5. Bölüm

83 4 9
                                    

Multimedia'da Asi.

Bölüm Parçası: Imagine Dragons - Battle Cry (Şiddetle Önerilir!)

İyi okumalar.

5.BÖLÜM

İnsan kaç kere Dünya'ya gelebilirdi ki? Kaç kere mutlu olabilirdi? Kaç kere ağlayabilirdi? Sayamazdı. Fakat her insan için değişebilirdi bu sayı.

Benim mutluluğum yıllar önce bitmişti. Hiç geri gelmemek üzere. O mutluluk,o huzur duygusu bana o kadar yabancı geliyordu ki, artık beynimde küflenmiş hatıralarımın içerisindeydi.

Bende mutlu olmayı isterdim. Bende sorunsuz bir şekilde yaşamayı isterdim. Gençliğimi doya doya yaşamak.. Kim istemez ki? Fakat Allah bana bu hayatı lütuf etmişti.

Düşüncelerimden sıyrılarak kapının arkasında bir yığın polise odaklandım. "Kapıyı açmazsanız zorla gireceğiz!"

Buyrun diye bağırmak geldi içimden, fakat sustum. Birazdan olucakları merak ediyordum. Eğlenceli olucaktı. Kapının arkasından çekilerek yer paspasını elime aldım. Yüzüme masum bir görünüm yerleştirerek olucakları bekledim.

İnsanı yerinden zıplatıcak bir gürültü kopmuştu. Kapıyı kırıp içeri doluşmuşlardı. Beni gördüklerinde bir kaç saniyelik sessizlik oluşmuştu. Masum numarasına yatarak,

"Ne oluyor be!" Diye cırladım. Adamlar da toparlanmış olucaktı ki bir polis konuşmaya başladı" Affedersiniz hanımefendi, yürüyün! Çabuk!"

Adam hafif kızarmıştı. Benim de yüreğim ağızıma gelmişti açıkcası, neyse iyi sıyrılmıştım. Herkes şaşkınlığından dolayı kapının neden kilitli olduğunu sormamıştı. Şans bu sefer gerçekten benden yanaydı.

Birazdan herkes buraya toplanırdı en iyisi başka odaya geçmekti. Bu oda numarasını aklıma kazıyarak 32 ye doğru ilerledim. İçeri girdiğim de derin bir nefes aldım. Polisler kime baskın yapmışlardı? Hiç bir fikrim yoktu.

En kısa zaman da Ayşe Hanım'ın güvenini kazanmalıydım. Çenesi düşük bir kadın olduğu her halinden belliydi. Zor olmayacaktı. Elimdeki toz beziyle masayı silerken bir yandan da rastgele bir şarkı mırıldanıyordum.

You're the light, you're the night

You're the color of my blood

You're the cure, you're the pain

You're the only thing i wanna touch

Never knew that i-

"Şarkının güzelliği kadar filmide güzeldir." Bakışlarımı tanıdık gelen sese yöneltmiştim. Evet, aşağıda bana bağıran adamdı. Cevap vermeyerek işime geri döndüm.

Açıkcası hiç uğraşamazdım. Yüzünde çapkın gülümsemesi yerini almaya başlamıştı. "Anlaşılan küçük bayan daha demin ki hareketime bozulmuş?" Bunu sorarmış gibi söylemişti.

Eğer güvenlerini kazanmak istiyorsam karakterime zıt oynamak zorundaydım. "Hayır, hayır! Asıl ben özür dilerim." Dedim tatlı görünmeye çalışarak.

Kanmış olucak ki sırnaşmaya başlamıştı. Yavaş ama büyük adımlarla yanıma doğru gelmeye başladı. Yüzüme doğru fısıldayarak,

"Her şeyi geçmişte bırakalım ve bir kahve içelim olur mu Damla'cım?" Sahte kimlik kullanmamdan dolayı ismimi Damla olarak biliyorlardı.

Tepkimi ölçmeye çalışırmış gibi bakmaya başlamıştı. Tepkisiz kaldığımı görünce kendinden emin tavrı gitmiş yerine şaşırmış bir surat ifadesi gelmişti. Kendimi gülmemek için zor tutuyordum.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Oct 31, 2015 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

İNTİKAM -ASKIDA-Where stories live. Discover now