Final

6.3K 968 416
                                    

Haiiii ben geldiiim!

Yazım yanlışlarım varsa affoluna. Son kez keyifli okumalar dilerim lokumlarım! Xx

+++++

"Güzel." dedi ve yüzüme eğildiğinde heyecandan dizlerimin titremeye başladığını hissettim. Kalbim delicesine çırpınışlara geçmeye başlamıştı.

"Senden hoşlanıyorum, şövalye Jeon." Sözlerinin üzerimde yarattığı şoku atlatamadan dudaklarını ağzımın ortasına bastırdı.

O an, dizlerine yığılacakmış gibi sarsıldım. Tüm içim titredi bu yumuşacık sıcak öpücüğün etkisiyle.

Dudaklarımızı yavaşça ayırıp tepkimi görmek ister gibi gözlerini gözlerime diktiğinde soluk soluğa kaldım. "Ma-majesteleri..."

"Eğer duygularıma karşılık vermeye hevesli değilsen şimdi gidebilirsin. Görevini de bırakabilirsin, saraydan da gidebilirsin."

Başımı iki yana salladım. "Gitmek istemiyorum."

Alt dudağını ısırarak gülümserken bakışları dudaklarıma kaydı. "Yani bu benden etkilendiğin anlamına mı geliyor?"

"Majesteleri... Şey..." Utançtan yanaklarımdaki sıcaklığın baskısı çoğalırken başımı önüme düşürdüm. "Kellemi almazsınız değil mi?" Çekinceyle soluduğumda kıkırdayarak çenemden kavrayıp başımı kaldırmamı sağladı.

"Senden hoşlandığımı söylüyorum, sen kelleni almamdan bahsediyorsun." dediğinde daha fazla kendimi bastırmaya ve dizginlemeye son verip gözlerimi yumarak ona sarıldım.

Sarılışıma karşılık verirken sırtıma pat pat vurdu. "Majesteleri... Ben eşcinselim." Gerçekleri ona itiraf ettiğimde, kollarımdan tutarak kendini geriye çekti.

"Bu yüzden kellemi alacaksanız-" diye başlamıştım ki eğilip dudaklarıma dudaklarını bastırarak beni susturdu.

Gözlerimin içine bakarken, "Kelleni almayacağım şapşal." diye soludu dudaklarıma sıcak soluklarını salarak.

Rahatlamış bir şekilde kalbimi tutarken gözlerimi yumup dudaklarımı büzerek bekledim.

Kıkırdayarak kalçamdan kavradı ve beni pencereye çarparak dudaklarını öpmesi için büzdüğüm dudaklarıma bir kez daha bastırdı.

Öpücüğün etkisiyle tüm vücudum heyecandan ayaklanırken, ellerimi onun boynuna dolamamak için zor tuttum kendimi.

O sırada kapı tıklatıldığında dudaklarımızı ayırarak geri çekildi ve elleri kalçalarımda durmaya devam ederken başını omzunun üzerinden kapıya doğru çevirdi.

"Ne var?!" diye kükredi.

"Majesteleri, şarap saatiniz gelmişti." Muhafızlardan birinin dışarıdan gelen sesiyle birlikte gözlerini devirdi ve "Rahatsız edilmek istemiyorum!" diye bağırdı.

"Nerede kalmıştık?" dediğinde alt dudağımı utanarak ısırdım. "Şey bir sorum vardı majesteleri..."

"Sor bakalım." dedi hırıltılı sesi. "Bu laneti çözmenin bir yolu var mı?" diye soludum. "Yani dönüşümünüzü sonlandıracak, bundan kurtulabileceğiniz bir çözüm?"

İç geçirerek gözlerimin derinliğine daldı. "Bu imkansız, ölene dek benimle kalacak."

-

Ertesi gün|

Nöbete gitmeye son vermiştim çünkü artık yakalamak istediğim o ejderhanın aslında kötü niyetli olmadığını ve dahası Kral Taehyung olduğunu öğrenmiştim.

DARK WAR • TAEKOOK  ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin