4.BÖLÜM

382 13 2
                                    

Merhabaaaa.

Nasılsınızz ciğerpareleriiim?

Bu bölümde aslının yazdığı günlüğü okuyacağızz.

İyi okumalaaaaarrrr.

💖

Komutansız 1. Gün:

Bugün biraz Türkçe çalıştım. Aslında ben sizi anlayabiliyorum. Ve konuşabiliyorumda. Ama sadece bazı kelimeleri ya yuvarlıyor ya da yutuyorum. Türkçe dersi görürken çok güzel şekilde konuşurdum. Fakat üvey ailem Türkçeyi sadece bilmemi istediler. Bu yüzden hiç konuşmadım. Ama hâlâ sizi anlayabiliyorum.

Bugün biraz dolaşmak istedim. Belki başıma bir şey gelir. Veya sen bana kızarsın diye ilk tereddüt ettim fakat sonrasında çıkmaya karar verdim. Çıktım çıkmasına ama bir manav tezgahının önünde çok güzel elmalar gördüm. Ve dedimki komutana elmalı kek yapmalıyım. Elmaları almak için girdim fakat adamla anlaşamadık. Oda bana "Gidin Türkiye'den neden gelirsiniz ki bizim güzel ülkemize." Diyerek beni oradan kovdu.

Başka bir yerden elma aldım fakat oda çürük çıktı ve keki yapamadım.

Günleri sayıyorum. Bugün zor geçti. Umarım kısa zamanda gelirsin. Ben yatıyorum. İyi geceler. <3

Hayır yani ülkemin adamlarıda salaktı. Ne var yani yabancı geldiyse buraya. O ne zorluklarla buraya geldi onların haberi varmıydı acaba. Ama rus kadınlar oldumu ağızlarının suyu akıyor. Başka kadınlara tahammül bile edemiyorlar.

Yan sayfaya geçtim. Yani ikinci güne.

Komutansız 2. Gün:

Bugün sabah kalktım ve komutanlığa gittim. Beni komutanınız karşıladı ve nasıl olduğumu sordu. Ben iyi olduğumu söyledim fakat sizi sorduğumda bilgi veremeyeceğini söyledi. Biraz üzüldüm ama görev gizli kalmalıymış bu yüzden bize bilgi veremezlermiş. Komutanlıktan çıktıktan sonra yürüyerek çarşıya indim. Yanımda biraz para vardı ve ben bu parayla kendime okuma kitabı aldım. Evde zaman geçiremiyorum çünkü.

Çarşıdan sonra eve geldim ve hemen kitabımı okumaya başladım. Kitabımı bir günde bitirdim ve yine canım sıkıldı. Sonra kalkıp yemek yaptım fakat biraz fazla yaptığım için kaldı. Bende onları kaplara koyarak dışarıdaki aç insanlara verdim. Biraz kalanınıda hayvanlara verdim.

Şimdi ise evdeyim ve birazdan yatacağım. İçim acayip şekilde hem huzur hemde huzursuzluk var.

Bu huzursuzluk umarım seninle ilgili değildir. Neyse ben yatıyorum. İyi geceler <3

Bize dayak atıldığını hissetmiş olmalıydıki içindeki huzursuzluk o yüzdendi. Ama içindeki huzurda o yemekleri ihtiyacı olanlara dağıtmasıydı. O yemekleri ihtiyacı olanlara dağıtması benimde hoşuma gitmişti ve bu çok güzel bir şeydi. Arka sayfayı çevirdim ve diğer güne geçtim.

Yani 3. Güne.

Komutansız 3. Gün:

Bugün pek birşey olmadı. Sabah çok geç kalktım ve bu uyuşukluğumun nedenini sorguladım. Ama bulamadım. Saat 1'de kahvaltı yaptım. Çünkü kahvaltı yapmak bile zor geldi. Ama sonunda yaptım. Sonra boş boş akşama kadar oturdum. Yani anlayacağın bugün hiçbirşey yapmak canım istemedi. Bir yanım hep buruktu. Sanki birşey oluyormuş gibi hissettim. Umarım sana birşey olmuyordur diye dua ettim.

𝘈𝘺 𝘐𝘴̧𝚤𝘨̆𝚤 Where stories live. Discover now