J#J

4 1 0
                                    

Aslında Ember'le zaten bir operasyondaydık.İlk gün ki operasyon aslında gerçek değildi,yine bir operasyondu.Patron dediğim adam devletimize karşı kötü işler içinde olduğu için yanına yerleşmiştim ve 3 yıldır,yanında ajan olarak görev alıyordum.İstihbaratın,bu bölgesine hiç uğramadığım için arkadaşlarimi ozlemistim.Benden son operasyonda Ember'i gerirmemi istemişti,tabi ki götürmeyecektim.Sadece Ember'i öldü olarak göstermek için teşkilatta operasyon gününü planlanmıştık.O gün yanımda ki adamlar patronun,yani Kaya'nın adamlarıydı.Tabi ki çeşitli yerlerinden kamera eksik olmuyordu.Kaya yani kötü patron akıllıydı.Zaten bu yüzden operasyonu yavaştan alıyorduk.

Kapı çalındığında başımı dosyadan kaldırdım. "Gel dememe gerek yok,kapının arkasında ki kişi.Bunu biliyorsun."

Mustafa elinde bir dosyayla içeri girdiğinde mutluydu.

"Rüya'cığım..."

                          Rüya                (Jessica Clements)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Rüya
(Jessica Clements)

"Ne istiyorsun Mustafa?Ne oldu." diyerek sandalyemden kalktım.
Bir iki dakika beklememe rağmen halen bir şey söylemeyince,önemli bir gelişme olduğunu anladım.

"Bu dakikaları önemli bir şekilde kullanabilirdim,Mustafa."

"Biliyorsun Rüya...Seninle operasyona girecek iyi biri yok elimizde.Zaten Ember'le sürekli didişiyorsunuz.Hatta ve hatta her gün bir yerini kırıyorsun.-"

"İlk olarak, yalnızken bana Rüya demene gerek yok.Ruya,Rüya,Rüya bıktım artık.Ben,kendim olmak istiyorum.Kendi ismimi kullanmak istiyorum.İkici olarak ise,kısa kes Mustafa,kim katılacak teşkilata?"
dedim göz devirerek.

Yeni birilerinin katılmasını istemiyordum,güvenilir olup olmadıkları belli olmayan çocukları teşkilata alıyorlardı.

"Tamam, Jessica.İkici soruna karşılık,sadece senin bilmeni istiyorum.Seninle aynı durumda,yani o da gerçek ismini kullanmıyor." dediginde,gözlerimi devirerek tekrar yerime oturdum.

"Tamam,Mustafa bu iş sende.Ben,hain biriyle operasyona felan katılmam.Sen bu işi öğren ve herşeyi bana aktar." dedim.

"Bir şey daha!" dedi işaret parmağını kaldırarak.

"Söyle Mustafa!" dişlerimin arasindan konusurken.

"Burada, yani kapının önünde.Barlas..." dediginde benim sinirlerim kafama binmişti.

"Ciddi olamazsın değil mi Mustafa?Onu hiçbir testten geçirmeden yerimizi öylece gösterdiniz mi?Aferin size bravo...."

"Jessica, müdür senin onunla ilgilenmeni istiyor."

Tam lafını kesip , kızacakken.

"Hey!Sakın bir şey söyleme.Ember dedi Jessica... Müdür."

Alllah o müdürün bin belasını verseydi keşke.Beni bir konuda tehdit edip her şeyi yaptırmaya çalışıyordu.Oysa ki elinde tuttuğu kozun bir gün ona patlayacagini bilmeden...

"Gidiyorum..." diyerek odadan çıktım.Ardindan kapıları açarak el izi ve şifre isteyen yere geldiğimde,karşımda kocaman bir çocuk duruyordu.

Ardindan kapıları açarak el izi ve şifre isteyen yere geldiğimde,karşımda kocaman bir çocuk duruyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Bence bölümü burada salmaliyimm)

Ölümlü BedelHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin