*34*

37 1 0
                                    

Havalar iyice soğumuştu. Adana'nın soğu resmen iliklerime kadar üşütüyordu.
Aralık ayını bitiriyorduk kış mevsimine girmiştik. Kar yağsın isterdim ama Adana'ya kar yağmıyordu.

Hazırlandıktan sonra çantamı alıp dış kapıya yaklaştım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hazırlandıktan sonra çantamı alıp dış kapıya yaklaştım. İlk önce delikten bakıp Murat abiye bakındım ,yoktu.

Oda benimle aynı saate evden çıkmaya başlamıştı. Mecburiyettende aynı asansöre biniyorduk.
Bunu istemediğim içinde artık evden çıkmadan böyle yapıyordum. Bazen yine karşılaşıyorduk. Bazen onun gitmesini bekliyordum.
Şu anlık gözükmüyordu. Kapıyı açıp ayakkabılarımı giydikten sonra asansörü çağırdım.
Asansör gelince sevinçle bindim ama tam kapı kapanırken kapı bir el tarafından durduruldu ve geri açıldı.

Gülümsemem kaybolurken oda asansöre bindi.

"Selamun aleyküm"

Başımı sallayarak selamını aldım.

Asansör ile aşağı inince apartmandan çıktık. Uzun süredir araba ile gitmiyordu.

Ben kaldırımdan giderken hemen arka çaprazımdaydı.

Telefonumun kamerası ile kendime bakarmış gibi ona bakmaya başladım.
Birden göz göze gelince hemen kamerayı kapattım.

Yol boyunca kendi kendine bir şeyler mırıldanmıştı. En son kafenin önünden geçerken o kafeye girdi.

Durağa geldiğimde Ecem büzüşmüş bir şekilde duruyordu.

"Ecem"
Sadece bana döndü onun dışında ne kıpırdadı nede konuştu.

"Ecem dondun mu?"
Diye sordum

"Kübra çok soğuk ya"
Başımı salladığımda telefonumdan otobüsün ne zaman geleceğine baktım.

"Birazdan gelecek otobüs"

Ecem'e sarılıp onu ısıtmaya çalıştım.
Bu süre zarfında otobüs gelmişti.
Otobüse binip kartlarımızı bastık.

Arkaya doğru ilerlerken Gülsüm'ü gördüm.

Ecem ile yanına giderek selamlaştık.

"Kızlar bakın ne aldım"

Diyerek çantasından kendi kafasındada olan bereden iki tane çıkardı.

Siyah olanı bana mor olanı Ecem'e verdi.

"Kübra mavi yada lacivert yoktu o yüzden siyah aldım"

Gülümseyerek başımı salladım

"Teşekkür ederim"

Oda bana kocaman gülümsedi

"Hadi taksanıza"

Bereyi başıma geçirip telefonun kamerasından düzelttim.

Yakışmıştı.

                      ———————————

Gülsüm ile amfiye girip bir yere oturduk.

Ders kısa  sürede başlayınca defterimi hazırladım.

Güzel bir dersin ardından ara verildi.
Çantamdan çıkardığım sütü içerken bir yandan da Gülsüm ile sohbet ediyorduk.

Diğer kızlardan biri ile göz göze gelince kız gözlerini devirdi ama umursamadım.

Gülsüm amfideki herkes ile anlaşabiliyordu ama ben yapamıyordum. Zaten birbirimize olan bakışlarımızdan haz etmediğimiz belliydi diğerleri ile.

Dersler güzel bir şekilde devam ederken öğle arasına girdik.

Amfide ezanın okunmasını beklerken Gülsüm hala kendinden bahsediyordu.
Çantasından çıkardığı kurabiyelerden banada verip

"Bak ben yaptım bunu. İnternete tarifini gördüm çok lezzetli görünüyordu baktım evde malzemede var hemen yaptım ama en son fırından tepsiyi çıkartırken elimi yaktım"

Dedi yanan yeri göstererek.

Birden izleniyormuş hissine kapılıp arkamı döndüm.
Sınıftaki diğer kızlar bize bakarak konuşuyordu.

Umursamamaya çalıştım ama konuşmaya devam ettiklerinde sinirlenmeye başladım.

Gülsüm birden ayağı kalkıp

"Tatlım bir sıkıntı mı var ?!"
Dedi

Diğerlerine göre daha kısa olan kız öne çıktı ve bana bakarak.

"Bilmem ki var mı ?"
Dedi

Bende ayağa kalkıp Gülsüm'ün yanına geçtim.

"Canım bakışlarını başka bir yere çevirirsen memnun olurum"

Kız beni umursamadan Gülsüm'e döndü.

"Gülsüm siz nasıl yani ne biliyim bunun ile nasıl arkadaşsın ? Bunlar niye geliyor ki buraya gidin evde örgü örüp koca bekleyin"
İşaret parmağı ile ikimizi gösterirken devam etti.

"Gel senin ile biraz konuşalım"

Gülsüm korkutucu bir şekilde gülerken ben konuşmaya başladım.

"1 ben bir eşya değilim düzgün hitap et 2 belliki cahilsin 28 Şubat çoktan geçti ve sizin gibi örümcek zihniyettiler demode oldu 3 fikirlerinizi kendinize saklayın ve hareketlerinize dikkat edin"

Gülsüm çantasından eteği ile örtüsünün olduğu poşeti alıp koluma girdi.

"Gel namazımızı kılalım"
Dedi

Amfiden çıkarken kız konuştu.

"Nefret ediyorum böyle kızlardan"

Durup kıza döndüm.

"Ben sana hayranım biliyor musun. Bir şey bilmemene rağmen böyle özgüvenli olman muhteşem bir şey, özgürlük başkasının özgürlüğünü kısıtlayarak olunmaz canım. Mühim olan zihinlerin özgür olması ama oda sende yok"

Diyerek gülümsedim.

Sınıftaki herkes birden alkışlamaya başladı.

Arada haklısın gibi şeyler söyleyenler oldu.
Bize sataşan kızlar dışında  herkes destek çıkmıştı aralarında açık kızlarda vardı.

Gülümseyerek sınıftan ayrıldıktan sonra mescide yürümeye başladık.

ADANA'da HAYATHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin