2.İstenmeyen

1.3K 122 288
                                    

İstenmeyen olmak.

Ben hep, istenmeyen olmuştum. Ve inanın bana, bunu hak edecek hiçbir şey yapmamıştım.

"Feray."

İrkilerek Aysun Hanım'a döndüm. Bana gülümseyerek bakıyordu.

"Arkadaşlarınla vedalaşmak ister misin?"

"Arkadaşım yok ki."

Deli'yle vedalaşmak isterdim ama kimdi, bilmiyordum.

Derin bir nefes aldı, o da az çekmemişti benden. Yanına gidip, kocaman sarıldım. Beni, o büyütmüştü.

"Hakkını helal et Aysun anne. Benimki sana helaldir."

"Helal olsun kızım, helal olsun."

Gülümsedim. Yavaşça geriye çekilip, Zeynep Hanım'ın yanına gittim. Eşyalarımı toplamıştım. Gitmeye hazırdım.

"Her şey için çok teşekkürler Aysun Hanım."

"Ne demek, görevim."

İşimiz bittiğinde, arabaya doğru yürüdük. Araf Bey, sürekli bana bakıyordu ve gerçekten bıkmıştım.

"Lütfen, bana bakmaz mısınız? Rahatsız oluyorum."diye mırıldandım. Bunu söylememle alayla gülüp, önüne döndü. Arabaya bindik. Kulaklarımı takıp rastgele bir şarkı açtım. Başımı cama yaslayıp, düşünmeye başladım.

Kardeşim var mıydı acaba?

Utandığımdan soramamıştım. Umarım vardır, tek çocuk olmak isteyeceğim bir şey değildi. Ama çok olmasını da istemiyordum.

Gözlerimi kapattım. Düşünme, Feray. Kafayı yersin. Düşünme.

"Seni birinin sevebileceğini mi düşünüyorsun? Kimse sevmez seni. Hayal kırıklığısın. Bir bok yapamıyorsun."

Düşünme Feray. Düşünme!

"Sana, bir daha bardak kırmak yok demedim mi? Parayı ağaçtan mı topluyorum lan ben?!"

7 yaşındaydım sadece, bir bardak kırdığım için ölesiye dayak yediğimde...

Başka şeyler düşün Feray. Yapma, yine aynısı yaşama.

Müziğin sesini iyice açıp, gözlerimi kapattım. Bir süre sonra, sarsıntı durdu. Gözlerimi aralayıp, geldiğimiz yere baktım. Yeşillik bir yerdi. Lüks bir villa vardı, kaşlarımı çattım.

"Geldik Feray, hadi bakalım."

Başımı sallayıp, arabadan indim. Çok eşyam yoktu zaten, bir bavula sığmıştı. Zorlukla elime alıp, sürmeye başladım. Araf Bey görse de, yardım etmemişti. Havalı şey seni.

Kapıdaki korumalar, Araf Bey'e selam verip yolu açmışlardı. Zeynep Hanım, kapıyı çaldı ve bana dönüp gülümsedi. Kısa süre sonra kapı açılınca, teker teker içeri girdik. Gözlerimi etrafta gezdirdim. Şık ve sade bir evdi. Yine de, buna verecekleri paraya gidip kadife tatlısı alabilirler.

Ne kadife tatlısı mı?

He yazar ondan.

Alsana bana.

Param yok.

Yürü git Feray.

Ok.

KimsesizHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin