5.0

2K 155 264
                                    

Vay anam babam beee. Bölüm atmak resmen bir harika.

Hala... hala burada mısınız? Yaşıyor musunuz? İyi misiniz? Umarım iyisinizdir.

Şimdi diyeceksiniz ki kaç ay oldu, bir halt hatırlamıyoruz. Eee... ben de hatırlamıyorum dkdkkdkd

Ama şuraya kısaca özet vermem gerekirse önceki bölüm Çağlar ve Gökalp yiyiştiler... Bu kadar. Şu an o akşamki yiyişmenin sabahındayız.

Hepinize iyi okumalar.

*

*

Sabah yavaş yavaş kendime gelirken yan tarafıma baktım. Yatağı boş gördüğümde kollarımdan güç alıp yerimde doğruldum.

Uyku sersemi etrafa bakarken olduğundan geç uyandığımın farkındaydım. Ve aklıma dün olanlar gelirken utancımın tekrardan arttığını hissettim. Gözlerim istemsizce yanımda olması gereken Çağlar'ı aramıştı. Ama burada yoktu.

Esneyip ayağa kalktığımda lavaboya ilerledim. Ellerimi yıkarken aynadan kendime baktım. Omuzlarım öpücük izi doluydu. Şükür ki boynuma çok çıkmıyordu ama yine de görmek utanmama sebep olmuştu.

Çünkü görmek hatırlamama ve Çağlar'ın bana nasıl dokunduğunu düşünmeme sebep oluyordu. Özellikle duşta... Tamamen ona yaslı... Ellerinin hareketi, dudaklarının tenimde gezinişi...

Soğuk suyu sert bir şekilde yüzüme çarptım. Düşünmemem gerekiyordu. Düşünmemeliydim.

Tuvaletten çıktığımda odanın kapısına ilerlerken boy aynasından kısaca kendime baktım. Altımda sadece iç çamaşırı vardı. (Çağlar gecelik giymeme izin vermemişti.) Üstümde de bana aşırı derecede bol gelen bir tişört vardı. (Çağlar giymemi istemişti.)

Bu tişört de onundu ve ona bile bol geldiğini biliyordum. Dün gece elime tutuşturup giymem için yalvarmıştı resmen. Bu da omzumu tamamen açıkta bırakıyordu. Anladığım sanırım bundan sonra Çağlar'ın kıyafetlerini ve omzumu açıkta bırakacak şeyleri giyecek olmamdı. Eh, Çağlar'ı etkiliyorsa gayet durumdan memnundum.

Ama şu an garip hissettiren tişörtün kısa kollu olmasıydı. Dün gece ilk defa Çağlar'ın yanında yatarken kısa kollu giymiştim. Beni alıştırmak için yaptığının farkındaydım çünkü hiçbir giysiyi giymem için bu kadar zorlayacağını düşünmüyordum.

Normalde üstüme istemsizce bir şey almak istiyordum ama bunu görmezden gelip odadan çıktım. Çağlar onun yanında rahat olmam için çabalıyordu. Ben de onun yanında rahat olmak istiyordum. Buna alışmaya çalışacaktım.

Merdivenlerden indiğimde mutfaktan sesinin geldiğini duydum. Duvarın kenarından kafamı uzatıp neler yaptığına baktım. Bu yüzümde bir gülümsemeye sebep olmuştu. Sanırım birileri kahvaltı hazırlıyordu.

"Günaydın," dedim içeri girerken. Arkasını dönüp bana baktı.

"Günaydın," dedi. Gözleri omuzlarımda gezinirken yüzünde utangaç bir gülüşün belirdiğini fark ettim. Dikkatini tekrardan önüne verirken, "Yapabileceğim bir şey var mı?" dedim.

"Hayır," dedi. "Otur sen." Dediğini yaptım. Ama bu şekilde de canım sıkıldığı için tekrardan ayaklanıp arkasına geçtim. Kollarımı onun beline sararken gülerek önündeki işi yapmıştı. Bir ara tezgahtan ayrılır gibi olduğunda ise dudaklarından bir öpücük çalmıştım. Ama çalmakla bitmemişti olay. Çağlar bunu fırsata çevirmiş ve beni tezgahla arasına alırken dudaklarıma uzanmıştı. Bir arada belimden tutup beni tezgaha oturtmuş ve bacaklarımı ayırıp bana biraz daha yanaşmıştı.

Kollarımı ona sarıp kendimi tamamen ona bırakmıştım. Dün olanların hissiyatı hala üzerimdeydi. Biraz utanıyordum ama biraz ki kahvaltı öncesi yiyişmekten kim ölmüştü yani. Ama sonuç olarak eninde sonunda ayrılmıştık.

Ev Arkadaşım | bxb (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin