7-Ya benimsin ya da benimsin.

1.5K 88 46
                                    

....     /
____/

Uyandığımda Jimin'inde yatakta olduğunu görünce gülümsiyerek kalktım ve ayağıma yatağın yanındaki peluş terliklerimi geçirip tuvalete doğru ilerledim ve girer girmez çeşmeyi açıp yüzüme biraz su vurdum o arada ise aklıma gelen dün geceki Taeyle öpüşmelerimizle anında gözlerimi açıp aynaya bakmaya başladım.

"Lan dün ne bok yemişim ben" dedim. Sarhoş değildim ama hafızam biraz kötüydü. Yüzümü havluya güzelce silip çekmeceden diş fırçasıyla diş macununu çıkardım sanırım bugün yoongi, evime gelecekti tabi ben alırsam..

İşim bitince banyodan çıktım ve sessizce odadanda çıkıp aşağı kata indim ve mutfağa giriş yaptım acaba ne yapsam diye düşünürken çalan zille anlık bir sarsılıp hızla kapının önüne gelip delikten baktım bu gecen gün Jimin ile gittiğim barda öpüşen adamlardan biri değil miydi?

"Kim o" dedim tedirgince.

"Benim" dedi.

"Sen kimsin" dedim.

"Jimin'in arkadaşı" dedi.

Kapı kilidini 2 sefer döndürüp kilit açıldığında kapıyı yarı şekilde araladım
Adam bana baktı sonrasında ise vicudumu tamamen süzüp elindeki poşeti bana doğru uzatarak bir şey dememi beklemeden ayakkabılarını çıkararak içeriye girdi.

"Jimin nerede?" Dedi.

Ananın amında demedim tabiki
"Odamda uyuyor" dedim. "Yorgunduda" diyede ekledim adamın anında gözleri büyümüştü.

"Tanrım, seviştiniz mi!?" Dedi şaşkınca benimde gözlerim anında fal taşı gibi açılmıştı. "Oh, yoongi, seni sikecek." Dedi şaşkınlığı yüzündeyken.

"Ne sevişmesi arkadaşız biz" dedim hafif sinirlice.

"Biz de namu ile arkadaştık" dedi imalı bir şekilde

"Şey bu arada, sen kimsin?" Dedim tedirgince.

"Jin" dedi "Seok Jin, " dedi düzelterek.

"Jeon Jungkook, memnun oldum Jin." Dedim. Ve elini sıktım.

"Yemek yer misin Jin" dedim.

"Ne yapacaksın" dedi. Biraz düşündüm.

"Hamur işi tarzında" dedim.

"O zaman yerim" dedi gülümsiyerek bu adam bana nedensiz bir güven veriyordu.

"Tamam sen otur ben yapacağım" dedim. Ve salonla birleşik olan mutfağa giriş yaptım. Elime gerekli malzemeleri alıp genişçe bir kaba hazırladım ve mayalansız diye bırakıp yeniden Jin'in yanına gelip oturdum.

"Nasılsın jungkooki?" Dedi yumuşak anne tarzı bir ses tonu ile.

"İyiyim Jin sen nasılsın?" Dedim sevecen ama yorgunluğumu belli eden bir sesle.

"Yani işte" dedi yüzü biraz düşmüştü.

"Yani derken?" Dedim.

"Namu ile kavga ettik." Dedi.

"Neden?" Dedim.

"İstediğim çantayı almadı ben de trip atma kararı aldım ama o ilgi göstermek yerine kapıyı çarparak çıktı" dedi üzgün bir ses tonuyla.

"Üzüldüm Jin, umarım hemen aranız düzelir" dedim.

"Ha yok gittikten 5 dakika sonra elinde bir kaç tane çantayla geldi ama affetmedim" dedi. Dediği gibi ciddi misin  der gibi bakıp göz devirdim bu aradada odamın kapısının açılma sesi geldi ikimizde ksfamızı oraya çevirdik Jimin, üzerini güzelce giyinmiş sinirle merdivenlerden iniyordu bize kısa bir süre bakıp yoluna devam ederek konuştu. "Jin, jungkook, ben çıkıyorum yemeğe yokum" dedi ve çıktı biz de Jin ile boş boş bakıp birbirimize döndük.

Crathall-taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin