Uzandığım yerden doğrulup gözlerimi kirpiştirdim. Nerdeyse 1 haftadır yatıyordum Yasmin asla kalkmama izin vermiyordu. Kliniğin kundaklama şekilde yandığı düşünülüyordu polisler tarafından, Ömer hemen konuyu araştırmaya başlamıştı.
Ayağa kalkıp mutfağa gittim, büyük bir bardak su doldurup içtim. Dolabı açtım ve tabağa çilek doldurdum.
Salona geçip çileklerimi yerken kapı çaldı. Hızlıca kapıyı açmamla karşımda Ömer'i gördüm. Gülümseyerek bana bakıyordu.
Ömer=Sevgilim?
Süsen=Ömer senin burda ne işin var?
Ömer=Çok ayıp gerçekten ben gidiyorum
Tam arkasını dönüp giderken kolunu yakaladım.
Süsen=Nereye ya? Dur seni özledim, gidemezsin.
Ömer=Beni özledin ama neden burdasın diyorsun?
Gözlerini kısıp yüzüme baktı.
Süsen=Aşkım yaa
Kollarımı Ömer'in boynuna sarıp yanağından öptüm.
Ömer=Beni böyle kandırabileceğini mi düşünüyorsun?
Süsen=Hmm bilemiyorum
Ömer=Doğru düşünüyorsun kesinlikle kanarım.
Gülmeye başladım. Ve tekrar sarılıp boynuna sokuldum.
Ömer=Kapıda kaldık
Süsen=Ha doğru gel içeri
Elini tutup içeri soktum. Eğilip ayakkabılarını çıkarıp tekrar doğruldu. Salona geçip oturduk ve sohbet etmeye başladık.
*
Kahvemden bir yudum daha aldım
Ömer=Çok güzel olmuş umarım tuzlusunu içmekte nasip olur
Boğazımda kalan kahveyle öksürmeye başladım. Ömer sırtıma vurup.
Ömer=Helal helal
Bir yandan da gülüyordu.
Süsen=Pisliksin
Ömer=Kırıcısın sevgilim
Birbirimize bakıp gülmeye başladık tam o sırada Ömer'in telefonu çalmaya başladı.
Ömer=Bunu açmalıyım
Süsen=Tamam
Ömer yerinden kalkıp balkona doğru yürüdü arkasından baktım. Yaklaşık 5 dakika sonra yanıma geldi.
Süsen=Önemli bişey mi?
Ömer=Hayır önemli birşey değil
Süsen=anladım sevgilim
Bir süre sessizlik oldu Ömer aldığı telefondan sonra durgunlaşmıştı bu gözümden kaçmamıştı. Elimi saçlarını götürüp yavaşça okşadım.
Süsen=Seni üzen her neyse düşünmemeye çalış
Ömer gözlerini yüzümde gezdirdi
Süsen=Problem ne bilmiyorum fakat anlatmak istersen dinlerim biliyorsun ama ne olursun asma şu güzel yüzünü, gülümse bakayımm
Ömerin dudaklarında küçük bir gülümseme oluştu. Elimi dudaklarını götürüp daha çok gülümsemesini sağladım.
Süsen=Ha şöylee
Yaklaşık dudaklarına minik bir öpücük bıraktım. Geri çekildiğimde gülüşü büyümüştü.
Ömer=Sen nasıl bişeysin ya? Nasıl bu kadar mükemmelsin?
Süsen=Allah vergisi güzelim
Ömer gülmeye başladı, yanağında oluşan minik gamzeye kaydı gözlerim bana mükemmelsin diyip kendi mükemmelliğini görmeyen bir salaktı benim sevgilim.
Ömer=Seni seviyorum süsen
Süsen=Bende seni seviyorum
Kollarımı boynuna sardım ve sıkıca sarıldım. Saçlarıma öpücükler kondurdu.
