9. Bölüm

89 10 0
                                    

~Yazar anlatımıyla~
Yeonjun ve Beomgyu her ne kadar aralındaki mesafe uzun olsada birbirlerine olan sevgilerini dindirmediler. Buldukları her fırsatta konuştular fakat Yeonjun ona açılmadı çünkü aklında bir fikir vardı.

-1 sene sonra-
~Yeonjun~
Bavullarımı her şeyimi toplamıştım ve arabamın bagajına yerleştirmiştim. Her şeyim bagaja sığmadığı için arabanın arkasını da doldurmuş bir şekilde yola çıktım.

Bir kaç saat içinde varmıştım. Gece saatlerine doğru geldiğim için etraf ay ve yıldız ışıklarıyla aydınlanıyordu. Arabayı bahçenin bir kenarına park ettim ve her şeyi indirip eve taşıdım.

Gece boyunca evi düzenlemekle uğraştım yarın Beomgyu'ya süprizimi yaptıktan sonra markete gidecektim. Üst kata çıkıp yatağıma uzandım. Yarın güzel bir gün olacaktı.

~Beomgyu~
Yeonjun şehre gideli bir yıl olmuştu ama üzgün değildim çünkü onunla konuşmaya devam ediyorduk.

Bir sabah uyandım ve Yeonjun'un evine bakan pencereye doğru yürüdüm. Yeonjun'un arabasını orada görünce gözlerim fal taşı gibi açıldı. Yeni uyandığım için rüya gördüğümü sandım, kendimi çimdikledim fakat araba aynı yerinde duruyordu. Kalbim çılgıncasına atmaya başladı. Hemen üstümü değiştirdim ve Yeonjun'un evine koştum.

Kapıyı tıklamama gerek kalmamıştı çünkü ben bahçeye girince Yeonjun evden çıkmıştı. Onu görünce hemen üstüne koşup ona sarıldım. Yeonjun gülmeye başlamıştı. Daha da sıkı sarılıp,
— Kalbim yerinden çıkıyordu Yeonjun! Seni çok özledim.
Dedim. Yeonjun gülerek,
— Bende seni özledim, Beom. Sürpriz yapmak istedim.
Dedi. Ondan ayrıldım. Elini cebine götürüp bir kutu çıkardı. Bana uzatırken,
— Bu da başka bir sürpriz.
Dedi. Heyecanla kutuyu açtım.

Beni iki tane bileklik karşıladı. Gülümseyerek Yeonjun'a baktım. Yeonjun açıklamaya başladı,
— Yine böyle bir şey olursa diye birbirimizi hatırlatacak bir şey almak istedim.
Dedi. Gülümsemeye devam ederek bir tanesini çıkardım. Yeonjun'un kolunu kaptım ve bilekliği taktım. Sıra kendiminkindeydi.

Tam takacakken Yeonjun beni durdu. Bilekliği elimden kapıp kendisi taktı. Gülümseyerek ona baktım. Arkadan Taehyun'un sesi yükseldi,
— Şimdi evlendiniz mi?
Diye sordu. Hızla arkama döndüm. Taehyun sırıtıyordu. Kai arkasında ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. Gülerek,
— Aynen! Düğünümüz yarın.
Dedim. Herkes gülmeye başladı.

~~~~~

Akşam eve girdiğimde annem beni karşısına alıp,
— Yarın düğün var, Beom.
Dedi. Annemin karşısında göt gibi kalmıştım çünkü sabah yarın düğünümüz var diye dalga geçmiştim.

Gülerek,
— Eee... ne olmuş?
Diye sordum. Annem kaşlarını çatıp,
— Geleceksin, Taehyun'dan sevgilin olduğunu duydum onu da getir lütfen.
Dedi. Başka bir şaşkınlık geçirdim. Taehyun anneme sevgili olduğumuzu mu söylemişti? Yarın düğünde meydan dayağı yiyecekti.

~~~~~

Yarın sabah uyandığımda kendimi Yeonjun'un evinde buldum. Yeonjun üstünü bile değiştirmemişti ve benim karşıma geçmiş konuşmamı bekliyordu. Fakat beni ağzım bir karış açık şekilde ona bakıyordum. Yeonjun gülerek,
— Neye bakıyorsun öyle?
Diye sordu. Farkında olmadan onu cevapladım,
— Yeni uyandın ve harika gözüküyorsun.
Dedim. Yeonjun'un yanakları kızardı ve arkasına yaslandı,
— Bana ne diyecektin?
Diye sordu, hemen anlatmaya başladım.

Yeonjun kabul edince dünyalar benim oldu. Ona sevgili olayından bahsetmemiştim daha doğrusu bahsetmeye gerek duymamıştım. Ayağa fırladım ve dışarıya çıktım.

~~~~~

Akşam olmuştu. Kalbim ağzımda atıyordu. Siyah bir pantolon üstüne de siyah bir gömlek giymiştim. Yeonjun'u almak için evden çıktım.

Kapısına geldim ve tıklamaya başladım. İçeriden bir ses yükseldi,
— Geliyorum!
Heyecanla beklemeye devam ettim.

Bir kaç dakika sonra Yeonjun karşımda bitti. Beyaz bir gömlek giymişti. Her zamanki gibi güzeldi. Birlikte yola çıktık. Davulun ve şarkının sesi uzaktan duyuluyordu. Yeonjun elimi tutuverdi. Şaşkınlıkla açılmış gözlerimle ona baktım,
— Ne oldu, Yeonjun?
Diye sordum. Yeonjun omuz silkti, sorumu cevaplamadı.

Düğün açık bir yerde yapılıyordu ve girilen yerde Taehyun, Kai, Soobin bekliyorlardı. Oraya doğru gittik. Kai bizi fark edince bağırmaya başladı,
— Gelinle damat geldi!
Dedi. Kaşlarımı çattım. Yeonjun'un elini bırakıp Kai'ye yumruk atmak için peşinden koşturmaya başladım.

Geri geldiğimizde oturmuş konuşuyorlardı. Bende kendimi Yeonjun'un yanına bıraktım. Taehyun kaşlarını çatıp,
— Eee sizinki ne zaman?
Diye sordu. Derin bir çekip bıraktım. Yeonjun'a baktım. O da yanakları kızarmış bir şekilde bana bakıyordu. Soobin,
— Daha sevgili olmadılar, bir sakin ol!
Dedi. Elimle onun sırtına vurup,
— Heh, şöyle ya! Derdimden anlayan biri.
Dedim, gülmeye başladık.

-1 hafta sonra-
Yeonjun ile birbirimizi sevdiğimizi biliyorduk fakat daha sevgili olmamıştık. Bende ona teklifte bulunmaya karar vermiştim.

Yeonjun ile sahil de buluştuk, çok mutlu görünüyordu. Ona sarıldım ve konuşmaya başladım,
— Sana bir şey söylemeliyim, Yeonjun.
Dedim. Yeonjun tamam anlamında kafasını salladı konuşmaya devam ettim,
— Birbirimizden hoşlanıyoruz, bence sevgili olmalıyız.
Dedim. Yeonjun'un yanakları kızardı gülerek,
— Bende bunu sana söylemek istiyordum.
Dedi. Gülümsedim, beni kendisine çekip öpmeye başladı.

Dediğim gibi olmuştu, bana aşık olmuştu 💅

-Son-

Belki Seversin 🤨? | BeomJunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin