2.2

347 49 94
                                    

OY YORUM ATNAZSANUZ KIRILIRIM😡😡IYI OKUMALAR

____

"Sen parfümünü mü değiştirdin?" Jeon'un hâlâ ayrılmadığımız pozisyondayken sorduğu soruyla gülümsedim. Fark etmişti, tabii ki fark ederdi. "Hmhm. Beğendin mi?" Sırıttı. Bir eli saçlarımın tutamlarını aldı parmaklarının arasına ve okşadı. "Çok beğendim."

"Öyleyse bundan sonraki parfümüm belli oldu!" Jeon'un iki eli de belimden beni tutarak kendine çektiğinde sırtım kapıdan ayrılmıştı. Kollarımı omzunda birleştirdim ona uyarak. Beden dilimiz çok iyi anlaşıyordu. "Kokun da bebek gibi ki." Kaşlarım havalandı ve yüzümü sıcaklık bastı. "Benim mi?"

"Yok, Taehyung'ın, her gün koklarım." Kahkaha attığımda kaşlarımı çattım hemen. "Yaa, dalga geçmesene."

"Bu arada annenle sarma sardık Jeon. Biraz getirdim, beğenirsin umarım." Kaşları havalandı, "Geldi mi gerçekten? Sana bir şey dedi mi?" Yavaş adımlarla onun odasına ilerliyorduk, elleri belimden ve benim kollarım da omzundan ayrılmadan. "Yok yok. Biraz utana sıkıla oldu ama çok da büyük bir esprisi yoktu."  Kabdan çıkardığım bir sarmayı onun ağzına tıkıştırdım ve mutlu şekilde gülümdedim. İddiayı kazanmıştım! Tam bundan bahsedecekken, aniden çalan zille ikimiz de ilk kapıya sonra birbirimize baktık. "Birini mi bekliyordun?" Her zamanki o klasik soruyu sorduğumda kafasını beklediğim gibi iki yana salladı. "Amına koyduğumun Taehyung'ının kulağını çıntlattıysam ve bu onda gelme isteği uyandırdıysa kendime sıkacağım şimdi." Gözlerim şokla açıldığında "Sus. Neler diyorsun be sen öyle sapık." Birlikte kapıya ilerlerken konuştum.

Jeon bir eliyle kapıyı açtığında ben de sağ tarafında dikildim ve gelen kişiye baktım. "Heyyyyooooo!" Upuzun koyu kahve saçlar ve bebeksi bir yüz. Hello kitty'li bir crop ile onunla takım olduğu belli olan bir cepken. Altında da ayakkabısının topuğu kadar uzun olan mini bir etek. Aynı şekilde onlarla aynı boyda olan protez tırnaklar, topuklu ayakkabısından bacağına doğru daralan bir çorap.

"Ay oha be. Ben yokken eve kız da atar olmuşsun abi. Naber canım? Ben Jisoo, tanıştığıma memnun oldum. Böldüm galiba sizi!" Karşımdaki kız uzun tırnaklı elini bana uzattığında şaşkın yüz ifademle ilk Jeon'a baktım. Bir eli gözlerini kapatmış ve utanır bir hale bürünmüştü. Kızın eli havada kalmasın diye ben de uzattım ve temas ettiğimiz an hemen sıkıp geri çekti elini. "Merhaba, ben Roseanne." Kız çok güzeldi ve Jeon'un kardeşi olduğunu belli ediyordu. Her şeyi çok abartı olsa bile yüzünde makyaj yok gibiydi.

Sonra gözlerim yanındaki üç adet kocaman pembe bavula gitti. Bu Jeon'un ilk tanıştığımızdaki bahsettiği yara bandının sahibi kız kardeşi olmalıydı. Biraz ergensi halleri var gibiydi ve Jeon bu durumdan pek de memnun durmuyordu. "Abiiiii," diyerek aramızdan içeri giren Jisoo elindeki mini çanta dışındaki eşyalarını bize bırakmış olmalıydı. "duş nerede? Vallaha öldüm geberdim cidden. Bana bir glow up lazım. Pirinç var mı evinizde, yani vardır da neyse su var mı? O da vardır. Abi pirinç suyu yapalım bir de ben glow up şey edicem. Salatalık da doğralamalısınız, yani ben doğrayamam şimdi malum yeni yaptırdım tırnakları. Ellerinizden öper." Jeon ağlamaklı bir bakış attığında onu ilk kez öyle görüyordum.

"Salonun iki ilerisindeki oda." Diyerek cevapladı Jisoo'yu. "Ay abii, bu ev de ne ya. İçim bunaldı cidden. Duvarları pembeye mi boyasak? Ayyyy şimdiden hayal etmesi çok eğlenceli. Sen bana bırak abim benim evini amazon ormanlığından kurtarıp Barbie'nin rüya evi yapacağıma inanabilirsin!" Jeon bavulların hepsini içeriye geçirirken ben de ona yardım ediyordum.

Daha sonra bana açıklardı galiba, o yüzden şimdi Jeon'a yardım etmem lazımdı. İçeriden bize bağıran Jisoo'nun yanına gittiğimizde o çoktan bir arkadaşıyla telefonda konuşmaya başlamıştı. "Ay evet canım ya. Harabe midir nedir, crush dediğin adama bak senin de. Sen boş ver abimi ben sana daha iyilerini bulurum tamam mı hayatım? Hadi öpüyorum canım benim, şimdi bilirsin hazırlanmam lazım. Yeni yerler keşfetmek gerek!" Bir öpücük sesi çıkararak telefonu kapattığında Jeon yüzünü buruşturuyordu.

Kimi Ni Todoke •RosékookDonde viven las historias. Descúbrelo ahora