
- William Shakespeare -

...
Bora kas göz işareti yaparak arabaya binmemiz gerektiğini söyledi.

Sanki biz bilmiyoruz binmesini

Arabanın arkasına bindiğimiz de Bora arkasını dönerek

"Evet doktorlarım daha daha nasılsınız, 10 askerin içinde olduğunuz yetmiyormuş gibi asker kasabasına sokuyorum sizi resmen."

Damla kollarını bağlayarak geriye doğru yaslandı

"Bir şey diyeceğim bize bulaşan olmaz demi." Bora gözlerini devirerek tavırlı tavırlı damlaya döndü

"Sen mi onlar? Yapmazlar." Bunların hali neydi böyle çok komiklerdi.

Damla tek kaşını kaldırarak ön koltuğa doğru eğildi

"Eli başı ayrı oynayan asker işine bak hadi." Bora suratsız bir şekilde arabayı çalıştırarak sürmeye başladı.

Aradan 5-6 saat geçmişti arabayı bir yere çekti, gelmiştik büyük ihtimalle.

Arabadan indiğimizde sağıma dönüyorum asker diğer tarafa dönüyorum asker, koğuşa geldik sanki

Yakında devrem de der bunlar bana.

Bora önden giderek yolu gösterdi ufak bir ev vardı orada kalacaktık büyük ihtimalle.

Tam tahmin ettiğim gibi anahtarı bize tutuşturarak evi gösterdi.

"Tamam teşekkürler gerisini biz hallederiz." Bora asker kafasını sallayarak diğerlerinin yanlarına gitmişti.

Eve girdiğimizde kötü değildi, çok tatlıydı tam damlayla bana göreydi.

Damla bir odaya girdi ben bir odaya girdim.

Dolabın kapağını açıp çantada ki bazı kıyafetleri yerleştirmeye başladım.

Yatağın üstüne oturup düşünmeye başladım içimdeki sesler gülmeme neden oluyordu.

Ben burada ölürdüm büyük ihtimalle

Düşünsenize bir asker geliyor devrem ne yapıyorsun diye boynuma atlıyor.

Düşününce komik geliyor ama bu olursa gerçekten insan içine çıkamazdım herhalde.

Yatağın üstünden kalkıp salondaki koltuklara oturdum.

Damla odadan çıkıp "Aslında kötü değil Tuana, sadece birazcık delirebiliriz ama zamanla alışırız." Gülerek koltuğa yaslandım.

"Yo kötü değil zaten sadece biraz fazla ses var." Ayaklarımı koltuğa uzatarak uzandım.

Damlada aynı şekilde diğer koltuğa uzandı.

O kadar kötüydü ki yatış şeklimiz biri bizi böyle görse fena rezil olurduk.

O yorgunlukla gözlerimi kapatmıştım.

1 saate yakın uyumuşum zaten.

Gözlerimi açtığımda yattığım koltuktan doğrularak ellerimle gözlerimi ovuşturdum.

Tam uyandığım sırada kapı çalmıştı.

Koltuktan kalkıp kapıyı açtığımda kapıda Murat asker vardı.

"Doktor hanım kusura bakmayın uyuyor muydunuz? Damla hanım ve sizi gezdirelim diye gelmiştik kusura bakmayın." Sorun değil der gibi kafamı salladım.

Yara İzi/ Çtजहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें