Sadist Sahibim +18

Bölüm 9

Yatağının ucunda ellerimi dizlerimin üstüne koymuş sessiz odadaki ayak adımlarının ritmine odaklanmıştım. Ellerini arkasında birleştirmiş ağır adımlarla odanın bir ucundan diğer ucuna yürüyordu.

"Esaret ile disiplin."

Parmaklarını kıravatına geçirip gevşetti.

"Hakimiyet ile teslimiyet."

Bakışlarını bana çevirdiğinde kalbim yerinden çıkacak sanmıştım.

"Ve sadizm ile mazoşizm."

Gülümseyerek bana yaklaştı ve yanıma oturdu. Vücudundan gelen sıcaklığı hissedebiliyordum.

"Sen farketmemiş olsan da dün akşamki hal ve tavırların bana senin hakkında çok şey anlattı Meriç."

Elini uzatıp saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırdı.

"Senin için birçok plan yaptım bile."

"Ne tür planlar?" deyiverdim bir anda.

"Meraklı olman beni sevindirdi. Öğrenmek ister misin?"

Geniş kucağını göstererek,

"Uzan." dedi.

Bir an tam olarak neyi kastettiğini anlamadım.

"Yüz üstü." diyerek benim için daha da netleştirdi.

Dediğini yaptım ve kollarımı çenemin altında bağladım. Saçlarımdan okşayarak başladı ve kuyruk sokumuma kadar elini yavaşça aşağı indirdi.

"Prüssüz."

Kucağının sıcaklığını karnında hissediyordum. Bu kalp ritmimin hızlanması için yeterliydi. Elini kalçalarıma getirdiğinde yutkundum.

"İstediğimiz şeyleri elde etmek için kibarca rica etmeyi öğrenmemiz lazım."

"Değil mi Meriç?"

"Terbiye edilmeye ihtiyacım var Metin Hocam." dedim düşünmeden.

Sadece içgüdülerimle hareket ediyordum. Elimin altındaki kumaşı daha da sert kavradım. Yüzünde oluşan korkunç gülümsemeyi hayal edebiliyordum.

"Kendini bilmen ne güzel."

"On ile yirmi arasında bir sayı tut bakalım."

Bir an afalladım. Böyle birşey beklemiyordum.

"...on sekiz?" birkaç saniye sonra pişman olacağım cevabı verdim.

Kemikli eliyle kalçalarımı yoğurmaya başladı. Başımı kollarımın arasına gömdüm.

"O zaman on sekize kadar saymaya başla benim şımarık oğlum."

dediklerini idrak edemeden nefesimi kesecek bir tokat yapıştırdı. Daha önce böyle birşey deneyelimlememiştim.

"Ah! Siktir!"

"Atlar yada sessiz kalırsan baştan başlamak durumunda kalacağım." dedi şefkatli sesiyle, sağ eliyle saçlarımı okşarken.

"Tekrar deneyelim o zaman."

Öncekini aratacak bir tokat daha attı kalçalarıma.

"Tanrım... Bir!"

İkincisi geldi.

"İ-iki...Lanet olsun."

Üç, dört ve beş.

İnanılmaz canımı yakan bu temaslar kısa süre sonra bütün sinirlerime tanımadığım bir dürtü göndermeye başladı. Tahrik olduğumu farkettim. Kendim bile buna anlam veremiyordum. Bana böyle istediği gibi dokunması... İrademin tamamen yok sayılması. Bütün bunlar sertleşmeme sebep oluyordu.