My Little Slut | TAEKOOK SMUT

5

Telefonu kulağımdan indirip kapattım Taehyung'un sesini duymakla başımı kaldırıp ona baktım "Abi mi? Bir kardeşin olduğunu bilmiyordum Jeon"

"Benim hakkımda hiç bir şey bilmiyorsun ki Kim" haklıydım Taehyung'un benim hakkımda bildiği tek şey adım, ah pardon unutmuşum bir değil iki şey biliyordu birincisi adım ikincisi ise soy adım

"Senin hakkında pek bir şey bilmeme gerek yok zaten sadece ihtiyaçlarımı gideren birisin, fazlası değil" o kadar kırdı ki beni bu cümlesi sevdiğim adamdan bunu duymak...

Kalbime bir yük oturdu sanki nefes alamadım o an, aşık olduğum adam bana 'sen benim sadece ihtiyaçlarımı gidermek için varsın' dedi

Evet öyle ama bunu ondan duymak çok kötü hissettirdi, dolan gözlerimi belli etmemeye çalışarak kısa bir cevap verdim "Haklısın"

Göz yaşlarımı daha fazla tutamayacağımı anladığım da ayağa kalktım "İyi geceler, uykum geldi benim uyuyacağım" diyip terastan içeri girdim

Bir alt kata inip odama girdim kapıyı kapatıp odamın içindeki banyoya girdim kapının arkasına yaslanıp yere çöktüm

Göz yaşlarım yanaklarımı yaka yaka iniyordu aşağıya, elimi ağzıma kapatıp hıçkırıklarımı engellemeye çalıştım, sevdiğim adamdan bunları duymak çok ağır gelmişti ve lanet olsun ki ben bana bunları diyen adama aşığım...

Bir süre orada o şekilde ağladım daha sonra adeta yapışıp kaldığım yerden kalkıp elimi yüzümü yıkadım

Banyodan çıkıp odaya döndüm üstümü değiştirip ışığı kapattım başımdaki lambalar açıktı, yatağa girip sırt üstü uzandım ve üstümü örttüm

Gözlerimi kapatmam ile açmam bir olmuştu kafamı kaldırıp odaya giren Taehyung'a baktım kapıyı arkasından kapatıp yanıma yaklaştı

Üstüme örttüğüm ince pikeyi açıp üstüme çıktı, ellerimi tutup kafamın üstüne sabitleyip parmaklarımızı iç içe geçirdi "Güzelim" burnunu yanağıma sürterek konuştuğunda gözlerimi yumdum

"Sabah söylediğim şeyi unuttun mu? Hmm" unutmamıştım hatta akşama kadar heyecanla onun gelmesini beklemiştim ama az önceki söyledikleriyle bütün hevesimi kaçırmıştı

"Akşam seninle ilgileneceğimi söylemiştim, sen hemen yatmışsın" alt taraflarımızı birleştirdiğinde inlememek için kendimi çok zor tuttum ama tuttum

Dudakları dudaklarımın üstünde gezinirken kafamı yana doğru çevirip konuşmaya başladım "T-Taehyung, bugün yapmasak olur mu?"

"Neden güzelim? İstemiyor musun beni?" ah cidden dudakları boynumda konuşurken nasıl cevap verebilirim ki?

"Yok yani ondan değil sadece çok uykum var" aslında çokta yalan sayılmazdı demin ağladığım için uykum gelmişti

"Hmm, pekala bugünlük böyle olsun bakalım" diyip üstümden kalktı ve kaldırdığı pikemi üstüme geri örttü

"İyi geceler Jeon" gözlerimi açmıştım ellerim ise hâlâ başımın üstünde duruyordu "Sana da iyi geceler Kim"

Odadan çıkıp arkasından kapıyı kapattı ellerimi kaldırıp karnıma koydum gözlerimi yumup kendimi uykunun kollarına bıraktım...

_

Gözlerimi açtığımda hava çoktan aydınlanmıştı ellerimle gözlerimi ovuşturup yatakta doğruldum, komodinin üstündeki telefonumu alıp saate baktım 08:32

Yataktan inip banyoya girdim elimi yüzümü yıkadım dişlerimi fırçaladım banyodan çıkıp üstümü değiştirdim daha sonra odadan çıkıp aşağıya indim

Mutfağa girip kendime bir bardak kahve yaptım hiç kahvaltıyla uğraşmak istemediğim için kahveyle yetinecektim bu sabah

Kahvemi alıp salona geçtim televizyonu açıp kanalları tararken telefonum çaldı kim olduğuna bile bakmadan açıp kulağıma yasladım

-Alo

-Hayırsız velet, niye hiç arayıp sormuyon lan

Telefonun ucundan gelen sesle televizyonu kapatıp heyecanla konuşmaya başladım

-Yoongi Hyung, nasılsın?

-İyiyim Kookie sen nasılsın?

-Bende iyiyim işte ne olsun, eee ne yapıyorsun nerelerdesin sende hiç aramıyorsun

-Ben mi arayacağım lan velet Hyung'unum ben senin

-Tamam tamam özür dilerim kkk, çok özlemişim seni

-Hmm ne yalan söyleyeyim bende seni özledim

-Buluşalım mı o zaman hem benim de tek başıma canım sıkılıyor

-Olur ben bugün müsaitim nerede buluşacağız

-Ben sana konum atayım oraya gel olur mu?

-Olur Kookie olur bekliyorum

-Tamamdır bende hemen hazırlanıp çıkacağım, öpüyorum

-Öpüyorum ne be o ne öyle, öpme istemez

-Of tamam Hyung hadi kapatıyorum

-Görüşürüz tavşan

Tam ağzımı açmıştım ki telefonu kapattı bana tavşan diyor ya, tavşan ne

Neyse kalkıp hazırlandım dudağıma lip balm sürüp son olarak aynadan kendime baktım ve aşağıya indim

Askıdan kot ceketimi alıp üstüme geçirdim evin anahtarını ve arabamın anahtarını aldığım gibi evden çıktım

Arabaya binip Yoongi Hyung'a konumunu attığım kafeye doğru sürmeye başladım... Kısa bir süre sonra kafeye vardım

Arabadan inip kapılarını kilitledim kafeye girip etrafıma bakındığımda köşedeki bir masaya oturmuş bana el sallayan Yoongi Hyung'umu görmemle koşarak yanına gittim

Beni görünce ayağa kalkmıştı hemen boynuna atlayıp sıkıca sarıldım, gerçekten çok özlemiştim Hyung'umu

"Hyuuung" sarılmamdan kurtulup sandalyesine geri oturdu bende hemen karşısındaki sandalyeyi çekip oturdum

"Ne içersin bakalım tavşan"

"Ya Hyung şunu söyleyip durmasana" menüde ki gözlerini bana çevirdiğinde konuşmaya başladı

"Nedenmiş o söylerim tavşana benziyorsun" tanrım sen bana sabır ver "Nerem tavşana benziyor benim ya?" ufak bir kahkaha attı, neye gülüyor ki "Dişlerin yetiyor tavşana benzemene tipinde benziyor zaten fazla tatlısın, masumsun, tavşan gibi oradan oraya zıplayıp duruyorsun, daha sayayım mı?"

Cidden bir düşününce Hyung'umun anlattıklarına bakılırsa ben gerçektende tavşana benziyormuşum "Yok Hyung anladım sağol"

"İyi ne istiyorsan söyle" siparişlerimizi verdik kısa süre sonra Yoongi Hyung'un americanosu ve benim sipariş ettiğim cheesecake im ile limonatam geldi

Daha sabah kahvaltı etmek yerine kahve içtiğim için kahve söylemek istemedim

Cheesecake imi afiyetle yerken Yoongi Hyung kahvesini yudumlayarak beni izliyordu "Tavşan velet seni, tatlı yemek için mi çağırdın beni buraya"

"Hyung ne alakası var ya biraz-" aniden cümlemi böldüğünde susmak zorunda kaldım "Ağzın doluyken konuşma lan"

Ağzımdaki lokmayı bitirip gülümsedim "Şimdi konuşabiliriz Hyung" derin bir iç çekip gözlerimin içine baktı "Jungkook benim sana bir şey söylemem gerekiyor"

Önemli bir şey söyleyecek sanırım bir anda ciddileşti "Ne söyleyeceksin Hyung, önemli bir şey mi?"

"Evet önemli bir şey... Çok önemli bir şey"

***

Bölüm sonuu~