21. BÖLÜM: İsimsiz mezar taşları

11 8 10
                                    

21. Bölüm: İsimsiz mezar taşları

Bölüm şarkısı: Acıyor/ Göksel

*"Gökyüzüne aşık bir kızı yer altına hapsediyorsun. Ne derece adil olabilirsin ki?"*

Odama geçtiğimde yakalanmayacağım bir plan yapmam gerektiğini biliyordum ve Ölüm ben buradan çıktıktan sonra bana ulaşacak ve bedenimi ele geçirecekti. Tüm bunları düşününce fazlasıyla korkunç geliyordu. Ölüm'ü zihnimden de atmayı başaramamıştım ama anlaşma şartına göre kimsenin zihnine işkence edemezdi ve ben de bir kimseydim. Bu durumda benim bedenimden çıkarsa benimle de ilişkisi kesilirdi değil mi? Evet, evet! Öyle olmalıydı çünkü planı ona göre yaparak o maddeyi koymuştum. Zafer artık hemen yanı başımdaydı.

Hızlıca Pinokyo'yu alarak burnunu içeriye ittirdim ve arkasındaki bölmeyi açtım. Artık daha fazla burada vakit kaybetmek istemiyordum. Burada kalmak her geçen gün biraz daha delirmek manasına geliyordu çünkü ve ben artık delirmek değil delirtmek istiyordum.

Bugün ayın kaçı olduğunu da bilmiyordum, kaç günü burada geçirdiğimi de. Yine de buradan çıkacak ve kaybettiğim her savaşı yeniden yazacaktım. Hatta Fidan'ı bile bulacaktım. Bu benim kaybediş hikayem olmayacaktı, aksine en büyük zaferim olacaktı. Ben Masal Gökdağ! Var olan ya da var olduğunu düşündüğüm tüm gücümle pes etmeyi reddediyorum!!

Hızlıca Pablo'ya seslendim. Nereye gidersem gideyim o artık benim suç ortağımdı ve o da benimle gelecekti. Sonuna kadar hem de. "Hey!" diye fısıldarcasına duvara yaslandım. "Pablo!" 

"Bu kadar sık bana seslenmeyi bırakman lazım Balkız. Yakalanacaksın." 

"Biliyorum, biliyorum." diyerek geçiştirdim. "Ama buradan çıkmamız için bize düzgün bir plan gerekiyor artık biliyorsun. Her şey tamam. Buradan bugün çıkmak zorundayız." 

Onu görmesem de şu an bir şeyler düşündüğünü anlamıştım. "Şu an saat kaç?" diye sordu. 

"Sanırım saat öğleden sonra bir falan." diyerek aklıma saati getirmeye çalıştım. "Neyse şu an durumlardan saati öğrenebiliriz. Sen görüşmeye gittikten on dakika kadar sonra genelde erkek bir hemşire beni gelip buradan alıyor. Senin ne zaman çıkacağına bağlı olarak muhteşem bir fikrim var." 

"Dinliyorum." diyerek belirttim. 

"Şimdi beni almaya gelen erkek hemşireyi etkisiz hale getireceğim ve buradan çıkacağım. Sonra Aden doktorun yanına yani üst kata çıkmam gerekecek. Yakalanmadan bunu yapabilirim ama Güneş Hanım kamera sisteminde çok hassastır o yüzden olabildiğince dikkatli olmam gerekiyor. Sonra ondan senin kapını açan kartı çalacağım. Koşarak buraya geri dönüp senin kapını açacağım. Sonra sen serbest kalmana yakın Güneş Hanım olayı fark etmiş olacaktır. Tüm alarm sistemini devreye sokacak hazırlıklı olmalısın. Hızlıca çıkışa yönelmek yerine seni kontrol odasına sokma niyetindeyim. Bizi buradan çıkarabilecek misin?" 

"Evet! Ne pahasına olursa olsun bizi buradan çıkaracağım Pablo." 

🌑

Saatler geçtikçe geçiyordu ve biz yemek yedikten sonra bile sessizce zamanın gelmesini bekliyorduk. İlk defa bir seans için bu kadar heyecanlıyken açılan kapıyla yüzümde kocaman bir gülümseme belirdi. İşte şimdi her şey için tam zamanıydı. 

Aden doktor elinde anahtarlar ile gelip kilitleri açarken her zamankinden daha uslu duruyor ve o söylemeden her şeyi kendim hallediyordum. Asansörle üst kata çıkarken Güneş Hanım'la yapacağımız son konuşmanın heyecanı içerisindeydim. Bu, bu hastanedeki son günümdü. Kim ne derse desin veya ne yaparsa yapsın.

Ölümden SonraWo Geschichten leben. Entdecke jetzt