1.Kimsesiz

1.3K 104 144
                                    

Dünya, kimsesizler için cehennemdi.

Tutan olmazdı elimizi. Dizlerimiz kanasa da, canımız yansa da kalkardık ayağa çünkü başka çaremiz yoktu. Eğer sen kalkmazsan, sonsuza kadar dizlerin kanasa da gelmezdi kimse, verirdin son nefesini orada.

Hatırladım da, oyun oynarken düştüğümde öyle sesli ağlardım ki... Canım o kadar yanmazdı belki, annem sesimi duyar da gelir diye sadece düştüğümde sesli ağlardım.

"Deniz, müdür seni odasına çağırıyor."

"Benim adım Feray."dedim sertçe. Deniz ismini, sadece annem söyleyebilirdi.

"Kusura bakma."dedi ve başını eğdi.

"Özür dilerim, biraz sert çıkıştım galiba."dedim mahcup bir ifadeyle. Sorun değil dercesine başını salladı ve gitti. Derin bir nefes aldım, herhalde yine gece geç yatağa girmemle ilgili bir şeyler konuşacaktı. Umrumda değildi. Hastalıktan ölüyor olsam bile çıkacaktım.

Merdivenleri ağır ağır çıktım, onun odasına gitmeyi sevmiyordum çünkü hep aynı sahne aklıma geliyordu. Gözlerim doldu. Sinirle nefes verdim, bu kadar ağlak olmaktan nefret ediyordum.

Kapıyı tıklatıp içeri girdim. Emeklilik yaşına gelmiş müdür, ismi Aysun, beni görünce gülümsedi.

"Hoşgeldin, Feray. Otur bakalım."

İstemeye istemeye oturdum. Gözlerim Aysun Hanım dışında her yere bakıyordu.

"Sabah bir telefon geldi."diye mırıldandı.

"Ee?"dedim tek kaşımı kaldırarak.

"Doğduğun gün hastanede karışmış olabileceğini söylediler, DNA testi yapmaları lazımmış. Yarın birlikte hastaneye gideceğiz."

Depremsiz, başıma yıkıldı evim...

Her şey yalan mıydı?

Olamazdı, olmamalıydı...

"Ne?"dedim titreyen sesimle. "Yani, o kadın benim annem olmayabilir, öyle mi?"

Aysun Hanım yavaşça başını salladı. Gözlerim dolmuştu yine.

"Senin için zor biliyorum, ama bakarsın gerçek ailen yaralarını sarar Feray."

"Kimse benim yaralarımı saramaz."

"Her neyse."dedi umursamaz bir tonda ve işine geri döndü.

"Yarın sabah hastaneye gideceğiz, ona göre hazır ol."

Bir şey demeden başımı salladım ve odadan çıktım. Çıkar çıkmaz gözümden yaşlar akmaya başlamıştı. Hırsla sildim. Nefret ediyordum. Ağlamaktan da, kendimden de, olan herşeyden de nefret ediyorum!

Akşam, her zaman olduğu gibi bahçeye çıkmış, birileri benim yatakta olmadığımı görene kadar annemi beklemiştim. Deli de yine biraz yanımda durmuş, aynı soruları sormuş ve gitmişti. Anlamıyordum, neden geliyor, adını bile bilmediği birinin yanında duruyordu ki?

Güneş doğar doğmaz uyanmıştım. Uyku düzenim çok bozuktu, çok az uyurdum ve bedenim genellikle yorgun olurdu. Göz altlarım her zaman mordu ama umrumda mıydı? Hayır. Kimin ne diyeceği gram umrumda değildi.

KimsesizWhere stories live. Discover now