Lumière (BXB - MPREG)

9.Bölüm

KİTAP YETİŞKİN KATEGORİSİNDE OLSA BİLE BU BÖLÜMDE +18 İÇERİK OLDUĞUNU BELİRTMEK İSTİYORUM. OKUMAK İSTEMEYENLER SON KISMI ATLAYABİLİR. İYİ OKUMALAR! 

✨

Bebekle ilgilenmenin yorgunluğuyla ne kadar uyumuştu aradan ne kadar zaman geçmişti bilmese bile Evren'in kokusu adeta uyku ilacı içmiş gibi uyumasına neden olduğu için rahatlamış vücudu saatlerdir uyuduğunu gösteriyordu. Üzerine örtülen örtüyle Evren'in eve geldiğini anladığı gibi hızla kalkarak odasından çıkıp salona geçti.

''Evren!''

Tahmin ettiği gibi eve gelip televizyon izleyen Evren adını seslendiği için kendisine dönüp göz göze gelince yeşillerinin içinde kayboluyormuş gibi hissetti. Küçük bir çocuk heyecanıyla neredeyse seke seke yanına gidip kendini üzerine attığı gibi boynuna sımsıkı sarıldı. Evren refleksle beline tutunsa bile Eren onun şaşırdığını biliyordu çünkü dizlerine oturup kendisine sarılan bir Eren görmeyi beklediği bir şey değildi.

''Ay! Özlemişim.''

Kıkırdayıp hafifçe geri çekildi ama ikisi de ellerini hareket ettirmediği için kendi elleri Evren'in omuzlarında dururken Evren'in elleri de hala belindeydi.

''Eren-''

''Dur, dur ben konuşacağım. Öncelikle özür dilerim hem seni yalnız bıraktım hem de bu pis halimle sana sarıldım.''

Sabah duş almıştı ama bu kıyafetler saatlerdir üzerindeydi ve üstelik uyumuştu. Kötü kokabileceğini dile getirene kadar fark etmediği içinde Evren'e koala gibi yapışmıştı. Ani sarılması gibi şimdi de ani şekilde kalkınca Evren'in şaşkınlığı görülmeye değerdi.

''Eren, ne yapmaya çalışıyorsun gerçekten anlamadım ama otur da konuşalım.''

''Tamam konuşalım ama ben kötü kokuyor olabilirim o yüzden önce duşa girmem gerek.''

İçindeki tırtılın heyecanıyla yine Evren'in konuşmasına izin vermeden odasına geri gitti ve bu sefer direkt banyoya geçti.

Tuna'nın evinde de duşa girmişti ama duş jeli ve kremleri olmadığı için kendisiyle özdeşmiş kokusuna kavuşamadığı için eksik hissetmişti. O yüzden kötü koktuğunu düşünmüştü yoksa her zaman portakal çiçeği ve orkideyle karışık kokusu hep üstünde olurdu.

Sıcak ve güzel kokulu duş arından odasına geçip dolabındaki kıyafetlerine bakmaya başladı. Günler sonra Evren'in karşısına güzel çıkmak istemişti ama gecelik tarzı kıyafeti olmadığı için mecbur yine pijama takımlarından birini giyecekti. Tercihini en sevdiği bordro pijama takımından yana kullanırken en kısa zamanda saten gecelikler almayı aklına not etti.

Günler sonra rutinini tamamlamanın verdiği özgüvenle kendini daha iyi hissediyordu. Teni pamuk gibiydi ve mis gibi kokuyordu. Pijamasını görmezden gelmeye çalışarak farklı bir yöntemle Evren'i etkilemek için düğün günü Evren'in çok yakıştığını söylediği bel kolyesini taktı.

Bu hazırlığı kendisini bile şaşırttı. Tamam, Evren'le sevişmek istemesi artık garip gelmiyordu ama kendisini güzel bulması hayati bir önem taşıyor gibi davranmasıydı garip olan.

Daha fazla oyalanmadan salona dönmek için odasından çıktığında hemen kendi odasının yanında olan Evren'in odasından gelen sesleri duyunca burada olduğunu anlayıp minik bir kapı tıklatmanın ardından içeri girdi.

Bugün Evren'i basmak istediğini söylerken böyle bir şeyi kastetmemişti.

İçeri girdiği gibi kendisini karşılayan valizler ve sırt çantasını hazırlayan Evren görmek istediği görüntü değildi. Tüm bu hazırlığına ek yatağın yanındaki komodinin üzerinde hazır duran beraber aldıkları pijama takımı ve yarın giyeceğini düşündüğü kıyafetleri gerçeği bağırsa da Eren onlara kulaklarını kapattı.