25. ÖLÜMLE YAŞAM ARASINDA

148 15 0
                                    


  Selamlar, serinin ikinci kitabı Lavinia'yı da beğeneceğinizi düşünüyorum. İkisi bitince üçüncü romanda karakterleri birlikte işleyeceğim.

 İyi okumalar:)


Yazardan

Kollarının arasında sevdiği kadının hareketsiz bedenini tutmuştu. Ellerinde, gömleğinde, yüzünde kurumuş kan lekeleri vardı. Perişan halde, yıkılmış, bitkin ve yorgundu. Silah sesi gelirken dua etmişti. Etmişti... Eva vurulmamış, adamı vurmuş olsun diye inanmadığı Tanrı'ya yalvarmıştı. İnanmamış olsa bile, Eva'nın vuran taraf olması imkansız olsa bile muhtaç bir insanın yapacağı şeyi yapmıştı; Tanrı'ya sığınmıştı.

Eva ölebilirdi. Hastaneye gidene kadar çok vakit kaybetmişlerdi zaten. Hepsi terli, saçı başı dağılmış, gömlekleri kırışmış, kolları da katlanmıştı. Laçin geldi en sonunda. Gözleri ve burnu kızarmıştı, kirpikleri ıslak, göğsü hızlı nefes almaktan şişiyordu. " Durumu çok mu kötü?"

"Henüz bir şey bilmiyoruz. Yoğun bakımda."

"Çok yanlış yaptınız."

 "Laçin sırası değil."

"Hayır tam sırası! Örgütün bile dokunmaya cesaret edemediği adamın yanına soktunuz. Kendi ellerinizle ölüme ittiniz onu!" çok geçmeden devam etti, "Hırsı sadece kendi gözlerini değil, sizinkileri de kör etmiş."

"Başımızda yeterince sorun var, bir de seninle uğraşamayız Laçin."

"Sen hiç konuşma Dora! Ne olduysa sen hayatımıza girdiğinde oldu zaten. Bela gibi çöktün lan başımıza."

"Aynen amına koyayım, Eva'nın ağzına güç için hiç sıçmamışsın gibi konuş şimdi. Bir ortaklık uğruna sattın lan Eva'yı, yalnız bıraktın. Kız nişanlandığını ayrıldığın gün öğrendi orospu çocuğu! Sen kimden hesap soruyorsun?"

"Laçin ne saçmalıyor bu adam? Laçin cevap versene!" fakat kimse Serra'yı umursamamıştı.

"Düzgün konuş lan benimle! Alt tarafı korumasın ne sanıyorsun kendini?"

"Tamam tartışmayalım, kız içerde can çekişiyor. Sakin kalıp bekleyeceğiz." dedi Behram büyük bir sakinlik ve olgunlukla. Şaşırtıcı bir şekilde durgundu. Küçük, yaramaz kardeş o değilmiş gibi.

"Ya Eva hani kardeşindi? Ne geçti aranızda Laçin?" sessizliği Serra bozmuştu.

"Karının derde bak amına koyayım. Mahalle yanarken-" Serra sitemle sözünü kesti. "Behram!"

"Ya ne Behram? Gece gece bir de senin triplerini mi çekeceğiz lan biz? Git şuradan bir daha da gelme!" sakinliği ve durgunluğu buraya kadardı. Haklıydı da, bugün herkes çok yıpranmıştı.

"Laçin kardeşine bir şey demeyecek misin?"

"Serra eve git, sonra konuşuruz. "

"Tabi giderim. Köpeğinim ya senin. Gel Serra gelirim, git Serra giderim." çantasını omzuna asıp gitmişti.

Behram Dora'yadoğru bakmıştı. Eva'yı gördüğündeki bağırışları, bakışları kendi canını bileacıtmıştı. Gerçekten Eva'dan hoşlandığını düşünüyordu. "Dora, çık biraz nefes al. Biz buradayız zaten."

Dora gittikten sonra ağabeyinin yanına geçipoturdu. Bir süre sessiz kaldılar ardından Behram konuştu. "Eva senden nefret ediyor artık. Neden ağabey? Neden böyle olduk?"

"Eva büyük bir hata yaptı."

"Ne hatası?"

"Serra'yı bacaklarından vuran oydu. Bir ihtimal, nişandan önce ona kaçmayı teklif ettim. Reddetti. Eğer o an evet deseydi, kimse peşimize düşmezdi. Başa geçeceğim gün kabul etti."

EVA +18 (Kadın Mafya Serisi 1)Onde histórias criam vida. Descubra agora