9🌱

996 169 149
                                    

Ne yapıyoruz? Hayalet okuyucu olmayıp oy veriyoruz. Çok kin tutan  bir insanım hayalet okuyucu fark edersem bir anda yok olurum sizin için (engellerim)🥰🥰

İyi okumalar dilerim efenim.

"Sana sahip olduğunu söylediği için sinirlendim ve onu dövmek istedim."

Duymayı beklemediğim cümle ile onun ifadesizleşen suratını incelemiştim. Beni geçiştirip boş şeyler söyleyecek sanmıştım. Bu dediği şeye hazır değildim ki. O bu konuda ciddi miydi? Çünkü neredeyse dibimde olan bu adamın benimle alay ettiğini düşünüyordum.

"Duymak istediğin şey bu mu?" dediğinde, sanki hiç bozulmamış gibi gülmeye başlamıştım. Fakat her ne kadar bozulmamış rolü oynasam bile hiç düşünmeden onu sertçe üstümden itmiştim. Geriye doğru hızla gittiği esnada, bir yere tutunmuş ve kendini durdurmuştu. Eğer bunu yapmasaydı yüksek ihtimal sert bir şekilde kapıya çarpacaktı.

"Çok komiksin alfiş." Ona bu şekil seslenmemin onu uyuz ettiğini biliyordum. Bu yüzden bilerek vurgulamıştım. O ise bana bakarak gözlerini devirmişti.

"Seni bozdum diye bu kadar sinirlisin değil mi?" Sorduğu soruya rağmen ona bakmayarak hızla direksiyona dönmüş ve bir anda arabayı çalıştırmıştım. Yine bilerek hızla arabayı konuma göre dönderdiğimde Yoongi kemerini çözdüğü için dengesini kaybedip kolunu çarpmıştı.

"Amacın beni öldürmek ise söyle, sana hiç zahmet çıkarmadan kendi başımı alayım?" Kemerini taktığı sırada onun boş konuşmalarını çekmek zorunda kalmıştım.

"Aslında iyi fikir." Kısık sesle konuşup gözümü yoldan ayırmazken o ise kolunu camın altına yaslamış, benim yüzüme bakıyordu. Bunun üstüne dayanamamış ve gülmüştüm. "Manzara güzel herhalde?" Ona bakmamak için direnirken varacağımız yere az kaldığını görmüş ve rahatlamıştım.

"Sadece ne düşündüğünü çözmeye çalışıyorum. Yoksa daha iyi manzaralar gördüm." demişti. Sabrımı iyice sınıyordu, eğer patlarsam iyi konuşmayacağımı biliyordum. Bu yüzden konuşmadan önce iki kez düşünmeye dikkat ediyordum. "Kendini sıkma, ne düşünüyorsan onu açıkça söyle."

Anlık ona bakmıştım. Oldukça sakin bir ifadeyle bana bakıyordu, ben ise sinirden delirmek üzereydim.

"Arabayı durdurup seni dışarı attıktan sonra çekip gitmeyi düşünüyorum. Ne dersin?"

Tepkisine göz ucuyla bakınca yola baktığını görmüştüm. "At beni dışarı, hadi ne duruyorsun?" Aniden frene uzandığında şok içinde ona bakmıştım. Yine kaza olmaması için ona yardım etmiş ve arabayı durdurmuştum.

"Sen delirdin mi?" demiştim sinirle. Bu sefer sinirimi gizleme gereğinde bulunmadan yüzüne kusuyordum. "Neredeyse dahi sınıfında olduğunu söylüyorsun ama burada delice hareketler sergiliyorsun?!"

Dediğim şey komikmiş gibi gülmüştü. "Her dahi esasında bir delidir." Dediğine göz devirmiş ve yola bakmıştım. Gördüğüm ev ile hızla haritaya tekrardan bakmıştım. Tam o zaman varmış olduğumuzu görmüştüm. Arabayı durdurma amacının bu olduğunu anladığımda tekrardan ona bakmıştım. O ise beni umursamadan kapıya uzanıp açmıştı. Arabadan çıkarken elim hızla kemerime gitmişti. Onu hızla çözdükten sonra tıpkı onun gibi arabadan çıkıp arabayı kilitlemiştim.

He's Nerdy But He's Mine 🌱 SopeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin